tanrı nın doyumsuz egosu

entry14 galeri0
    14.
  1. tanrıyı insanlaştırması gereken insanların tartışması, ortaya dökmesi gereken söylem.

    ben şu s.ktiğimin dünyasında bu kadar dert, çile içinde; yarattığı o kadar o.ospu cocugu kullarının içinde; en fazla sevgiyi ona göstereceksem, en fazla saygıyı ona göstereceksem; niye diye sorarlar adama.

    neden?

    Bir varlığın her halta haiz olması, ona bir şekilde akıl verdiği yaratıklara zorunluluk ve sorumluluk addetmesini gerektirmez.

    madem o kadar kusursuzsun, ver bana ekmek elden su gölden olan bir hayat düzeni; bende seni anayım. ama benim anam s.kilsin hayata tutunayım, yaşamımı devam ettireyim diye; sen de gel ordan ama beni anmıyosun hafız diye dert yan.

    arkadaş, ben bu dünyada çok orospu cocugu gördüm. ama bunların en katıksız olanları, insanların dini duygularını kullanarak milletin anasını s.kenler oldu. sorun bir kendinize, bu kadar mükemmel bir varlığın insanlara armağan ettiği sistem bu kadar kullanıma, sömürüye acık olabilir mi? olmamalı.

    velhasıl, derin konular. ancak bir tanrı varsa, hitlerden farkı olmadığını belirteyim size. onun da egosu vardı, o da milyonların .mına koydu; kutsal kitaplara göre, inanmayanlara tanrı da aynı şeyleri yapacak. hatta hitler bu varlığın yanında melaike gibi kalır.
    1 ...
  2. 13.
  3. Tanriyi insanlastiran cahil insan soylemi... Tanri diye tanimladigimiz varlik, hic bir sekilde hayal edilemz, mukemmel iyi ve de en guclu varliktir... Anlayacaginiz insan dinamiklerinden farklidir, onun dinamikleri. Kisacasi bir insan karakteri olan ego tanriya atf edilemez...
    0 ...
  4. 12.
  5. forum chat tarzına dönen başlık.
    0 ...
  6. 11.
  7. ,,,Tanrı'nın doyumsuz egosu,
    başka bir yaklaşımda; insanların asalaklığı-kolaycılığı ile mücadele azmi olmamasıdır. Bir günde köşeyi dönmek,
    bir anda yakışıklı-güzel olmak,
    her istediğini yapmak,
    bedel ödememek,
    kendine göre yorumlanmasını istemek,
    paylaşamamak,
    tek başına yaşar gibi hareket etmek,

    ,,,en kötüsüde sorumluluktan kaçarak, sorumsuzca yaşamak. Oysa hiç bir canlı sorumsuz değildir.
    inkar etmek bile çözüm olmadığı zamanda, karşı saldırı-savunma ortaya çıkıyor.

    Yaratanın ego'su.

    Hadi be.
    1 ...
  8. 10.
  9. 9.
  10. öğretmenin seni seviyor. başardığın zaman ileride güzel bir yaşam sürebileceğin için seviniyor. ayrıca aynı zamanda öğretmeninde kendi egosunu tatmin ediyor bir yerde. "öğretebiliyorum, iyiyim" şeklinde. madem bu örneği sen verdin bundan yola çıkalım. dediğim gibi öğretmenin ilerisi için eviniyor. tanrı nezdinde bir insan için ilerisi ne olabilir? seni öğretmenin yaratmıyor, ama tanrı yaratıyor. öğretmenin senin hayatını belirlemiyor, ama tanrı belirliyor. senin doğacağın yeri, seni büyütecek aileyi tanrı seçmiyor mu? ee o zaman tanrı zaten senin nasıl olmanı istiyorsa o yola itiyor seni. yani sen tanrıyı şaşırtıp, sevindiremezsin. o zaten olacakları biliyor senin inancına göre. yani demek istediğim, inancına saygı duyarım. fakat mantık çizgisinden gidilen bir sohbet ortamında bunu savunman, sadece kendini küçük düşürmeye sebep olacaktır. unutma, sen inandığın için bunlar sana mantıklı geliyor. inançlarından 2 saniye sıyrılıp düşündüğünde sende mantıksız diyeceksin. ama yapamazsın, dinden çıkarsın, cehenneme gidersin. bebekliğinden beri bu kazınmış aklına. baksana nasıl içten savunuyorsun böylesine ıspatsız ve kulaktan dolma günümüze gelmiş bir şeyi.
    1 ...
  11. 8.
  12. Başlığın sahibi yazarın yazdıklarından alıntı yaparak örnekler veriyorum ;

    - tanrının herkesin ondan korkmasını istemesi - nerden çıktı ?

    mesela bir insan çok sevdiği birini üzecek birşey yapmak istemez bu yüzden ona yanlış birşey yapmaktan korkar. Allah'tan korkmak kavramını da bu örnekle pekiştirebiliriz.

    - ulan tanrı evreni yaratmış senin namazın mı onun gururunu okşayacak ? - denilmiş.

    okula gittiğimizde öğretmenimiz bize birşeyler öğretiyor biz de çalışıp öğreniyoruz. ama öğretmen bizden daha çok şey biliyor o bizden daha bilgili yine de biz anlattıklarından bir şeyler öğrendiğimizde seviniyor. bizim öğrenmemiz onun bir işine yarıyor mu sanki? yaramıyor. Bizim namaz kılıp kılmamamız da Allah'ın bir işine yaramıyor.

    - tanrı hiç yoktan bir evren var ediyor, canlılar yaratıyor, onlara hikayeler verip, en sonunda kendi yazdığı rollerden dolayı cezalandırıyor - denilmiş.

    Allah, insanlara hikayeler veriyor diyelim. sadece bir yön mü gösteriyor? hikayenin birbirinden farklı yönleri var. sana göre hangisi uygunsa onu seçersin ona kimse karışamaz. boşuna akıl vermemiş bize Allah değil mi ?

    - "evet ulan, ben varım" dedi. yani ispat edildi varlığı. gider şeytana taparım, yine de böyle şeytandan daha şeytan bir varlığa tapmam - denilmiş

    yani Allah'ın varlığı ispat edilirse var olduğunu kabul ederim ama ona tapmam şeytana taparım denilmiş. Şeytanı kaç defa gördün de inanıyorsun varlığına ve de Allah tan daha yüce olduğunu daha iyi olduğunu kabul edip de tapıyosun ?
    1 ...
  13. 7.
  14. Sınırsız nimet veriyormuş, karşılığında bir teşekkür istiyormuş. Bu da çok muymuş.

    Valla kime vermiş o sınırsız nimeti. Ortaya bırakmış olabilir ama keşke yarattığı insanların hakça bolusmeyeceklerini de önceden görebilseydi. Ha diyebilirsin ki, " hakça bölüşmemek Allah'ın değil insanın sorunu." e peki o zaman rahmi koç'la beni niye aynı sınava sokuyorsun. Rahmi bey dunyaların sahibi. Diyelim ki kişi olarak da iyi bir insan, kimseye kötülüğü yok. Bir iki de okul yaptırır. Fakir okutur besler, al sana öteki tarafta da cennet garanti.

    Peki ben ve benim durumumdaki milyarlar, tirmala dur. Cennete gidecem diye.

    Sınırsız nimetmiş. Hade len ordan. Bir de arkasından teşekkür isteme durumu var. Bunu da inanan Müslüman adam utanmadan yazıyor. Allahı ne pozisyona soktuğunu düşünmeden. Ulan ben birine Bi yardım yapsam, bir şey versem, yaptığımı verdigimi söylemem bile. Bırak Bi de üste, "bak sana bunu veriyorum ama bana teşekkür edeceksin" demeyi.

