uyuşturucu madde kullandığı gerekçesi ile gözaltında bulunan ve pişman olduğunu beyan ederek suçunu kabul eden topluma kötü örnek olan kişi...
tck madde 191:Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak;
(1) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendisi tarafından kullanılmak üzere uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran bitkileri yetiştiren kişi, bu fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(2) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi hakkında, tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunur.
(3) Hakkında tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilen kişi, belirlenen kurumda uygulanan tedavinin ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranmakla yükümlüdür. Hakkında denetimli serbestlik tedbirine hükmedilen kişiye rehberlik edecek bir uzman görevlendirilir. Bu uzman, güvenlik tedbirinin uygulama süresince, kişiyi uyuşturucu veya uyarıcı maddenin kullanılmasının etki ve sonuçları hakkında bilgilendirir, kişiye sorumluluk bilincinin gelişmesine yönelik olarak öğütte bulunur ve yol gösterir; kişinin gelişimi ve davranışları hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hâkime verir.
(4) Tedavi süresince devam eden denetimli serbestlik tedbirine, tedavinin sona erdiği tarihten itibaren bir yıl süreyle devam olunur. Denetimli serbestlik tedbirinin uygulanma süresinin uzatılmasına karar verilebilir. Ancak, bu durumda süre üç yıldan fazla olamaz.
(5) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı hükmolunan ceza, ancak tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranmaması hâlinde infaz edilir. Kişi etkin pişmanlıktan yararlanmışsa, davaya devam olunarak hakkında cezaya hükmolunur.
kanunun bu maddesinin 1. fıkrasına istinaden iki yıla kadar hapis cezası ile yargılanacak ve sabıkası olmadığından dolayı ayrıca 2. fıkraya istinaden tedavi olmak istediğini beyan ettiğinden hükmün infazının ertelenmesine ve denetimli serbestliğe tabi tutulacaktır. ayrıca tck 192 mad. etkin pişmanlık maddesinden de yararlandırılacaktır.
yani uyuşturucu kullanan, kullandığını itiraf eden bu zat "pişmanım" dediği için serbest kalacak, gençlerimize kötü örnek olmaya devam edecektir.
oysaki milli değerlerimiz, ahlaki örf ve adetlerimize aykırı olan bu durumun kamu vicdanında farklı değerlendirilerek ve tarkan'ın topluma mal olmuş bir kişi olması göz önüne alınarak farklı bir şekilde yargılanması, tck'nun 77. maddesi olan insanlığa karşı suçlar'a ek fıkra eklenerek bu suçla yargılanması gerekmektedir.
ha tarkan'ın diğer insanlardan farkı ne ki kanunun öngördüğünden farklı bir yaptırımla yargılansın diye soracak olursak. tarkan'ın diğer insanlardan farkı var demek ki suç ortakları nezarette iken süperstar beyfendi emniyet müdürünün odasında bilgisayar oynamakta.
bağımsız yargı için yorum farkını ortaya koyacak hakimlere, yargı mensuplarına ihtiyacımız var lakin onlar da nerden ne kadar indiririm derdinde...
siktiret gitsin. genç kızlar gözünüz aydın tarkan pazartesi günü serbest. fırlatın donları sütyenleri yuppieeee...
söylendiği gibi satıcı değildir. içicidir. içici ile satıcı arasında dağlar kadar fark var. içici kendine zarar verir ki bu beni ilgilendirmez, dışlamam da. fakat satıcı tüm insanlığa zarar vermiş olur ve o insana insan bile demekte zorlanırım. benim gözümde tarkan hala tarkan!dır. her insan hata yapar. bu halka zarar veren onca siyasetçi varken, sadece kendine zarar veren bir adamı dışlamak bana göre doğru bir tutum değil. halka mal olmuş kişilerden bahsederiz ya hep, o yüzden bu örneği verdim.
arkadaş; bu kokocuları ben artık heryerden tanırım. deniz sekide de vardı, içeri girmeden önce, öncelikle; suratta sırtarmaya, aynı anda ağlaklaşmaya müsait yavşak yüz ifadesi. kamera görünce ağızdan düşmeyen garip anlaşılmaz, zamiri belirsiz sevgi sözcükleri, sarkmaya pörsümeye başlamış vücut. kendini halktan mümkün mertebe soyutlama. incelemelerim devam edecek merakla bekleyin.
