Murat menteş’in her pazar yeni bölümüyle tefrika şeklinde yayınladığı romanı. Bu aralar afili filintalar atağı geçiriyorum sanırım yeniden… neyse yenur.*
bu afilli filintalar hakikaten kendileri gibi olmayan gerçek edebiyatçılara huzur vermemeye yemin etmiş.
ne yapacaklarını da şaşırmışlar tefrika mı kaldı? okudum yukarıdaki tefrikasını huzur'un tanpınar'ın adını kullanıyorsan azıcık yanına yaklaşabilmen lazım bu ne cüret. tanpınar'ın edebi gücünden romancılığın hakkını vermesinden bahsediyorum yoksa "filhakika, kıtipiyos, tahammülfersa, mütekait, muharrir" falan diye konuşunca bir edebiyatı başka bir döneme taşıyamazsınız. anca komik olur bu, çok komik olmuş ama gülmedim sinirliyim sabah sabah bana ne menteş'ten.
Kan gövdeyi götürecek bi polisiye bu, gözünden tanırım. Tanpınar olmaya çalışmıyor tabi… ama Her eski Türkçe kelimeyi ana metinde açıklama gereği duymasına bi miktar üzüldüm ben de şahsen. Neyse devam ederim yine de.