bugün

all I have seen teaches me to trust the creator for all I have not seen (ralph waldo emerson)
(bkz: o tanrı buraya gelecek)
Görmeden inanmanın ödülü, inandığını görebilmektir.
enel hakk ..
her yerdedir ve ayni zaman da hicbir yerdedir. bunu bir ornekle aciklamaya calisayim. simdi gunesi dusun o su an burda ve ayni zamanda 'da, diger sehirlerde ve diger ulkelrde..
herkim basini kaldirip yukari bakarsa, gunesi gorebilir, gunes de onlari gorur. ayrica ay'da, jupiter'de hatta diger galaksilerde de gunes gorunur yani onlar semalarinda gunesi gorurler ve diyebilirler ki gunes burda ve bizimle.. fakat gunes bunlarin hicbirinde degildir.. sadece isigi onlara ulasir.. Allah zamandan ve mekandan munezzehtir fakat ilmiyle butun zamanlar ve mekanlar Onun huzurundadir..
tanrı öldü!
- Friedrich Nietzsche
Acele etme nasıl olsa bir gün göreceksin. (tanrı)
--spoiler--
hz. musa : Ey Rabbim, göster bana kendini de bakayım sana.
Rabbi : Beni katiyyen göremezsin ve lâkin dağa bak, eğer o yerinde durabilirse, sonra sen de beni göreceksin.
--spoiler--
- usta, tipin biri geldi seni soruyo!
+ bi parça üstübü ver bakıyim, ellerimi siliyim...burnunu da karıştırma, çarparım.
Sen önce aklı ve mantığı görselleştir, madde haline getir, o zaman sorgulanır Allah var mı yok mu? O çok savunduğun aklı ve mantığı çıkar bir masanın üstüne koy. Yapabiliyor musun, hayır. Bu uzun cümleleri kurabılecek aklın var, mantığın yok o konu ayrı da aklı göster? Allahın kime ne yapacağını sorgulamak kimsenin harcı değildir. Dileyen ve beğenmeyen o g.t varsa yerine geçsın ve herkese ölümsüzlük filan dağıtsın. Kıyamete kadar yaşayalım. Ne b.k değişecekse. Basit basit dusuncelerdir bunlar.
--spoiler--
ateist : tanrı nerede lan gösterin onu bana.
vatandaş : içimizde, içimizde...
--spoiler--
Cenab-ı Allah'ın "MUSAVViR"(Her varlığa münasip şekil giydiren) ismi şerifi ile karşılaşmış dört ayaklı canlı sesi.
dine bağlanarak ya da dine karşı çıkarak bir tespitte bulunulmasının butlanla sakat olduğunu düşündüğüm bir varlık için insanın en önce kendisine sorması gereken soru.
sadece görerek,duyarak,elleyerek,ağzına alarak ve sıcaklığını hissederek anladığını söyleyen ve sonuç olarak canının ne istediği belli olan varlık söylemi.
inkar edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hâlâ inanmayacaklar mı?

Onları sarsmasın diye yere de sabit dağlar yerleştirdik ve (varacakları yere) yol bulabilsinler diye ondan geçitler yollar meydana getirdik.

Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, (Allah’ın varlığını gösteren) delillerden yüz çevirmektedirler.

O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı yaratandır. Her biri bir yörüngede yüzmektedirler.

bunlar 1400 küsür sene önce vahyolmuş bir kitbın cümleleri. söyler misin kaç yıl oldu bu yazanlar ispatlanalı?
- tanrı nerede lan gösterin bana.
+ bi siktir git ya. seninle mi uğraşacam.
- Tanri nerde lan gösterin bana ?
+ bak canim tren.
(bkz: agnostizm)
zekasını elinde tutabilen birinin ortaya attığı soru.
"biz size, şah damarınızdan daha yakınız."
(bkz: gösterelim anam) *
kör olan birine bu kac demek gibi bir sey.
bu koca kainatın muntazam bir şekilde dengede durmasına tesadüf diyen mahlukatın hezeyanıdır. bu tip mahlukatlar geminin kaptansız gidebileceğini reddederler ama göğe bakıp gördüklerine de tesadüf derler. böylelikle ironinin dibine vururlar.
Hikayemiz sıcak bir yaz akşamı 2 bira ile başladı.

(bkz: içmiş bu gene kör olasıca)
“Onlar -o muttakiler- gayba iman ederler”(Bakara Sûresi, 2/3). islamiyetin erdemi buradadır.