üzülerek söylemeliyim ki bu benim. az önce tartıldım, karşımızda bulunan eçzaneye giderek "pardon özür dilerim rica etsem tartınızı kullanabilir miyim ayol" diyerek izin aldım.
eçzacı bey anlayışla karşıladı sağ oldun. "buyrun gey bey ne demek. eyer iyne yapmamı da isterseniz arka taraf boş" diyerek tartılmama müsaade etti. yalnızdık tükkanda.
neşe içinde çıktım tartıya lakin, tartı 48 de takıldı kaldı. "acaba bozuk mu" diye düşündüm o ara ama, deyildi. dünyam başıma yıkıldı. o kadar da uuraş vermiş bir günde 2.5 kilo proteyin tozu, 5 litrede l carnitin tüketmiş.
5 kiloluk ağırlıkla benç pıress yapmıştım. 2 set 3.5 tekrar. lakin hiçbir faydası olmamıştı şu naçiz, kılsız, tüğsüz, bembeyaz sıska, çelimsiz bedenime. kollarım 17.5 cm, omuzlarım ise kulak meme hizamda bitiyordu.
nedenini sorguladım ateist olduğum için. ve sol denen kanserin buna sebep olduğunun farkına vardım. işte o an ölümcül bir hastalık gibi fücudumu, fındık büyüklüyündeki beynimi ele geçiren sol'u terk etme kararı aldım.
bir kaç sat olmasına rağmen etkisini gösterdi tabi bu kararım. tekrar tartıldığımda 48.50 kilo çıktım. umarım tosun gibi bir gey olurum kısa sürede. sevgili sol geyler, size de tasfiyem bu sol illetinden artık kurtulun.
kemalistmiş, ecevitismiş bırakın bu boş işleri.
hayattan tat almaya bakın. en ğüzel örneyi karşınızda işte, ben. yetişkin bir erkek 48 kilo olur mu hiç soruyorum size. he, 6 ay boyunca kol altı ve etek tıraşı olmazsam eyer 50'ye dayanıyor kilom.
