şike soruşturmasında söylenene göre maç alınma satılma için yapılan telefon görüşmelerinde maçın halledildiğini belirtmek için kullanılan şifreli söz.
bu yolla eskişehir-trabzon maçı için eskişehir'e teşvik, eskişehir-fb ve sivas-fb maçları için de fb'nin rakiplerine şike verildiği ve bunun da kayıtlarının olduğu yetkili ağızlarca söyleniyor.
durum buysa, trabzonspor şampiyon, fb ise bank asya'dadır. kaçışı yok.
şikenin kodudur. son versiyonu ise başak dötünüze kaçtı mı olacaktır...
--spoiler--
Şike yapan kişilerin çete mantığına göre hareket ettiği, kendi aralarındaki telefon konuşmalarını şifreli gerçekleştirdikleri belirtildi. Maç veya oyuncu bağlayan kişilerin telefonlarda şifreli konuştuğu ve maçın bağlanıp bağlanmadığnı öğrenmek isteyen kişinin karşı taraftakine, "Tarla yeşillendi mi, buğday başak saldı mı?" sorusu sorduğu kaydedildi.
Maç veya oyunun bağlanması durumunda da karşı tarafın bunu "Evet tarla yeşillendi, buğday başaklandı" şeklinde yanıtladığı dile getirildi.
Operasyonun delil tasnifinin yaklaşık 1 ay sürdüğü belirtilirken, operasyonun seçimlere etki etmemek için seçim sonrasına bırakıldığı da öne sürüldü.
--spoiler--
yanlışlıkla dinlemeye takılmış, gurbette köyünü özlemiş köylünün, emmioğluyla yaptığı telefon konuşmasında sarf ettiği sözdür. emmioğlunun "şike rim ekinini" diye cevap vermesiyle şike iddiaları ortaya atılmıştır.
Aziz Yıldırım, şike yapılmasını istediği bir maçla ilgili işlerin olumlu olup olmadığını öğrenmek için yönetici ilhan Ekşioğlu'nu arayarak "Tarla yeşillendi mi, buğdaylar başak saldı mı?" diye sordu. Ekşioğlu'ndan ise "Evet, tarla yeşillendi" diye cevap geldi.
polis, Yıldırım'a sorulacak soruları hazırladı. Yıldırım'a sorulacak sorular arasında bu şifreli konuşması da bulunuyor. Polis Yıldırım'a ilk soru olarak, "Nerede tarlan var?" ve "Tarlana ne ektin?" diye soracak.
gazetelerin çarşaf çarşaf yazdığı cümle. ne hikmetse gazeteler bu iddiayı ortaya attıktan sonra aziz yıldırım ifade vermiş ve sorulan bütün sorular basına yansımıştır. ama bu cümle ile ilgili tek soru bile yoktur. hiç bir basın organı da bunu irdelememiştir. herhalde yalan olduğunu bilmelerinden kaynaklanıyor. sayın savcı da kimse şikayetçi olmayınca yalanlamayı unuttu herhalde.
internet aleminde bukalemunların favori cümlesidir. doğru olup olmamasının ne önemi var dimi ama.
tarla yeşillenmiştir, hatta yeşil çürüyüp gübre falan olmuştur, orası bizi ilgilendirmez de, işin bizi ilgilendiren kısmı, sözümona futbolumuza yukarıdan bakıp hakemlik yapan tff, uefa´dan fırça yemeden kılını oynatamamıştır. ne zaman ki uefa "bak hiç bi hareket yapmıyosun, valla hallaç pamuğu gibi dağıtırım oraları bi gelirsem" dediği için, yarım ağızla icraat yapmıştır tff.
...da kardeşim bu ligden düşürmek falan acıtmaz kimsenin canını. juventus´e yaptıklarını yapmaları lazım fener´e. neydi o ? bahis şirketleri var, her hafta milyonlarca dolar para döner oralarda. ve oradaki iddialaşmalar "skora endeksli" iddialaşmalardır. yani ben şu takım şu maçı kazanacak , diye bahis oynarım, bilirsem para alırım. bu türk süper lig i içinde aynen böyledir.
şimdi fener´e o bahis şirketlerinin şike yapıp sonucu etkiledikleri için ödedikleri milyonlarca lirayı bahis şirketlerine ödetecekler mi?...hayır, konusu bile yok. halbuki neden? bi sürü adama o bahis şirketleri "sonucu doğru tahmin ettikleri için" para ödediler. o durumda bahis şirketini yanıltan bizzat fenerbahçe olmuş olmuyor mu?..o olayı juventus´a yaptılar, gacırt diye girdi juventus´a, o küme düşme falan hikaye, en çok o paraları bahis şirketlerine geri ödetmeleri "acıttı". mesela türkiye´de bu konuya hiç değinilmemesine de ayrıca hayret etmekteyim. esas hazine zaten orada. kaç bin adama doğru skor bildiler diye ödenen paralar n´olcak, skor şikeliyse?
o tarlaların yeşilini morunu adamın g.tüne kına diye sürerler kamil. sürsünler de.