can yücel'e sorarlar:
- efendim nedir bizim memleketteki bu sağcılık solculuk davaları?
can baba:
- bu ülkede sabah kalktığında malafat eğer sağ tarafa kaymışsa sağcısındır, yok eğer sol taraftaysa solcu..
- peki sizinki ne tarafta ?
- ileride daima ileride
Osmanlı paşalarından, Öküz Ahmet paşa lakaplı bir paşa vardır. Bir gün bütün paşaların bulunduğu bir çadırda toplantıda bulunurken, çayırda otlayan münasebetsiz bir öküz, çadırın içerisine başını sokar.
Mööö, möööö der.
Çadırda bulunan bütün paşalar bıyık altından gülmeye başlar. Paşaların kendine malum lakaptan güldüğünü fark edince, paşalara dönerek.
Paşalar! Az önce içeri giren öküz ne dedi biliyor musunuz? O öküz bana dedi ki;
Yahu, hadi sen bizdensin...Peki bu Eşeklerin içinde ne işin var.
fransız elçi atatürk'ü ziyaret eder. fransa dan ona şu mesajı getirdiğini söyler;
-biz gelip hatay'ı alacağız, zorluk çıkarmayın.
atatürk ün üzerinde o anda gündelik kıyafetleri vardır. odasına gider. askeri kıyafetini giyer. elçinin yanına gelir. fevzi paşa ya telefon açar. hazır mıyız paşam der, hazırız cevabını alır. ve elçiye döner;
cem bey basında sizin hakkınızda karizmatikmiş diye söylentiler çıkıyor. size göre sizin karizmanız var mı? eğer varsa kaç cm?
cem yılmaz: valla karizma insanın içinde hissettiği bir şeydir. sen içinde kaç cm hissediyorsan benim de karizmam o kadar.
canlı balıkların yüzdüğü balık tezgahına gelen kadın sorar
-canlı mı bu balıklar?
balıkçı tereddütsüz yapıştırır cevabı
+yok abla biz onları pil takıp oynatıyoruz.
Mustafa Kemal, yabancı konuğu ile otururken kahveleri getiren hizmetlinin ayağının takılması üzerine;
-'ben bu millete her şeyi öğrettim, fakat uşaklığı öğretemedim' demiştir.