öyle anlatırsın işte içini dökersin rahatlarsın agacım , umrunda bile değildir onun ne düşündüğü sadece anlatırsın dökülürsün çünkü dolmuşsundur artık gına gelmiştir.
otobüs duraklarında yaşlılar yapar bunu.birbirlerine torunlarını,hastalıklarını,nereye gittiklerini anlatırlar.yaşıt bulamazlarsa mutlaka beni bulurlar ne zaman otobüse binsem teyzeler başlar anlatmaya.bide annem satıcılarla yapar.ama bana yabancılarla konuşma der.
Asıl dertleşme olayı tatillerde yeni tanıştığı birisiyle yapıldığı zaman, ortaya daha çok sırların dökülmesi ve bir rahatlama hissi doğurur. ve karşıdaki de sizi tarafsız dinleyeceği için, muhtemelen en iyi destek ve akıl verecek kişidir.
dertleşmek, derdini açmak, derman aramak.. samimiyet olmaksızın, sizi anlamayan, tanımayan, derde ortak olmayacak/olamayacak biriyle, bir yabancıyla gerçekleşmesi halinde, duvara çarparak geri gelir ve faydadan çok zarar verir dertli bünyeye..
halbuki insan yalnız, bi başına, kendine kalsa.. aklı sükut etse, sessizce dinlese kendini.. dar bir korunakta derdiyle titrese, üşüse biraz, vicadani vasfiyetine el verse.. cavaba/çözüme, soru'nun/sorun'un içini yararak ulaşacağını ikrar edecek..
hasılı dermanının derdinin içinde gizli olduğunu bilse, gerekmeyecek bu haybeye yorgunluk..
sadece ismini bildiğin birisiyle uzun süre dertleşmektir. seni tanımadığı için rahatça içini dökebileceğin bir ortam yakalarsın ve rahatlarsın. düşününce biraz ilginç gelir insana ama gerçekten güzeldir.
(bkz: tanımadığın bir kişiyle dertleşmek)
genelde yaşlıların yaptıkları eylemdir. parklardaki banklarda, banka, hastane, gişe, vb yerlerde sıra beklerken kaç yaşanmış hayatın içinden anlatısal olarak geçtiğimizi düşünürsek, anlatmak ve anlattığını unutmak anlatan için gerçekten bir ihtiyaçtır denilebilir.
tanıdıklarına bi şeyler anlatmaktan çok daha kolaydır. kelimeleri seçmek zorunda kalmazsın, karşındakini tanımadığın için hakkında ne düşüneceğinin hiç bi önemi yoktur bu yüzden her şeyini anlatır rahatlarsın. dışardan bakan göz her zaman yansız olduğu için yaptığı yorumlara güvenebilirsin. sık sık yapmak gerekir, birini bulup uzun uzun dertleşmek.