allah, size akıl verdi siz dünyada değilken.
o aklı nasıl kullandığınızı gördü, yine siz dünyada değilken.
cennet ya da cehenneme gideceğiniz belli oldu, siz ve hiçkimse dünyada değilken.
ve şimdi de, yani madalyonun bu kısmında sizlere, cennet ya da cehennemi neden ve nasıl hakettiğinizi gösteriyor.
öbür tarafta bulunduğunuz ya da günahlarınızı çektikten sonra bulunacağınız yerin kıymetini bilin, değerini anlayın diye...
sonuç olarak mı?
yukarıdaki en basit anlatımla birlikte:
götünüzü de yırtsanız, sizi yaratan bir allah var.
kadere inanın.
belki de bu entryi okumanız gerekiyordur; bu bir köprüdür belki de...
olaya tecavüzcü açısından bakarsak şunu diyebiliriz; bu sapıklık onun içindeki inanç boşluğundan kaynaklanıyor, iyi güzel, fakat olaya bide tecavüze uğrayan inançlı kız açısından bakarsak; onun suçu veya eksikliği neydi? diyebilirsiniz ki insanların başına gelen felaketler, önceden işlemiş oldukları günahlar yüzündendir, o zamanda şu soru gelir akla; günahlarımızın cezasını bu dünyada çekeceksek ahiret niye var? ben inançlı biri olarak şuna inanıyorum ki; masumların da başına felaketler gelir, hiç haketmeseler de!
çok banal ve cevap vermeye değmez basit bir ateist iddiasıdır. karşılarına allah ın meleği de çıkıp mantıklı bir cevap verse 'şizofren oldum galiba' deyip inanmazlar.
ilk önce bu önerme yalnış çünkü ilk sorman gereken tanrı varsa neden kötüyü yaratmış olurdu. iyi olmasa kötü olurmuydu. Allah insana özgürlük vermiş seçimleri için kötü olmak iyi olmak insanın elinde.
özgür irade diye bir şeyin olmasından dolayıdır. eğer kötülükler önlenseydi; herkes iyi olurdu. dünyada sınanma diye bir şey olmazdı. bu başlık açıl*mazdı. öbür tarafta herkes cennete giderdi. hayat ne güzel olurdu. vapurlar falan değil mi?
tanrının ve erkeklerinin kadına bakışı atlanmıştır bu önermede. tanrı vardır, onun isteklerine uymayan, başını açan, bir karış kıyafetle dolaşan kadınların tanrının askerleri erkekler tarafından cezalandırılması da müstahaktır. cenneteki huri bolluğuna alışmak için dünyada yapılan provalardır bunlar.
öncelikle tanrı her şeye gücü yeten falan değildir. tanrı tapılan varlıktır. her inancın tanrısı farklı olabilir. örneğin hindular ineği tanrı gibi görür ve onlara taparlar. bu mantıkla çıkıp da ineğin her şeye gücünün yettiğini savunmak gerekir. oldu mu? olmadı. burada bahsi geçen tanrı ise anladığım kadarıyla allah'tır. o konuya gelince, islam dinine göre allah bu dünyayı sınamak için yaratmıştır ve her bireye özgür irade vermiştir. zerre iyilik ya da kötülüğün karşılıksız kalmayacağı da ismini hatırlamadığım bir ayette açıklanmıştır. yanlış anlaşılmasın amaç burada islam dinini savunmak falan da değildir. isteyen inanır isteyen inanmaz bu inanç özgürlüğüdür fakat yapılan eleştri ve ya ortaya atılan teori her neyse, belli bir mantığa dayanarak yapılmalı ve ya ortaya atılmalıdır.
tanrı yapılanları kontrol etmez. yani seçim hakkını insanlara sunacak kadar zeki bir varlıktır. bak öncelikle şunu anlamak gerek tanrı gerizekalı bir şey değildir. düşünebileceğin en zeki varlığı düşün. işte ondan daha karmaşık bir zekası vardır. eğer ki tanrı günahların olmasını filan istemese insanları günah işlemeyecek şekilde yaratabilirdi. bunu bildiğin düz insanlar bile farklı yöntemlerle yapabilir. (bkz: a clockwork orange)
önemli olan bir insanın yapacağı seçimlerle kendi kaderini çizmesidir. tekrar (bkz: a clockwork orange)
bu şeye benziyor hani lisede filan bazı tipler vardı; "oğlum allah filan yok bak varsa çarpsın hadi beni şu an bak bak çarpmıyor bak bak çarpmıyor huhaha yok işte" aha bunu demeye benziyor.
hayvanların da tecavüz vakalarına karıştığından bi haber 'insan' savı. yanlış olduğu en başından belli zaten. insan dediğin her şeyi düşünür, bunu da düşündüğü gibi. yoksa niye iradesi özgür olsun ki, di mi?
sözlüğe tecavüz etmeye engel olmadığı gibi, hiç bir kötülüğede engel olmuyor, çünkü insanlar herşeyi yapmakta serbest ama sonucuna katlanmak koşulu ile...bu Allah'ın var olmadığını göstermez...
bir gun bir adam berbere gider , sohbet baslar ve konu Tanri ya gelir.
berber: bak ben senin dedigin gibi tanrinin varligina inanmiyorum der,
adam:peki neden boyle dusunuyorsun
berber: Cok kolay. Bunu görmek için dışarıya çıkmalısın. Lütfen bana söyler misin, eğer Allah var olsaydı, bu kadar çok sorunlu, sıkıntılı, hasta insan olur muydu, terkedilmiş çocuklar olur muydu? Allah olsaydı, kimseye acı çektirmez, birbirini üzmezdi.Allah olsaydı, bunların olmasına izin vereceğini sanmıyorum.
Adam bir an durdu ve düşündü, ama gereksiz bir tartışmaya girmek istemediği için cevap vermedi. Berber işini bitirdikten sonra adam dışarıya çıktı. Tam o anda caddede uzun saçlı ve sakallı bir adam gördü.Adam bu kadar dağınık göründüğüne göre belli ki traş olmayalı uzun süre geçmişti. Adam berberin dükkanına geri döndü.
Adam: " Biliyor musun ne var, bence berber diye birşey yok"
Berber: " Bu nasıl olabilir ki? Ben buradayım ve bir berberim."
Adam: " Hayır, yok. çünkü olsaydı, caddede yürüyen uzun saçlı ve sakallı adamlar olmazdı."
Berber: " Hımmm... Berber diye birşey var ama o insanlar bana gelmiyorsa, ben ne yapabilirim ki?"