tanrının en kutsal emanetlerinden birisine ihanet etmiş vajinasına kafa sokulası hain. be tabanlarını siktiğimin orospusu, sen değil misin '' aşk aşk, sadakat sadakat'' diye inim inim inleyen! tanrının verdiği en kutsal emanetlerden birini aldatmak ne demek, sen bilir misin bu adam onlarca yıldır taşşaklarına giren ağrıları başka bir vajinada zevke dönüştürmeyecek kadar sadıktır senin vajinalarının dudaklarına, koltuklarının altına, saçlarının düştüğü pürüzsüz boynuna, çöpe atmak için can attığın pedinin kokusuna... ahhh ahhh sadakati hiçe sayan master kaltak, benim sikimi hiç mi düşünmedin, taşşaklarım diyorum lan sana; sadakatın günlerce süren bir taşşak ağrısından başka bir şey olmadığını düşündürmeyi nasıl başardın bana, seni gökkuşağının altında rengarenk siktiğim günlerin hatrına lütfen söyle! siyah tuniğinin altından okşadığım kahve kokan bacaklarının kilodumda öldürdüğü spermleri hiç mi düşünmedin? düşünmeni sikiyim, idealar dünyasında gezinen hayaletlerine kamasutra yapayım benim sadık sperm harcayan kaltağım, düşünme! vajinanın kokusuyla tıkanan burun deliklerimin kıllarıyla resmini çiziyorum şu anda, senin amına koyayım.
sadakatsizlik ile ruhunu kirleten kızdır. sadakatsizliğin kiri hiçbir şeye benzemez; bu ipek bir gömleğin üzerine gece yarısı dökülen kan lekesi gibidir. asla çıkaramazsınız!
hayvan demek istiyorum kendisine. sınırlı sayıda üretilen o tür, tapılmayı hak ediyor. "beceremediğinden yapamıyor" gibi bir ihtimal de yok üstelik. ne çaresiz tipliler insanının başına ne dertler açıyor. teselli arıyorsa uçaraktan kaçaraktan yanına gidebilecek yüzlerce kişi tanıyorum.
doğuştan piç olan erkeklerin sadık erkeklere yaşatılan bu durum üzerinden pirim yaptığı kendini akladığı durumdur. o sadık erkeğe yapılansa ayrı derecede kaşarlıktır.
perdesi yırtılmış kızdır. haya perdesi bir yırtılınca geri dikilse bile aynı yerden tekrar yırtılmaya çok daha müsaittir. hiç yırtılmamış perdeyle yırtılmış perde bir olur mu?