Evet gelelim kafa kesen tarikat yada cemaatlere,hangileri Bi saysana işid deme çünkü o abd kuruluşu. Eee başka? Misal cübbeli Ahmet, nakli kadiri varmı merak ettim, yada Furkan vakfı, Akabe vakfı, medeniyet vakfı, doğu batı vakfı, mehmehmet Akif derneği, süleymancılar, VS han grup kafa kesmiş? Anlat hele Bi..
Tarikatlar ve cemaatler böcek yuvası gibidir. Bunlar dabbedir. insanların beyinlerini zehirler kullanılmaz hale getirir. Müridleri zombiye dönüşmüş olan bu oluşumlar dünyanın en tehlikeli gruplarını oluşturur. Beyni patates püresine dönmüş bir mürid, intihar bombacılığından tut görev yerindeki sorumluluk alanı doğrultusunda şeyhinden aldığı her emri sorgusuz yerine getirecek kadar sapkın bir haldedir. Bunların milli kimlikleri ve benlikleri yoktur. Sapkın inançları doğrultusunda vatana ihanet etmekten hiç çekinmezler.
Tarikat ve cemaat, insanın Hakk’a ulaşma yolculuğunda birer rehber ve mekândır. Ancak unutulmamalıdır ki, bu yolların hepsi, Allah’ın rızasına varmak için birer vesiledir; amaç, yolun kendisi değil, yolun sahibidir. Tarikatlar ve cemaatler, islam’ın ruhunu diriltmek için bir rahmettir; ama eğer aslı unutturulursa, rahmetten zahmete dönüşür.
Tarikat: Nefsi Terbiye ve Manevi Seyahat
Tarikat, insanın nefsini arındırdığı ve kalbini Hakk’a bağladığı bir manevi yoldur. Nefisle mücadele eden mümin, şeyhini bir rehber olarak görür ve onu takip eder. Ancak burada dikkat edilmesi gereken, şeyhin bir “vasi” değil, bir “vesile” olduğudur. Kulluğun asıl sahibi Allah’tır; tarikat, insanı bu kulluğa yaklaştıran bir mekteptir.
Bugün tarikatlar, birer zikir halkası olmaktan çıkıp bazen bir dünyevi yapı hâline dönüşebilmektedir. Oysa tarikat, insanı dünyadan koparıp ahirete bağlayan bir köprü olmalıdır. Zikir, yalnız dilde değil, ruhta ve amelde tecelli etmelidir. Zikir, Hakk’ı hatırlamak değil, Hakk’ı yaşamaktır.
Cemaat: Birlik ve Diriliş
Cemaat, Müslümanların bir araya gelip islam’ın emrettiği nizamı kurmak için oluşturduğu bir topluluktur. Cemaat, yalnızca bir kalabalık değil, ortak bir dava etrafında birleşmiş bir şuurdur. islam cemaatinin amacı, tefrikayı ortadan kaldırmak ve ümmetin birliğini sağlamaktır.
Ancak bugün, cemaatler arasında bir ayrılık ve rekabet göze çarpmaktadır. Bu durum, ümmeti bölmekte ve islam’ın ruhuna aykırı bir manzara sunmaktadır. Cemaat, birliğin adıdır; ayrılığın değil.
Cemaatlerin asli vazifesi, Hakk’ı hâkim kılmak, mazlumlara umut olmak ve islam’ın nizamını hayata geçirmektir. Bu hedef, bireysel çıkarların ve dünyevi hesapların üzerinde tutulmalıdır.
Tehlikeler ve ikazlar
- Bâtıllaşma Tehlikesi: Tarikat ve cemaatler, asli gayelerinden uzaklaşarak dünyevi güç ve menfaat odaklarına dönüşürse, Hakk’a değil, bâtıla hizmet eder hâle gelir.
- Şahıs Putlaştırması: Şeyh veya lider, bir rehber olmaktan çıkıp, hakikatin önüne geçen bir put hâline getirilirse, bu sapmadır.
- Birlikten Uzaklaşma: Cemaatler, kendi aralarında rekabet ve ayrılık içine girerse, islam’ın tevhid ilkesine aykırı hareket etmiş olurlar.
Hakikat Yolunda Tarikat ve Cemaat
Ey insan! Tarikat ve cemaat, seni Allah’a yaklaştırıyorsa, bu rahmettir. Ama eğer seni Hakk’tan uzaklaştırıyorsa, bu zahmettir. Unutma ki, her yolculuğun sonunda varılacak yer Allah’tır.
Tarikat, kalbi terbiye eder; cemaat, düzeni inşa eder. Ancak her ikisi de Allah’a kul olmak için birer vesiledir. Yol, yolcuya Hakk’ı göstermiyorsa, o yol bâtıldır.
Son sözümüz odur ki, tarikat ve cemaat, Hakk’a ulaşmak için bir araçtır, amaç değil. Tevhidin izinden giden, bu yollarda kaybolmaz; Hakk’ın nuruna kavuşur.