şöhret şımarıklığıdır efendim. bütün dünya biliyor ne kadar zararlı olduğunu ne gerek duyuyosun ki buna? herkesin sorunları olabilir. pek çok kişiden daha iyi standartlarda yaşıyosun bunun farkıda mi değilisin yoksa değişik bişeyler mi yaşamak istedin? onun yerine daha gezmediysen dünyayı gezebilirsin.
uyuşturucu kullanması öğrenilmesi sonucu rus televizyon kanallarının bile emniyet müdürlüğünün önünden canlı yayın yapmasına neden olan sanatçı, ayrıca rusyada reklamda da oynamış kendisi.
12,5 gram esrar bulundurmaktan içerde tutulan lakin an itibariyle serbest bırakılan sanatçı. malum esrar içmek suç değil, satmak suç. ne alaka diyenlere hayattan taptaze örnek; 18 yaşından küçüklere sigara satmak yasak, ama sen hiç küçük çocuk içerken ceza yazan polis gördün mü? göremezsin, satmak suç içmek değil.
parayı bulup aklını uçuran muhterem. tecavüzcü coşkun'un bu ülkede yıllarca sarıp sarmalayıp çektiği uyuşturucuların filmleri oynatıldı. tarkan da bu zehire alıştırılanlardan biri. sonra o coşkun getirildi ntv stüdyolarında "çok iyi kalpli" bir amca olarak tanıtıldı. müjde ar'ın nuri alço zulümlerine maruz kaldığı bir ülkede bu sapıtmış tarkan gibi çok var.
delikanlı gibi çıkıp "ben esrar içmiyorum, kokain kullanıyorum" demiş adam gibi adam...
kötü örnek, yüz karası, para bozmuş, bık bık bık diye bok atan zihniyet zamanında tarkan ibneymiş, veriyomuş falan da demişti. tarkan asla çizgisini bozmadı, kafasına takmadı işine gücüne baktı. ayrıca piyasadaki diğer sanatçılar gibi sonradan görme tavırları takınıp götü kalkmadı. türkiye'yi tüm dünyaya tanıttı.
"göz altına alınan mega star tarkan ve diğerleri" diye bahsedilmesi türk basınının ne kadar adi ve menfaatçi olduğunu bir kez daha ispat etmiştir. sanki yıllarca magazin sayfalarına, magazin programlarına haber edip reyting/tiraj arttırdıkları adam tarkan değil bendim.
tarkan kokain kullanıyormuş, bende kullanmalıyım diye onu örnek olacak kadar geri zekalı türk gençleri varsa o başka..
Yani ne haltlar yediği ortaya çıktı yine klasik şeyler olacaktır.
-Bir süre sonra bir basın toplantısı düzenler. Neden uyuşturucu kullandığını ajitasyon yaparak anlatmaya çalışır. Türk halkından özür diler, artık kullanmayacağını söyler.
-Basın toplantısından bir süre sonra kendisini hayır işlerine adayacaktır. Lösev gibi kurumlara para yardımı yapar, çocuklar için ücretsiz konserler verir.
-Son olarak ise ne kadar temizlendiğini duyurmaya çalışacaktır. Camiiye falan gidecektir ve basına bizzat kendisi haber verecektir.
-Sonra her şey unutulacak ve parayı balyalamaya devam edecektir. Genç ergenler yine elinde tarkan posterleri konserlerde ağlayacaklar, sızlayacaklar, "seni seviyorummmmmmm" diye baygınlıklar geçirecekler.
uyuşturucu kullandığını kabul etmiş ve serbest bırakılmış kişilik. tek merak ettiğim şu; acaba aynı suçu işleyen herkes itiraf edince serbest mi kalıyor? ama o koskoca tarkan tabi unutmamak lazım. boşverin adalet önünde herkes eşittir muhabbetlerini filan.zira ülkemizdeki adalet sistemi kişiye göre değişen oldukça ''eşit!'' bir sistem.
buz gibi, dimdik, ayakta işeyen bir fırsatı kaçırmış insan.
'ben tedavi olacağım, çok bidibidiyim' gibi açıklamalar yapmak yerine, 'beden benim bedenim, devlete bu konuda laf düşmez' dese idi, elli sene sonra 'böyle insanlar da yaşamış lan memlekette, yürü be.' diye hatırlanabilirdi.
kendisine de fazla yüklenmemek lazım. varlığını; kabilelerin ilgisine bağımlı ve haliyle ilişik bir halde inşa etmiş birinden kafi miktarda cesur olmasını bekleyemezsiniz. lakin tam tersine kendisini var eden kalabalığı ahmak yerine koymasını bekleyebilirsiniz.
