seni yaratan bir başka güç var mı? yoksa sen nasıl meydana geldin?
edit: dalga geçmek için değil haşaa, ama gerçekten de aklımı en çok meşgul eden sorulardan! hani sebebsiz ve yaratcısız bir nesene ya da güç yoktur ya o mantıktan haraketle.
tek bir soru sorulabilir o da "bir soru sorabilir miyim?" sorusudur. çünkü sorunun ardından soramayacağınızı bir şekilde anlamış olursunuz, bir yandan da en azından bir soru sormuşsunuzdur.
yazar: internet var mı?
allah: hıı hıı
yazar: online oyun oynanıyor mu?
allah: evet. ne oynamak istiyorsun?
yazar: wow
allah: hadi.
yazar: valla.
allah: bende de 70 lvl hord shadow priest var. sende?
yazar: haaaa bende 70 lvl night elf rouge var. aklını alırım...
allah: hadi ozaman kapışalım.
yazar: bak hile yapmak yok, yenilince de cezalandırmak yok.
allah: bakarız.
5 dakika sonra.
allah: başlıcam şu gm lere, neden ezik yaparlar bu karakteri.
yazar: takma kafana olur böyle şeyler.
allah: hadi ordan, senin adın neydi.
yazar: camp nou.
allah: atın bunu cehenneme.
yazar: ama...
anlayabiliyorum, 4 mevsimi aynı topraklar üzerinde yaşamak fikri teorikte çok güzel gibi duruyor, ancak iş pratiğe gelince bu şehirde kış yaşanmıyor. şimdi;
ben yağmurun çiselemesini ya da karın lapa lapa yağmasını seviyorum, dışarısı g.t donduran derecede soğuk iken evde oturup film izlemeye bayılıyorum.
ama bu boktan şehirde yağmur yağınca oluşan trafiği, yoldan geçen arabaların su fışkırtmasını, üşümeyi, kaldırımlardaki deliklere istinasız basmaktaki başarım yüzünden her defasında ayağımın ıslanmasını, o durumda işe gitmeyi, iş yerinde klimadan soğuk bir rüzgar esmesini, kahve makinesinin bozuk olmasını, tam ısındım derken sigara içmek için çıktığım kapıda tekrar üşümeyi, sonra yine trafiği sevmiyorum.
bu duruma bir hal çare bulsak, şöyle bir orta yol falan. olmaz mı be ?
o kadar çok ki sormak istediğim sorular. asla bir isyan olarak değil sadece neden diye sormak istediğim çok şey var ve eğer ki öldükten sonra bize bir dilek hakkı verirse ben dileğimi sorularımı cevaplaması yönünde kullanıcam.