tarık tufan

entry120 galeri9 video4
    76.
  1. Kimse kimsenin yarasına inanmıyor artık . .
    1 ...
  2. 77.
  3. Kitabinda okudugum bir cumle sayesinde sinavdan gectigim yazardir.'Olum adil bir yargilanmanin ilk durusmasidir.'
    1 ...
  4. 78.
  5. "herkesin gecesi kendi yarası kadar derin ve sızılı."
    1 ...
  6. 79.
  7. ve Allah, yeniden başlayanların yardımcısıdır. tarık tufan
    1 ...
  8. 80.
  9. Allah ellerimizi bırakmasın diyen güzel adam.
    1 ...
  10. 81.
  11. edebiyata ilk sayesinde vurulduğum güzel yürekli adam.
    0 ...
  12. 82.
  13. ''Ne çok acı var.” demişti şair.
    Hala öyle!
    0 ...
  14. 83.
  15. twitter da kızlara cevap yazıp erkeklere yazmayan kendini beğenmiş yazar bozuntusu.
    0 ...
  16. 84.
  17. Gelenek, çayı demlemektir. Modernliğin hızı, poşet sallama çayı dayatıyor. Çay demleyecek zaman kalmamışsa, ölüm yaklaşmış demektir...
    2 ...
  18. 85.
  19. Anna şiirini ezel roz manaz'dan her dinlediğimde içimde tuhaf bir özlem oluşuyor. Ne güzel yazmış Tarık tufan, ne güzel seslendirmiş ezel roz manaz.

    http://www.youtube.com/watch?v=NiYHR0IPsos
    0 ...
  20. 86.
  21. eylül ölümleri

    Biliyorum gideceksin.

    Bir eylül ayında ve günün herhangi bir vakti gideceksin. Ne eski bir şarkı engelleyebilecek gitmeni ne de yalnızca gözlerimde sakladığım aşkım. Usul usul ve ağırbaşlı adımlarla gideceksin. Her adımında gitmenin acısı yankılanacak sokakta. Bir törendeymişçesine göze batan bir yürüyüşle gideceksin ve ben çocuklar gibi bakakalacağım ardından. Sen geriye dönüp bakmayacaksın.

    Gideceksin...

    Yalnızca gözlerimde sakladığım aşkımı, sükuta kurban vereceğim. "Keşke" diyeceğim sonra ve sonraları da ve her zaman " keşke " diyeceğim. Söylenmemiş sözlerin ateşi yakacak tüm bedenimi. Engizisyonlarda kurban edileceğim her gün. Geç kalmış infazın korkusu kemirecek beynimi. Duvarlara bakıp hayıflanacağım.

    Biliyorum gideceksin.

    Puslu bir eylül ayında gideceksin. Gözlerinle birlikte, saçlarınla birlikte gideceksin. Geride seni hatırlatan bir tek kelebekler kalacaklar. Bir tek kelebeklerin kanatlarına bakacağım özlemle. ilan edilmemiş bir aşkın hüznünü bırakacaksın bir de. Taşıyamayacak kadar yorgun olacağım sen yokken. Sonra yaşamak dediğimiz saltanatın soytarılığı kalacak üzerime. Sihirli sözcüklerin avutuculuğuna salacağım boyalı yüzümü. Kimse fark etmeyecek seni. Seni en kuytu bakışlarımda saklayacağım. Seni uykusuz gece yarılarımda saklayacağım. Başlanıp da bitirilememiş yazılarımda. Bir radyo istasyonunda çalınan Ortadoğu şarkısında.

    Sen gideceksin.

    Ve aslında gitmelisin de.

    Hem de bir eylül ayında gitmelisin.

    Şehrin gece lambalarında dans etmeli veda bakışların.

    Korkularımla yüzüstü öylece kalakalmalıyım basık bir kenar mahalle kahvehanesinde. Aşkınla demlenmiş sıcak bir çay içmeliyim. Küfürler saçıp etrafa belalara bulaştırmalıyım ağrılı başımı.

    Yokluğuna alışamamalıyım.

    Alışmamalıyım.

    Tarık tufan.

    Dinlemek isteyenlere ezel roz manazın sesinden eylül ölümleri:
    http://www.youtube.com/watch?v=VFznU48euP4
    1 ...
  22. 87.
  23. Şu cümleleriyle Söylemek istediklerimi dile getiren kişidir;
    "Kime ne LAN dedim düşeriz de kalkarız da;
    Hayat bizim değil mi AĞA,
    Kimin Ekmeğini elinden almışız,
    Kimin sırtına basmışız oğlum,
    Biz niye utanıyoruz lan!"
    2 ...
  24. 88.
  25. muazzam bir adamdır. beşiktaşlıdır ve inançlı bir adamdır.
    2 ...
  26. 89.
  27. 90.
  28. Yeni roman yazdığını öğrendiğimde gözlerimin açıldığı yazar.Tüm kitapları arasında kraliçenin pireleridir ki yeri bende ayridir.
    1 ...
  29. 91.
  30. ot dergisindeki yazılarını her ay 4 gözle beklediğim yazar.
    1 ...
  31. 92.
  32. ismail kılıçarslanin şiirinde geçer:
    allah yeniden başlayanların yardımcısıdır diyor Tarık abi.
    1 ...
  33. 93.
  34. gözlerimizi birbirine değdirmeden öylece oturalım ve bir bardak demli çayın insanın yüreğini ısıtan şefkatine sığınıp susalım. masada yalnızca çay bardakları ve senin ellerin olsun.
    5 ...
  35. 94.
  36. "
    Anna
    biz her şeye, esirgeyen ve bağışlayan, çokça esirgeyen ve çokça bağışlayan, hep esirgeyen ve hep bağışlayan rabbin adıyla başlayan adamlarız anna.
    büyücülerin, haramilerin, borsacıların, reklamcıların, korsanların, işgalcilerin, bankacıların elinden kurtulmamız da bundan.
    sanayi devriminde bile, karanlık, rutubetli, çok bağırışlı, çok nefessiz, çok sabahsız, çok aşksız, çok çiçeksiz, çok neşesiz, çok kitapsız bir fabrikada hayatta kaldık sırf bu yüzden.
    piyasaların hınçla dolu iniş çıkışlarına kalbimiz dayanıyor bir şekilde. kalbimiz derken, ilk gençliğimiz, sakalımız, bir kasetin iki yüzüne de ardarda kaydedip dinlediğimiz şarkımız diyorum aslında.
    işte böyle yaşıyoruz ve yaşamak da sana dair uzayıp giden bir özleme dönüşüyor.
    insaf et anna!

