tanrı olmayanlar için ahlakın evrensel olamaması

entry2 galeri0
    2.
  1. 1.
  2. senin rasyonaliten herkesin rasyonalitesi midir? yani sen tanrı mısın? inanıyor musun yoksa biliyor musun? ateist ya da müslüman ne farkeder? bir tanrıya inanan için ahlak evrensel bir temele oturabilir mi ? çünkü inanmak bireyseldir evrensel değil. inandığın şeyin, yani bilgi olduğu kesin olmayanın ahlakın diğerleri için yasak olmasını onlar için meşru kılması mümkün değildir. sana gönderilen tanrısal dediğin şeyin sana hakikati sunabilmesini tartışmak bir yana. bunun hakikat olduğunu senin bilemeyecek olman da bir yanadır. burada sen tanrıya inanan bir kulsan kulları yargılayamazsın yani inanırsın inandığın gibi yaşarsın karşındakine de inandığın doğrultuda davranarak yani ahlaki kuralları tanrıdan aldığını söyleyerek bu kuralları başkaları için dayatmayı meşru kılarsın. Lakin bilen her şeyi mi bilir bir şeyi mi? kuran hakikat olsa bile arada bu hakikati yani bu ahlaki kuralları başkalarına uygulayan inanan insanlar var. Ahlaka dair net bir bilgisi olmayan insanoğlu yani bilmeyen ve inanan insanoğlu nasıl ahlaka dair evrensel bir temellendirme yapabilir? senin ahlak anlayışın tanrı olmadığın takdirde başkalarının ahlak anlayışını yargılayıcı olamaz. Bu da senin başkalarına döndürdüğün ahlaksal mekanizmayı aslında kendine döndürtür. Yani meşru gördüğün için dışavurduğun inançsal tutum aslında geri sana döner. sen de ahlak anlayışını kendi içinde başkaları için temellendirmene rağmen evren için temellendiremezsin. bu inanç denilen şeyle olmaz.

    Diğer yazılarımda bilen ve bilmeyenin karşılaşamayacağıyla ilgili bir şeyler yazmıştım. Kaostan çıkmak için insanın başvurduğu zamana bağlı neden sonuç ilişkisi içerisinde varolmuş diğer şeylerden de.Yani burada hakikat ve inanç ayrımını da gerekirse tartışabiliriz. Bir diğer durumun söz konusu olup olamayacağını da. Bilmeyen insanın bilgiye kavuşmasının mümkünatını da. Tanrı olmanın bir şeyin nedenini sorgulamak olup olmadığını da.

    Zaman varsa neden sonuç var. Neden sonuç yoksa varolmanın da nedeni yok. Peki zaman denilen şeye neden mahkumuz. Bilgiye muhtaçlıktan mı yoksa kaostan kaçmanın yani kendi içinde de zamanı barındıran bir şeyin bizi bu evrende var etmesinden mi. Zamana muhtaç olmasaydık evrenimizin tanrısı olur muyduk? Yani kaostan kaçmayan bir evrendeysek eğer kaostan kacmadığımızda evrenin anlamına vakıf olur muyduk? Ya da aslında kaostan kaçmayan bir evrende kaostan kaçan parçalar olduğumuz için yani bilginin anlamlı olduğu evrenin içinde bilinmezlikle var olduğumuz için tanrı olmaya bilir miyiz. Bence öyle. Kaostan kaçmak bilmeyenin işidir zaman gerektirir kaostan kaçmamak bilenin işidir zaman gerektirmez. insanoğlu kaostan kaçmayan bir evrende kaostan kaçarak var olan bir canlı. Yani bütün içindekiler için anlam ifade eden kaostan kaçmayarak varolurken parçalar dıştakiler için anlamsız olan kaostan kaçarak varolur. evren dediğimiz şey de kendi evreni için anlamsız olan kaostan kaçarak varolandır. dıştaki içteki anlamsızlığı yani kaosu yaşamaz. Bu anlamsızlığı yani kaosu yaşatır. Bir evrenin tanrısı olmak bu yüzden bence mümkün değildir. Çok derin bir konu olduğu için cevap gelirse daha detaylıca yazabilirim.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük