Sadece siyasal ya da ekonomik yönleriyle toplumları incelemeye kalktığında, pek bir yavan kalan; ve fakat sosyal ve kültürel perspektifle de incelenmeye başlandığında pek bi tapılası, sevilesi bir alan.
bitirememekten, hocaların aşağılamalarından yakındığım ama yine de sevdiğim bölümüm. hep de şu cümleyle beni karşı karşıya bırakmıştır; tarih mi okuyosun, hımm hep ezber işte tarih! he diyip geçiyorum o da bir insan sonuçta.
coğrafya ile olan rekabetimizde sonuna kadar arkasında olduğum canım derstir, sanattır, edebiyattır, bilimdir, sevgidir, herşeydir. coğrafya ve antalyaspor kümeye! tarih ve kayserispor daima şampiyonlar ligi'nde!
kayserispor ile özdeşleşmiş güzelim bilim dalıdır. bu durumda anadolu lisesi'ndeki çok sevdiğim tarih hocamın kayserili olmasının da bir miktar da olsa payı vardır.
mitlerden kurtarmamız gereken bir gerçeklik ya da yalan[lık]. ki her devlet kendi tarihini bir-ulus devlet yaratmak amacıyla yeniden yazar; bilerek gerçeği çarpıtarak.
çok geniş bir bilim dalıdır. tarih bir deryadır. mezun olmama rağmen tarih okudum derken tırstığım durumdur. çünkü bu deryanın daha içine bile giremedim
hunlar, göktürkler, kavimler göçü, istanbul'un fethi, padişahlar kötüdür ama kanuni ile fatih iyidir, kurtuluş savaşı, atatürk, inkılaplar gibi kavramları ihtiva eden en neşeli geçen dersimizdir... hala nasıl biliyorum...iyi öğretmişler...
Toplumları, milletleri, kuruluşları etkileyen hareketlerden doğan, olayları zaman ve yer göstererek anlatan, bu olaylar arasındaki ilişkileri, daha önceki ve sonraki olaylarla bağlantılarını, karşılıklı etkilenmeleri, her milletin kurduğu medeniyetleri, kendi iç sorunlarını inceleyen bilim.