    gidelim buradan.
    senin masumiyetini, bilgelik zamanlarından kalma sırları, dünyanın bütün sabahlarını yanımıza alıp da gidelim.
    hesap etmeden, haritaya bakmadan gidelim.
    ölelim diyecektim az kalsın. ölmeyelim. hiç ölmeyelim anna.
    sarılalım diyecektim az kalsın. içimden böyle şeyler de geçiyor işte. sarılalım, dudakların…
    tamam sustum.

    gitmek istemezsen bir şiir miktarı kadar otursak diyorum. şiir kalsın istersen, sadece otursak. oturmasan da olur benimle, sadece ellerimi tut. ellerimi tutma dilersen sadece yüzüme bak.
    yüzüme bak ama anna, yüzüme bak. gözlerime bak, gözlerimin içine bak.
    gözlerim biraz karanlık. içinde cenkler, ayinler, kesik damarlar, kapıları yumruklayışlar, Cipralex’ler, Turgut’lar, Edip’ler, Sezai’ler, siyahlar, beyazlar, uykusuzluklar, bitmeyen baş ağrıları, bildirilerin öfkesi, duvarlara uzun dalmışlıklar var.
    gözlerim biraz yorgun. içinde bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler…
    bekleyişler anna. köylü çocukların parasız yatılı sonuçları mesela. nişanlısı askerde kızlar, kızı ölüm orucundaki baba, babası tersanede oğul, oğlu şizofren anne.

    hepsini sayamam gerçi, utançlarım da var. ama geçecek hepsi, geçecek. şifalı gözlerin her şeyi iyi edecek.
    gözlerimin içine bakmaktan korkma anna.
    sen adımını attığın andan itibaren hira dinginliğine dönüşecek ortalık.
    Tanrı bizimle de konuşur belki."
    4 ...
  37. 95.
  38. gidelim buralardan.
    senin masumiyetini, bilgelik zamanlarından kalma sırları,
    dünyanın bütün sabahlarını yanımıza alıp da gidelim.
    hesap etmeden, haritaya bakmadan gidelim.
    ölelim diyecektim az kalsın, ölmeyelim.
    hiç ölmeyelim anna.
    sarılalım diyecektim az kalsın,
    içimden böyle şeyler de geçiyor işte.
    sarılalım...
    dudakların...
    tamam sustum.
    0 ...
  39. 96.
  40. yeni kitabı şanzelize düğün salonu ile roman yazma deneyimine vakıf olmuş sevgili abim. Kitabı çıktığı gün elime aldım, yine aynı güzel naif anlatım, aynı sadelik, her dakika kitabı tekrar okuma isteği... Ellerine sağlık
    2 ...
  41. 97.
  42. Son kitabı "şanzelize düğün salonu" ile aklımı fikrimi psikolojimi bozmuş olan yazar.

    Kitaba başlamam ve bitirmem bir oldu çabuk bitmesin diye gerek kitabı bırakıp başka işlere yönelmeye çalıştım gerek bazı kısımlarını defalarca kez okudum. Yine de bir günde bitti.

    Deneme kitaplarından sonra romanda da üstün başarı sağlamış. Sonu her ne kadar beni yerle yeksan etse de kitabı soluksuz okudum diyebilirim. Romanlarının devamını sıkı bir okuyucusu olarak bekliyorum.
    5 ...
  43. 98.
  44. Sana yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve yağmurlu bir coğrafyada yaşadığımızı söyleyecekler. Gerçek olan senin mevsimindir oysa. O günün nasıl geçeceğini anlayabilmek için gökyüzüne bakman gerekmez. dönüp yüreğine bak. yağmurlar ve güneş yüreğinden süzülür. Gerçek olan yüreğinin mevsimidir, senin mevsimindir. Her sabah uyandığında gözlerinden dünyaya saçılandır mevsim. Güneş senden doğar ve yağmur senin gözlerinden düşer yeryüzüne.

    Sana atlaslar, haritalar gösterecekler. Adına sınır dedikleri bazı çizgilerle çevrildiğini göreceksin yaşadığın yerlerin. Bütün bunlar kurmaca. Gerçekte tüm yeryüzü Allah’ındır ve gerçekte yürüyebildiğin kadar senindir tüm coğrafyalar.

    https://www.youtube.com/watch?v=OLYeuL9MgOA
    2 ...
  45. 99.
  46. artfulliving röportajı efsane olan yazar, gönül insanı, ağabeyim. Son kitabı (bkz: şanzelize düğün salonu)'nu anlatmış.
    Okunası...

    http://www.artfulliving.c...mek-ayni-sey-degil-i-4936
    0 ...
  47. 97.
  48. Şu aralar şanzelize düğün salonu adlı kitabını okuduğum yazar.kapıldım gidiyorum.romanın kahramanı annesinin ölümü ardından öyle bir mektup yazmış ki okurken annem iyi ki sağ diye geçirdim içimden...
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük