-süleyman! tanrı öldü
+nasıl ya?
-yok olm gitti, nietzche yapmış diyorlar
+hadi ya... allah rah.. Yok lan ne dicem şimdi ben, ikilemde kaldım
-seni salla, ne bok yicez olm biz, cennet cehennem birbirine girmiş diyorlar!
+meleklerden haber var mı?
-şeytan dahil hepsi firarda, cehennemdekiler kovalıyor
+hay alla.. neyse ya nietzche nasıl?
-o da ölmüş lan..
+berabere kalmış desene... sağlık olsun, zaten türkiye laiktir laik kalacak değil mi? bak şimdi bi değişik oldu dedim de.
-abi git işne ya tanrı öldü diyorum sen ne yapıyorsun...
--spoiler--
şimdi nereye gidiyoruz? Bütün güneşlerden uzağa mı? Durmadan düşmüyor muyuz? Öne, arkaya, sağa, sola, her yere düşmüyor muyuz? Halâ bir yüksek ve alçak kavramı var mı? Sonsuz bir hiçlik içinde aylak aylak dolaşmıyor muyuz? Yüzümüzde boşluğun nefesine duyumsamıyor muyuz? Hava şimdi daha soğuk değil mi? Geceler gittikçe daha fazla karanlıklaşmıyor mu? Tanrı öldü! Tanrı öldü! Onu öldüren biziz!
--spoiler-- *
hayatında bir kez bile nietzsche okumamış insanların 'oha lan adam tanrıya öldü demiş vay kafir!' şeklinde ithamda bulundukları söz. oyasaki bişey hakkında yargıda bulunmadan önce okumak gereklidir dimi?
nietzsche ağladığında'da anlatıldığı üzere bu sözü üniversitede ders verdiği sırada bir rahip ve rahibe onu dinlerken onlara ve tüm insanlığa atıfta bulunarak söylemiştir. malum 19.yy başlarında her ne kadar reform geçirmiş bir avrupada yaşansa da dinsel kavramlar şu an türkiye'de olduğu gibi çarpıtılıyordu. yani adamcağız atesit kimliğini vurgulayıp sanılanın aksine ilgi çekmek için değil, 'tanrı öldü, onu hırslarımızla ve boş yaşamlarımızla öldüren bizleriz' demek için söylemiştir.
19.yüzyılın gelişen burjuvazisi ve çözülen feodal-aristokrat yaşam biçimi ve buna Nietzche tarafından "ezilen sınıfların " savaşımına dair biriktirdiği olumsuz düşünceler sonucu kendisi tarafından geçmişe özlem , aristokrasinin mülkiyet ve hak sahibi olma özgürlüğüne duyulan ve ezilen sınıfları gördükçe hissettiği tiksintinin bir dışa vurumudur. 19.yüzyıl burjuvazisinin yaptıkları devrimlerden sonra eski aristokrasi değerlerine olan nostaljik özlemi ve dini yeniden oluşan din-laiklik ekseninden kopararak tekrar siyasi alanda kullanım değeri yaratma isteği üzerine söylenmiştir. Bizzat gidip nietzche'ye sordum ; böyle dedi.* Meali : Burjuvazinin işine yaramayan din , din değildir. Aristokrasinin egemen olduğu dönemin dini dindir. Zira aristokrasi dini mülk sahibi zenginlere en geniş hak ve özgürlükleri vermektedir.
dinin yani tanrı düşüncesinin insan yaşamının merkezinden zamanla kazınarak çıkması ve insan yaşamının merkezine içinde bulunulan dünyanın yerleşmesiyle gerçekleşen durumun nietzsche tarafından aforizmalaştırılmış anlatımı.