şimdi evli olan bir arkadaşla bir anıyı hatırlatır.
o zamanlar ciddi düşündüğü, ama evlenemediği bir kız başka şehirde okuyordu ve bu arkadaş tıp okuduğu için gidemiyordu yanına. bir ara tatil neyinde heralde, görüştük arkadaşla, kendisi vücut da çalışıyor baya, dedi "ulan ben kızla görüşmeye gidecem". tamam dedim, iyi olur, ne zamandır görüşmüyorsunuzdur felan, derken bu demesin mi "yav çok azdım, kaç ay oldu, komple antrenman yapıyom boş zamanlarımda, vücutta yağ kalmadı, ulan şu kıllarımı alıcam, çekicem tangayı altıma, gidip bunca zamanın acısını çıkarıcam!" ulan dedim, kılları alırsın, anlarım, kasları ön plana çıkaracaksın, ama tanga nedir!? bu geçti savunmaya: "yok yaa, erkek için olanları var, önünde boşluk oluyo, yani rahat". benim de öyle şeyler duyduğum yok o zamanlar, harbi mi lan dedim. "evet yaa, ister beraber gidelim seçmeye" deyince de siktir git dedim. arkadaş evlendi, ama hala soramadım tanga giyip gittin mi kızın yanına diye. zaten şimdiki karısı duysa keser.
ben yürürken önüme falan pek bakmam sürekli kafam baska yerlerde olur, baya dikkatsiz bir insanim. tramvaylarin bol oldugu bir sehirde yasadigim icin karsidan karsiya gecmek biraz zor oluyor. tam böyle seyreklesti derken kendimi attim caddeye arkadan arkadasim dur bekle falan yapti ama nafile bir de baktim üzerime iki tane bisikletli geliyor. ahh dedim yine rezil olacagim. bisikletin biri tam önümde durdu aramizda böyle iki santim falan vardi. adam özür dileyip yoluna devam etti. ben tabi olayin sokundan farkedememistim anormalligi. bana carpan bisikleti tanga giymis bir adam sürüyordu. catali falan görünmedi adamin, sadece siyah bir sapka, günes gözlükleri ve siyah bir tanga vardi üzerinde. o gün ilk defa tanga giyen bir erkek görmüstüm.