hoş bir kokusu vardır. sıcak suya atılıp karıştırılıp içildiğinde boğazınızı kızdırır. soğuk algınlığına iyi gelir. tadı güzeldir. ayrıca şeker atılmadan da içilebilir.
dozu ayarlandığında kuru fasulyeye bile döksen lezzetlendirebilecek kapasitede bir güzelliği olan, fazla kaçırdığınızda dilinizi delip geçen; tatlı gözükse de aşırı derecede acı baharat.
orta çağ avrupasında insanların bir avuç tarçın için kızını sattığı bile görülmüştür. o derece kıymetliymiş yani. ayrıca tarçın ağacının gövdesinden tespih imal edilir. bu tespih çekildikçe güzel koku yayar. naturel bir parfümdür. kokunun sakinleştirici etkisi tecrübe ile sabittir.
bugün açlıkla ağzıma attığım bisküvide bulunan ve benim öğürmeme sebep olan nefret ettiğim ve kokusunu duyduğum anda beni uzak diyarlara salan baharat. ben böyle bir işgence tanımadım görmedim
osmanlı saraylarında et yemeklerinin olmazsa olmazı, zeytinyağlı yaprak sarmaya ve en önemlisi sütlaç, tavukgöğsü, irmik tatlısı gibi sütlü tatlılara çok yakışan baharat.
dondurmayla denemem sonucu hayatımın tadını keşfetmemi sağlayan baharattır. denenmesi tavsiye edilir. hele bir kağıt helva arasına dondurmayla birlikte konulup yenilirse orgazm etkisi yaratması mümkündür...
bit tutam baharat filminde gecen diyalogta taniminin cok guzel yapildigi sutlu tatlilarla ayrilmaz ikililer olusturan baharat. filmde baharatci bir adam diyordu ki: " tarcin kadin gibidir; hem aci, hem tatli."
anavatanı güneydoğu asya olan tarçın, insanlık tarihinin en eski bahaaratlarından biridir. m.ö. 3000 yılında çinliler tarafından keşfedilip kullanılmaya başlanılan tarçın, 16. yüzyıl avrupa'sının tükettiği en pahalı ve değerli baharatlarından biriydi. parfüm endüstrisinin yanısıra bazı sütlü tatlılarla ve sıcak içecekler de birlikte kullanılan tarçın; kan dolaşımını hızlandırır, iştah açıcıdır ve sindirimi kolaylaştırır.
edit: ambalaj tasarımı projem için seçtiğim tarçının özü budur.*