tarihin hiç açılmamış, büyük ihtimal birbirine yapismis sayfalarında gezmeye devam ediyoruz.
dayınızın çükünü yılan soksa n'aparsınız geyiği aslında çağlar öncesinden gelen tarihi bir olayı aydınlatmada bana ışık tutmuştur.
acaba ilk kim kimi yaladı? çükün ya da kukunun dil ve dudak yoluyla uyarılması ilk kimin aklına geldi? bu eylemin bu kadar haz verici olduğunu acaba kim keşfetti ve denedi? bütün bu sorular zihnimi aşırı derecede meşgul ederken, neden bu konu hakkında arastirmaciligimi konusturup insanları aydinlatmayayim dedim kendi kendime. kendimden sonra bir kaç kalifiye üniversiteye de ödenek için müracat ettim. toplum henüz buna hazır değil diyerek kabul etmeseler de verdikleri muazzam manevi destek araştırmam için bana gaz vermedi değil.
yaklaşık 63 ülkede yaptığım araştırmalar sonucunda nihai bilgiye ulaştım ve bunu sizlerle paylasiyorum.
m.ö. 2341 yılında bugün cibuti olarak bilinen topraklarda yaşayan oral kabilesinden çıkıyor bu olay. cibutinin kuzey doğusunda bulunan amkelenon tapınaklarının da bulunduğu siyero kentindeki piramitlerin duvarlarında herşey açıkça betimlenmis. incelediğim duvar yazıları ve fresklerde giriş gelişme ve sonuç ayrıntılı olarak yazılmış, cizilmis.
avcı bir kabile olan orallar, yine bi gün iki sağlam delikanlı er kişiyi ormana salar. kunduz, tilki, mamut gibi bilimum hayvanları köye yetecek kadar avladiktan sonra dönüş yolunda kamp kurarlar. gece vakti kampa dalan arsız bi yılan, yaşlı olan avciyi malum yerinden ısırır. amacı belki de çiftleşmek olan yılan yüz bulamayinca ısırıp kacmis diyolar. neyse, can havliyle yerinden fırlayan avcı, genç olandan yardım ister. tabi o çağda fesatlik bilinmediğinden eleman zehri cikarmanin tek yolu olan, em-tükür tedavisini uygulamaya koyar. bir süre sonra zehirle beraber başka bir sivi da çıkar yaralı bölgeden. yapılan iyiliğe nankörlük olmasın diye ses etmez yaşlı avcı. ama eve döndüğünde yengeye olayı anlatir ve mütemadiyen tekrarlar.
kadın her çağda kadın işte. ağzını tutamaz ve mahalledeki tüm kadınlara anlatir bu zevkli eylemi. kabile içerisinde yaygınlaşır haliyle zaman içinde. bir elinde haç diğerinde kılıç ile gelen soluk benizli insanlara kadar kimse bilmez bunu. beyaz adam yerlilerden ogrendigi bu tekniği bütün dünyaya yayar. kabilenin adı verilir bu işe.
(bkz: oral tekniği)
bir sonraki yazımda yine tarihin hiç araştırılmamış yonleriyle buluşmak dileğiyle.
- biz bi yerde yanlış yapıyoruz bence sedat.
+ ıyyyhhhşşş... yalnız olay esnasında dişler değince iğrenç oluyomuş kaan. an itibariyle keşfettim. not al.
- ...
+ olm huysuzlanma lan tarih yazıyoruz beraber. bize minnettar kalacak sonraki nesilleri düşün.
- haklısın.
+ düşünürken de devam et sana zahmet..