15 yaşında babası tarafından öldürülen çocukla,
13 yaşında tecavüz edilen küçük kızlarımızla,
65 yaşına kadar köle gibi çalışan emektarlarımızla,
--
her gün bir araba parası yiyen zengin insanlar aynı derecede nasıl sınanacak? sınanmamız bile eşit değil.
bir de şu var iyi insanlar sürekli neden üzgün? cefakâr insanların çektiği acının azıcığı ile karşı karşıya kalan varlıklı insanlar, bu emektar insanların 10 yılda çalıştığı parayla tatil yapabiliyor hemen. nerde adalet? madem iyi olanlar orda kazanıyor, kötü olanların burda yaşaması şart mı? ille çile mi çekmek lazım vaat ettiğin bu cennete girmemiz için ey tanrım?
Tanrı elbet adaletlidir. Ancak adaletini bu dünyada pek göremiyoruz malesef. Bütün cezaları ahirete bırakma allah ım, burada da çeksinler cezalarını. Ha bugün ha yarın derken hiçbir bedel ödemeden mezarı boyluyorlar. Bu kadar kolay olmamalı, bu kadar kolay kurtulmamalılar. varlığına inanıyoruz, adaletini sorgulamak haddimize değil belki ama...
adaletin tanrısallığını kamufle edemeyen anlamsız betimleme. tanrı her olaya yetişemeyeceği için anneleri yaratmıştır der bir abimizde, ne derece bende anlam bırakıyor bilmiyorum. tanrının varlığı yada yokluğu önemli değil aslında. senin kabullenip reddettiğin önemli. eğer kişiliği olgun ve karakteri sağlam biriysen kendi kendine yetebildiğini anlamışsındır, değilsen ilahi bir güç tarafından sürekli şans ve ödül bekleyen sıradan bir insan olursun. suyunuza bakanı davet edin gönlünüze, ilişik yaşayın ve mutsuzluğun da hayatın parçası olduğunu kabul edin ağzından ekmek çıkartmadığınız aslan kalmaz *
en basit örneği cenneti bile katmanlı yapmasıdır. en iyi yerine o uyuz peygamberlerini yerleştirecek diğer saf inananları alt katına. tanrı ben sana isyan ediyorum mümkünse beni o kapitalist düzene oturttuğun cennetine alma.