bu şerefsiz tarikatçılar neden atatürk'ü sevmezler?
bunun nedenlerinden biri de budur...
atatürk tekke ve zaviyelerin kapatılmasıyla birlikte tarikat ve camaatlerin elinde olan ve bu tarikatlar tarafından kandırılan insanların buralarda karın tokluğuna çalıştırıldığı büyük arazileri kamulaştırmış ve halka, köylüye dağıtmıştır.
bazı örnekler;
►eskişehir'de 39 köyün sahibi durumunda olan mahmudu sani vakfına ait 2.5 milyon dönüm arazi 57 bin parsele ayrılarak bu bölgedeki köylülere verildi. 57 bin köylü artık kendi toprağını ekip biçmeye başladı.
57 bin aile...dile kolay...
►silivri, sultan beyazıt vakfından 15 bin dönüm arazi parsellere ayrılarak romanya'dan gelen göçmenlere verildi.
►saray ve vize ilçelerinde bulunan paşa vakfı arazileri (25 bin dönüm) halka dağıtıldı.
►urfa-viranşehir'deki 17 köye hükmeden eyüp nebi vakfının 200 bin dönüm arazisi, buradaki köylülere dağıtıldı.
►amasya-taşova'daki süleyman paşa vakfı'nın 40 bin dönüm arazisi köylülere dağıtıldı.
►palu ve karakoçan ilçelerindeki 50 bin dönüme yakın vakıf arazisi köylülere dağıtıldı.
►bursa'nın karacabey ilçesindeki 20 bin dönüm vakıf arazisi köylülere dağıtıldı.
►aydın'ın köylerindeki toplamda 10 bin dönümlük vakıflara ait çok kıymetli tarım arazileri köylülere dağıtıldı.
vatanın bu çok kıymetli kutsal topraklarına hiçbir emek vermeden sahip olan ve hiç emek vermeden sahip olduğu topraklarda dini kullanarak insanları kandıran ve karın tokluğuna çalıştırıp servetine servet katan tarikat ve cemaatlerden bu topraklar geri alınmış ve gerçek hak sahibi olan, çalışan, üreten, emek veren ve gerektiğinde bu topraklar için şehit olan köylülere verilmiştir...
Kesinlikle doğru tespittir.
Memleketime ait tahrir defterlerine ulaştığımda, köyüme ait arazinin gelilerinin bir tekkeye aktarıldığı belirtiliyordu.
Yani çiftçi ekiyor, biçiyor. Bütün yıl hasatı bekliyor. Hasatı alınca üzerinden şeyhlere, tekkelere kendisiyle beraber alın teri dökmüş gibi vergi veriyor.
Ödeme şeklini incelediğimde, genellikle para olarak ödeme yapılmadığı buğday, arpa, koyun, keçi nadiren büyükbaş hayvan şeklinde ödeme yapıldığı görülüyor.
Atamızdan başka bir örnek de Fatih sultan Mehmet'tir.
Günümüz yobazlarınını aksine devrinin yobazları kendisini sevmezdi. Sevmemelerinin sebeplerinden biri yüzyıllardır siftindikleri vakıf topraklarının bir kısmını elinden alıp, tımar arazisi yapmasıydı. Bitmek bilmez seferlerine para ve asker yetiştiremediği için böyle yapmıştı. Yobazları da sevmezdi zaten... Tımar arazisi yapmak halka dağıtmak anlamına gelmez ama halk için vakıf arazisinde yaşamaktan daha iyiydi, çünkü vergisi daha azdı. Üstelik sipahiler asayişi de sağlıyorlardı.
Yobaz kliğin, akçedeki gümüş ayarlarının habire düşürülmesinden ve de uzun savaşlardan bıkanların desteğiyle iktidara gelen bayezid ilk iş el konulan vakıf arazilerini iade etmişti. Yobazlar öyle sevinmişlerdi ki Esrarkeş olmasına bakmayıp kendisine veli lakabını vermişlerdi.