insanları idare etmek için belirlenmiş kanunlar, normlar bir metot değildir. işte metodoloji en iyi yasanın/kanunun yapılmasında hangi metotların belirleneceğini araştırır, tasavvuf filozofu felsefesi de felsefi bir bakış açısı getirir ve tüm bunlar harmanlanarak yasaların oluşturulmasında en iyi metot bulunur.
diğer bir yandan tasavvuf filozofu felsefesi'ne göre peygamberler de usta metodolojisttir ve metotların belirlenmesinde anahtar rolü görürler.
örneğin hz.muhammed'in ''namazı benden gördüğünüz gibi kılın, haccı benden gördüğünüz gibi yapın.'' hadisi bir metotlamadır ve bu anlamda peygamberler usta metotlayıcılardır.
tasavvuf filozofu felsefesi'ne göre metot türleri şunlardır:
1- günlük yaşam için ortaya atılan metotlar
2- devlet yönetimi için ortaya atılan metotlar
3- felsefi ve pozitif bilim metotları
4- bireyler arasındaki metotlar
5- dini metotlar
tasavvuf filozofu felsefesi gerçek, en iyi, sonuca ulaştırıcı metotların daha düzenli hale getirilmesi, bireylerin metot yığınları arasında kararsız kalmaktan kurtulması için düşünceler üretir.
devletin yönetim biçimi bir metottur. iktidar sahibi bireyler ise bu bağlamda metodolojisttir. tasavvuf filozofu felsefesi devletin yönetim biçimleri, iktidar sahibi bireylerin uyguladığı metotları inceler ve bu çerçeveden geçici bir sonuç çıkarır.
makamlar metotlardan doğmuştur. en iyi yönetim biçimi en iyi metottur. işte bu metodolojinin ve tasavvuf filozofu felsefesi'nin araştırma-düşünce alanındadır. en iyi yönetim biçiminde toplum bireylerinin çıkarları öndedir. yönetimdeki bireylerin çıkarı ikinci plandadır.
devlet başkanlığı-cumhurbaşkanlığı-başbakanlık gibi yüksek dereceli makamlara yaratıcının güç ve iktidar verdiği bireyler geçer. yaratıcının güç ve iktidar vermediği bireyler hiyerarşinin en alt basamaklarında ezilirler.
bir grubun toplumdan sayılması için o grubun mutlaka tüm toplum bireylerinin ortak amaçlarını kendinde barındırması, ortak davranış kalıpları bulunmasıdır.
siyasi partilerin toplum dışı olmasındaki temel etken toplumun çoğunluğu yada bir kesimi tarafından kabul görmeyişi, toplumun tamamı için ortak amaçlara hizmet etmeyişindendir.
tasavvuf filozofu felsefesi'ne göre siyasi partiler toplumdan sayılmazlar. siyasi partiler toplumdan ayrıdırlar ve toplum şekillendirici rolündedirler. bunlar toplum dışı amaç gruplarıdır.
tasavvuf filozofu felsefesi din-siyaset-toplum-sanat bilimum bütün felsefeleri inceler. metodolojinin ilgi alanına giren her konu tasavvuf filozofu felsefesinin de ilgi alanına girer.
tasavvuf filozofu felsefesi ve metodoloji sosyolojik anlamda da işlev görür. bireylerden örneklem alır ve toplum üzerindeki etkilerini, gelecekteki durumları araştırır. toplumdaki tüm metot yığınlarının arasından en iyi metotu bulmaya çalışır.
bazen toplumu yıkmak, ortak davranış kalıpları yok edip toplum içinde infiale yol açmak amacıyla harekete geçen gruplar olur. bunlar toplum tarafından dışlanmış gruplardır. kendi içlerinde ortak bir amaca yönelik hareket ettiklerinden ve bireyleri arasında ortak davranış kalıpları olduğundan bu gruplar da toplum olarak sayılır. bu grupların en bilinenleri ise terör ve yasadışı örgütlerdir.
tasavvuf filozofu felsefesi'ne göre bireyler toplumu oluşturur. toplum bireylerden beslenir. bireylerin oluşturduğu bütüne toplum denir. fakat bireylerin toplumu oluşturabilmesi için aralarında mutlaka ortak davranış kalıpları bulunmalıdır.
sosyolojik anlamda tasavvuf filozofu felsefesi toplumu bir bütün olarak ele almaktan ziyade bireyler halinde davranış kalıplarının toplum üzerindeki etkisini inceler ve bu davranışların toplumda nasıl bir etki oluşturacağını araştırır.
bu anlamda metodoloji ve tasavvuf filozofu felsefesi arasında kopmayacak bir bağ vardır. bu bağ felsefeyi ve metodolojiyi güçlendirecek, sosyolojik düşüncelere kadar uzanacaktır.
yorumlar/öneriler kesinlikle bir metot değildir. metotlar ancak felsefi anlamda geçerlilik kazanırsa metodolojinin ve tasavvuf filozofu felsefesi'nin ilgi alanına girer.
yaratıcı ise en usta metodolojist olduğundan en iyi metotun hangisi olacağını bilir ve yaratmasına ona göre devam eder. metotlar arasında kararsız değildir.
buna göre her metot farklı bir metotu doğurur. metotlar çoğaldıkça düşünceler ortaya çıkar. işte metodoloji en iyi metotun hangi metot olacağını bulmak için çalışır.