o değilde senin ailen gs yi braksa kaç yazar ya akpye oy veren onca galatasaraylı bu küfür ve pisliklerinizden sonra akpyi brakırsa? ha benim enerjisiz bakanım.
yeniden galatasaraylı olduğunu duyurmuş.
o değil de adnan polat hala tayyip'e yaranma telaşındayken tez zamanda galatasaray.org'un girişinde şöyle bir haber görürsem hiç şaşırmam.
enerjisini japon ortaklı nükleer santral projesine harcayan, bunun dışında bir sorumluluğu yokmuş gibi ortalarda gezinen bakan.
yahu bu nasıl bir deli cesaretidir? japonya gibi teknolojisi tavana değen bir ülkede bile deprem sonrası nükleer sızıntı meydana geliyor, yayılan radyasyon miktarı normalin 700 katına ulaşabiliyorsa bu konuyu bir kere daha düşünmek gerekmez mi sevgili enerji bakanım?
her yerde açıklıyorsun. hı hı tamam japonlar yapacak santrali, hatta 1. değil 3. model olacak biliyorum ama bu ülkenin aşamadığı güvenlik sorunları var, esas bunları kim çözecek? biraz fazla yağmur yağınca sel oluyor bu ülkede, az bir sarsıntıdaysa yıkımlar, ölümler...
kömürle çalışan santral var, hani bir de madende çalışan işçiler. onların bile güvenliğini sağlayamıyorsun, işçilerin göçük altında kalmadığı bir yıl geçmiyor. sadece senin döneminde kaç işçi öldü sayamam bile..
ve sen sosyal devletin enerji bakanı; nükleer de nükleer diye tutturuyorsun. çernobil'de eline çay bardağını alan bakan cahit araldan zerre farkın yok, çünkü kafa aynı kafa.
yerin dibine bat!
japonya'da 2 fukushima santrali mevcut. fukushima 1 ve 2 ya da fukushima Dai-Ichi ve dai-ni olarak 2 şekilde adlandırılıyorlar. ikisinde de 1. nesil reaktör yok 2. nesil reaktörler var.
Bu devlet bakani da memur degil mı arkadas? O sakal ve biyik ne o oyle arkadas. Kendi yönetmeliklere uymayan bakan baskalarini nasıl denetleyecek. imam osurursa cemaat ne yapar siz duşunun.
bekarlığın nükleer'den daha riskli olduğunu iddia eden süpersel bakanımızdır.
"...araştırmaya göre ABD'de bekarların evlilere göre 6 yıl daha az yaşadıklarının tespit edildiğini belirterek, "Sigara ortalama insan ömrünü 2.3 yıl, yoksulluk 700 gün, alkol 130 gün, kalp 2100 gün öne çekiyor. Uçak kazaları ise ABD'de ortalama insan ömrünü bir gün öne çekiyor. Nükleer santrallerin ortalama ömür kaybı ise sadece 0.03 gün olarak tespit edilmiş"
...."
demiş. "Vay bana vaylar bana" demekten kendimi alamıyorum.
akpnin pişkinlik abidelerinden olduğunu şu beyanatıyla teyid etmiştir gözümde.
efendim demişki zatı muhterem "Doğalgazı yüzde 39 pahalı alıyoruz ama vatandaşa yansımıyor". kendisine sormak isterim, doğal gaza satın alış fiyatında değişiklik olmadığı halde zamlar! yaparak vatandaşın iflahını kesen bu ülke değil miydi? zamsız fiyattan alırken neden fiyat düşürülmedi, hadi düşürmeyi siktiret mevcut fiyat korunamadı, arsızca zamlandı? bu haksız kazanç kimlerin kursağına gitti?
biz de salak değiliz sayın bakan, uyumuyoruz elhamdülillah. netekim, bu ülke ayakta uyuma yeri değildir. kendimize giren çıkandan haberimiz vardır. saygılar, hörmetler...
taner yıldız zaten çok başarılı bir bakan.
artık efsane olma yolunda ilerliyor.
recep yazıcıoğlu gibi fedakar bir adam.
umarım başına bir iş gelmez, yada durup dururken helikopteri düşmez yada kalp krizi geçirmez.
rusya ile doğalgaz alımı kontratının iptaline ilişkin olarak, "bizim rusya ile işbirliğimiz artmaktadır. bu ilişkilerimiz herhangi bir doğalgaz kontratına bağlı değildir. " demiş enerji bakanı.
kayseri'de düzenlenen amatör spor kulüpleri sezon açılış töreninde amatör spor kulüplerine alınan eşofman, forma, ayakkabı, tozluk ve topların çok güzel olduğunu, kendi çocukluğu ve gençliği zamanında böyle malzemeleri bulamadıklarını belirtip duygulu anlar yaşatmış enerji bakanı.
rusya ile gaz konratının sonlandırılması hakkında ''batı hattı kontratının sonlandırılması batı hattından gaz gelmeyeceği anlamına gelmez. kontratlar özel sektör tarafından değerlendirilecektir'' demiş enerji bakanı.
sabah haberlerinde yanlış duymadıysam "madem esnaf 6'da işbaşı yapıyor, devlet memurları da yapsın. madem esnaf cumartesi çalışıyor, memurlar da cumartesi çalışsın" gibi şeyler saçmalamış olan bakan. daha geçen günlerde istihdamın artması için çalışma saatlerinin 1 saat düşürülmesi konuşuluyordu. zaten çalışma saatleri bildiğin kölelik düzeni sisteminde. haftalık 45 saat kuralını takan yok. amacın ne molla kılıklı?
"nükleere karşı olan elektrik kullanmasın" gibi bi' açıklama yapmış, evet.
cevab veriyorum: ben türkiye'de nükleere karşıyım. ama bu, rahatsız, geri zekalı, gelişme/kalkınma karşıtı olduğumdan değil. sadece, o sisteme, o teknolojiye, paragöz firma ve bürokratlara, özellikle senin kafandaki adamlar tarafından yönetilecekse karşı olduğumdan.
hele de tüm gelişmiş ülkeler bundan vaz geçmeye çalışırken ve bu kadar güneş, rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına sahip bir ülkede yaşarken.
ha, yok "illa da nükleer olacak" diyosan. evet, elektrik kullanmamaya da razıyım.
sadece enerji bakanı kimliğiyle mesai saatinin 6'ya çekilmesi önerisini getirmiş bakan. o önerinin teknik olarak gerçekleşme şansı yok. boşuna tartışmaya gerek yok. herşey uygun olsa da oy kaygısından böyle bir şeye yeltenemezler.