çünkü bir seveni de çıkıp kendisine;
'tarkancığım madem bu maddeyi kullanmak ile ilintili sıkıntıların vardı ve bırakmak istiyordun, neden devletin ensene yapışmasını bekledin cancağızım?', demeyecektir.
tarkan da kalabalığın ahlak anlayışı ile paralel bir açıklama ile bütün bu saçmalık içinde üzerine düşen acayip rolü icra edecektir.
adaletin ikiyüzlülüğünü bir kez daha göstermiş insandır.
tamam. adam yakışıklı, karizmatik, şarkıları güzel falan.. kendine göre hem domestik hem de global bir başarısı var. hayran kitlesi var. buraya kadar herşey normal.
peki kardeşim suçlu diye alındığı zaman bu ilgi nedir?
sen suçlu diye alıyorsun, sonra imzalar, hatıra fotoğrafları vs.. hatta üzerine geceyi polisin bilgisayarında geyik yaparak geçirdiği haberi var.
polis imza alamaz diye kural yok tabii, alabilir. alsın da. çoluğu çocuğu ister ona da alsın ama önce suçsuzluk hali kanıtlansın ondan sonra.
normal bir adam gelse burnundan kan getirirsin küfrede küfrede, yalan mı?
gelen tarkan olunca, gecede 500 kişiyi tek eliyle gebertse gene aynı nahoş ilgi olurdu eminim.
adam bir suçtan şüpheli diye merkeze götürüldü, birden ülkede olay oldu. pop yıldızları sütten çıkmış ak kaşıklar galiba bizim haberimiz yok.
hani adalette herkes eşitti arkadaş?
bu kadar tantanadan sonra haliyle serbest bıraktılar.
''ben içiçiyim abi satışla alakam yok'' demiş.
hah, yurdum gençliğine mis gibil örnek.
haydi gençler şimdi bulun bir torbacı, alın çekin bir güzel. sonra kendinizi savunursunuz.
uyuşturucu ile başı belaya girmiş sanatçı, bazılarına göre idol, bazılarına göre ise piyasa sanatçısı.
son günlerde sansasyon yaratmış bu olayda beni şaşırtmış olan tarkan'ın uyuşturucu kullandığını öğrenmek olmadı, uyuşturucu sebebiyle göz altına alınması oldu ya da yakayı ele vermesi mi desem. birileri gammazladı tahminimce.* çünkü, uyuşturucu kullanımının on yıllardan beri sanat dünyasında çok yaygın olduğu bilinen bir gerçektir. hele ki bir iki kere denemiş olduğunu söyleyenleri de bu kapsama katarsak, sanatçıların tamamına yakınının uyuşturucu tecrübesi olduğunu görürüz. kısaca sanat dünyasında uyuşturucu kullanımı artık kanıksanmış bir olgudur. evet, ama türkiye'de değil: üç dört gündür bu olay büyük bir haber oldu. bana hiç sevmediğim, ana haber bülteni sırasında kanal değiştirmeyi yaptırdı. amerika veya birçok avrupa ülkesinde buna benzer bir olay, akşam ana haber bültenlerinde bizdeki gibi dakikalarca sürmez ve doğrusu da budur zaten, sürmemelidir. değil mi sayın kırca? haksız mıyım sayındündar?
tanım: şarkıcı.
şimdi arkadaş adamda para bok gibi. dışarı çıkmıyor magazinde bile göremiyoruz. napıcak o kadar parayı. evinde oturup aşk-ı memnu mu izlesin amına koyim. bırakın adam bari evinde takılsın ne takılacaksa. üstelik bir zararı varsa kendisinedir bu zarar. kimseye bi zararı yoksa bizden buna ne. bırakın adam evinde mutlu olsun. ölecekse de mutlu ölsün amk. yok efendim bu adam ülkemizi temsil edecekmiş de falanmış da filanmış da. ülkemizi şarkılarıyla temsil edecek yaşadığı hayatla değil.
kafamız güzel, seviyoruz keratayı. şimdi baklava çalan çocuk ile kıyaslamayacağım kendisini, babalar gibi kullandım demesine de, mertliğine de, hukukun kendisine karşı farklı işletilmesine de bir şey demeyeceğim. sadece gördüğü ilgiye bakıp ülkeme acıyacağım, sessiz, sakin bir şekilde.
