zamanında çok beğendiğim şarkıları ve şarkıcı olmasına karşın belirli bi tarzı olmayan tarzına birilerin karar verdiği, gözlerini ayırıp şirinlik yapayım derken korkunç olan, eski populüterisi kalmamış, ama yahooda chatlaşirken nijeryalı birinin dahi tanıdığı ilk ve tek türk pop şarkıcısı.
Rusya'da Türkiye'deki çoğu hayranının bilmediği şarkılarının diskolarda bangır bangır çaldığı, rus kızlarının hayran olduğu, Türkiye denilince akıllarına Antalya'dan sonra gelen ikinci şey, takdir edilesi şahsiyet. Kenan Doğulu, Emre Altuğ ve Tarkan. başka Bu üçünden başka iyi popçu yok kardeşiiiiiim.
magazin basınının medya maymunu haline getirmeyi başaramadığı şarkıcıdır.
eski sevgilisi elif dağdeviren'in yapımcılığını üstlendiği filmin galasından sonra gazetecilerin tarkan'a röportaj vermediği için söylenmesi üzerine "benim için mi geldiniz" demesi ve evet cevabı alması üzerine "film için gelmeliydiniz" demesi ve ön plana çıkmaktan keçınması takdire şayandır.
çıkan herkesi bir şekilde sıraladanlaştırmayı başaran, lafların ağızlara tıkıldığı tek amacın rating olduğu talkshowlara katılmaması da çok doğrudur.
bir donem iyi albumler cikarip turkiye de kendini diger pop sarkicilarindan ayirt etmeyi basarmasina ragmen birkac senedir elle tutulur bir sey uretmeyen, ingilizce album, yurtdisinda un falan derken kariyerinin dususe gectigini dusundugum sarkici.
Bir dünya starı olmak için yabana atılamayacak bir potansiyeli, sesi ve sahne performansı olan ama bununla birlikte kendi yarattığı marka altında ezilen, cinsel fantazilerinin hatırına kariyerini harcayan bir bop star
amerika için çıkaracağı yeni hip pop ağırlıklı ingilizce remix albümünde Snoop Dogg, wyclef jean, Kid Rock, Miri Ben Ari (Hip Hop Violinist) ve Malverde (Latin Rap Sensation) gibi isimlerle çalışan sanatçı. bu sefer olacak sanki.
biri lutfen bu sanatcinin kulagini mi ceker bilmiyorum, ingilizce sarki soylemesin kardesim. let me see you bounce adli sarkisini dinledim, acaba ben mi ingilizceden anlamiyorum yoksa o mu ingilzice soylemesini bilmiyor anlamadim.
tarkan dunya stari felan olmasin, o yine guzel trukce albumler yapsin, 2 milyon satsin biz de gurbette dinleyelim yoksa pentagram'in stand to fall'i gibi bir kelimesini anlamadiktan sonra ben ingilizce sarkiyi neyleyim.
yurt disinda bulunan ya da vakti zamaninda bulunmus olan her hangi bir turk icin zaman zaman gurur kaynagi olabilen ve turkiye dendiginde akla gelen ilk uc bes kisiden biri olan star.
(bkz: yabanci gozuyle turkiye)
ne zaman televizyonlarda kendisi hakkında megastar tanımlaması kullanılsa yüzümde küfür etmekle acı duymak arası hafif bir gülümseme geliyor. efendim uzun yıllardan beri müzikle ilgilenen birisi olarak dünya çapında megastarları onların yaptıkları işleri gözümün önüne getiriyorum sonra bide bizim çakmaya bakıyorum. gülümseme kendiliğinden oluşuyor zaten.
kişilikleri bastırılmış, cinsel kimlikleri altında ezilmekten kurtulamamış olan yurdum hatun kişilerinin, ay şöyle yakışıklı ay böyle güzel çocuk ay ölürüm ben ona ay seviyom onu gibi hönkürmelerinin de şuanki şöhretinde büyük payı olduğunu düşünüyorum.. sanırım bu son cümle biraz tepki çekecek ama öyle kimse kusura bakmasın..
bu arada kendisinin aslında güzel bir sesi ve iyi sayılabilecek ama sayılabilecek diyorum! bir sahne performansı var. kanımca yurtdışına açılma olayı için biraz gaza geldi. yaparsın sen aslansın oğlum gibi gazları aldı. e ne oldu bakın şimdi yurtdışına açıldım diyor neymiş orda konserler veriyormuş. iyide kardeşim bakıyorum bazı görüntülere orda konserlere gidenlerin %90 ı yine türk. nasıl dışa açılma bu anlamadım gitti.
neyse, keşke biraz daha bekleseydi, sanatında biraz daha olgunlaşsaydı diye geçiriyorum aklımdan.
edit: bu sözlüğü ve okuyucalarını çözdüm artık. nasıl da biliyorum hangi entry nin kötü oylanacağını. tamda tahmin ettiğim gibi kötü oylamalar yağmur gibi başladı. ama normal tabi bizim millete doğru bir şey yazarsın beğenmezler, zaten objektif yaklaşım imkansız onlar için birde hafif ezber bozan görmek istemedikleri bir gerçeği göstermek hiç tahammül görmez burda.