    Ama adam inanmış. Beyin emanette duruyor. Normal bunlar.
    3 ...
  15. 6.
  16. ne güzel diyor güzel kardeşlerim; "bizim hakkımız" yokken tanrı bize bir çok nimet vermiş. şimdi, biz neymişiz ki hakkımız varmış? olmayan bir olgu var bu işin en başında. e olmayan olguya hak biçmek nedir? tanrı seni yaratıyor. sonra karşına geçip "sana bu nimetleri veriyorum, bana şükretmelisin" diyor. e hak idda edecek canlıyı da tanrı yaratıyor. yani sen kendi yaptığın yemeği "sen bunu haketmiyorsun ama ben sana yine de tuz atacağım" diyerek mi yiyorsun? o yemeği sen yapmasan, o yemek olmayacak zaten. sonra da yemeğin karşısına geçip "ulan ne kral adamım be, ne güezl yemek yapmışım" mı diyorsun? hani bundan ala bir ego tatmini söz konusu olabilir mi sevgili dostlar sizin inandığınız şeye göre? eğiri oturup, doğru konuşalım. "inanç" kavramı işin içine girmediği sürece, gerçekten çok saçma şeyler bunlar.
    1 ...
  17. 5.
  18. 4.
  19. 1400 yılldır çözülemiyeni çözdügünü sanan zat söylemi.

    millet aya çıktı bizimkiler daha Allah(c.c.) tartışıyor.
    4 ...
  20. 3.
  21. 2.
  22. her an yaratma halinde olmasını ifade eder üstün sıfatlarından yalnız biri için bile yetersiz tanımlama sıfatıdır.
    2 ...
  23. 1.
  24. inançlı dostlara soru niteliğindedir. sizin inancınıza göre konuşalım dostlar. yani şimdi siz tanrı diye bir olguya inanıyorsunuz. bu varlık, evreni yaratmış, harika dengeler kurmuş, insan aklının alamayacağı şeyler yapmış. ama bu varlığın egosu öylesine açki, insanların kendisine tapmalarını, kendisine saygı duyup ondan korkmasını istiyor. ulan adam evreni yaratmış be! senin namazın mı onun gururunu okşayacak? eğer tanrı varsa ve doğru din müslümanlıksa, tanrı iyi biri değil. hatta megoloman diyebiliriz.

    tanrı sadist midir? eğer varsa sadistdir. hiç yoktan bir evren var ediyor, canlılar yaratıyor, onlara hikayeler verip, en sonunda kendi yazdığı rollerden dolayı cezalandırıyor. e bu sadistlik değil de ne? neden yaratıyorsun, neden oynatıyorsun? eğer tanrı varsa bizler onun oyuncağıyız dostlar.

    ödül ve ceza... tanrı kendi azmettirip, cezayı yine kendi kesiyor. vizyonsuz kardeşlerimiz çıkıp "öyle bir şey yok, insan kaderini kendi belirler" diyeceklerdir. şimdi sevgili dostlar, çinçinde doğan bir çocuğun hırsız olmama ihtimali nedir? ya da neden koç ailesinden bir hırsız, seri katil çıkmıyor? ya da yıllarca babası tarafından tecavüze uğramış erkek çocuğunun, ileride seri katil olması kendi suçumudur? yani merak ediyorum, siz dünyaya gelirken size sordular mı "nasıl bir aile, nasıl bir ortam istiyorsun" diye? e dolaylıda olsa, tanrı belirliyor senin yapacaklarını, bunu inkar edemezsin. e hadi bunu belirliyor tanrı, neden kendi yaptırdıklarından ötürü cezalandırıp ödüllendiriyor? ya da siz böyle bir şeye nasıl inanabiliyorsunuz?

    bir ateist olarak söylüyorum. diyelim tanrı karşımıza çıktı. "evet ulan, ben varım" dedi. yani ispat edildi varlığı. gider şeytana taparım, yine de böyle şeytandan daha şeytan bir varlığa tapmam. * *
    8 ...
© 2025 uludağ sözlük