bugunkü yazısında istanbul dükalığının 'kurt'larından birisine yüklenmiştir. kaç zamandır bu 'yaşlı kurt'un üzerine giden korkmaz, yürüyüşüne devam etmekte ve bize sahne arkasını göstermektedir.
bu da linki:http://yenisafak.com.tr/y...maz/kurtlar-darbesi/36503
bu gece ilk defa bir yazısını okuduğum ve gerçekleri dolaştırmadan açık, net ve direkt yazabildiğini gördüğüm yazardır. son yazısı okunmalı dediğimdir.
"Türkiye Kervanı'na, Şemdinli benzeri bir saldırı daha gerçekleştirildi; bu defa da Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde can evimizden vurulduk, on askerimiz şehit oldu.
Şemdinli'ye bayrak asamayanlar, orada yaşadıkları hezimetten sonra bir başka kanlı provayla arkalarındaki güç merkezleri hesabına sahne aldılar.
Taşeron örgütleri PKK üzerinden saldıranlar...
Ankara'ya, "Suriye'yi bırak, Ortadoğu'yu da eskiden olduğu gibi yine bizim egemenliğimize teslim et!" mesajı veriyorlar.
*
PKK'nın son aylardaki zincirleme terör eylemlerinin ardında çoğunlukla MOSSAD'ın desteği, organizasyonu var.
Mesela, Şemdinli saldırılarına PKK teröristleri ile birlikte katılan çok sayıda özel yetiştirilmiş eylemci...
MOSSAD tarafından...
Suriye'de eğitimden geçirilmiş teröristlerdi.
*
israil, "Şam Rejimi ile Kavgalı"yı oynuyor; arka planda Beşar yönetimini destekliyor.
Yani, israil ve Suriye yönetimleri Türkiye'ye karşı birlikte hareket ediyorlar.
israil, bir yandan Beşar'a koltuk çıkarken diğer bir yandan da (doğrudan saldıramadığı) Türkiye'ye PKK üzerinden ateş ediyor.
Neo-Con'ların ağırlıkta olduğu "Derin Amerika" bu mücadelede israil'in partneri, dahası hamisi...
*
ABD Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey'in...
Başkan Obama'nın Suriye politikasında "hatalı" olduğunu söylemesi, bir yönüyle pek öğreticiydi.
Obama'yı "çırak çıkartmayı" hedefleyen bu çıkış...
Şimdiye kadar verilen görüntünün aksine...
"Derin Washington"ın, Suriye rejiminin gitmesi konusunda aslında acelesinin olmadığını...
Dahası...
Beşar Esad'ın zalim rejimiyle hakiki bir sorunlarının bulunmadığını gösteriyordu.
... ... ...
Washington'da epeydir Obama'ya "Türkiye'ye taviz veriyor" diye takaza yapanların varlığı bir sır değil...
... ... ...
Dempsey'in Obama'yı eleştiren o sözleri...
"Türkiye, Suriye olayında ABD'nin taşeronluğunu yapıyor" savıyla...
Uzun süredir kara propaganda çalışanların kulağını çınlatmış mıdır?
*
Ankara'nın Suriye politikasının tökezlemesini canı gönülden arzu edenler cephesi...
Sadece dışarıda değil...
içimizdeki malum çevrelerin bir süredir Hatay'daki mülteci kamplarına odaklanması, Türkiye'nin Suriye politikasını baltalamayı amaçlıyor.
*
Vaktiyle PKK kamplarını ziyaret ederek teröristlerle kucaklaşanlar, terör örgütünün reklamını yapanlar...
Bekaa'da terörist başına gül verenler...
Şimdilerde, "Hatay'daki kamplarda Suriye rejimine karşı savaşanlar örgütleniyor" yaygarasıyla saldırıyorlar:
Kimin hesabına...
Saldırıyorlar, acaba?!
*
Bu arada...
Şam'daki Baasçı zalim rejime yakın duran...
Türkiye'deki belli kesimlerin maddi yardımlar toplayıp...
Beşar rejimine ulaştırdıklarına dair haberler geliyor!
*
Hatay'da Vali Konağı önünde toplanan, aralarında DiSK, KESK ve ÖDP üyelerinin de bulunduğu üç bin kişilik bir grubun...
AK Parti aleyhine sloganlar atarken...
"Kanımız, canımız Esad'a feda!" diye bağırması da...
yeni şafak gazetesinde 9 ve 16 mart tarihlerinde köşesinde hüseyin kıvrıkoğlu ve aytaç yalman hakkında yazdıkları ile hakkında ki düşüncelerimi terse çevirmiş ve oda bazılarının gazıyla kamuoyuna yön vermeye ve yanlış bilgi vermeye başlamıştır. yada bu iki paşaya şirin gözükme çabasındadır.
abd seçimlerinde obama'yı destekleyen, john mccain'den "john mcfelaket" şeklinde baheden yazar.
diğer taraftan abd'deki krizi arapların paralarını çekmelerine bağlıyor:
"Çaktırmıyor gibi dursalar da, Irak'ın işgalinden bugüne kadar geçen süre zarfında Körfez sermayesinin Amerikan piyasalarını hiç görülmedik seviyede terk edişi de "Sam Amca'nın Bütün Adamları"nı depresyona sokmuş vaziyette..."
cümleye "çaktırmıyor gibi dursalar da ..." şeklinde başlaması dikkate değer bir konu.
ahmet hakan -yazar olarak- daha ortalarda yokken 90'lı yılların başından itibaren zaman gazetesinde -gerek haber gerek köşe- yazan, yakınlarda yeni şafak'a geçen ezberbozan.
son döenmin en önemli yazarlarının basındaki bir kaç isimden bir tanesidir, ianılmaz tespitlerin insanıdır, ümit veriyor açıkcası, ülke danıstay saldırısından beri abd kontrolundan çıktı diyor, abd kontrolünden çıktıgı gün cumhuriyet gazetesi "tehlikenin farkında mısınız?" kampanyasına başladı diyor, ilginç, düşününce dogru oldugu anlaşılan, detay ama, çarpıcı tespitlerin insanı.
ismet ünönünün yazısının devamına bakacak olur isek magazin basını gibi olayın makaslanıp işlerine gelen kısmını yazdıklarını göreceğiz!!!:
"[...]geriye doğru hicret eden bir kafileye rastladım. kağnı arabaları, subaylar ve aileleri bursa istikametinden geliyorlardı. kafilede halktan da kimseler vardı. ilerlemekte olan düşmandan kaçtıkları belliydi. hem yürüyor, hem söyleniyor hem de mırıldanıyorlardı. kulak verdim, "ne olacak, ne yapacağız, nedir bu başımıza gelenler?" tarzında konuşuyorlardı. kafileyi durdurdum. subayları bir kenara topladım:
"bana bakın" dedim. "içinde bulunduğumuz vaziyeti bilesiniz. bundan başka subay olarak da yerinizi bilmelisiniz. padişah düşmanınızdır. yedi düvel düşmanınızıdr. bir kısım halk sizin yüzünüzden muharebe devam ediyor, zannındadır. her tarafta fesatçılar var. bunlar da düşmanınız sayılır. silahımız yok, adamımız yok, nasıl muharebe edeceğiz diye propagandalar yapılıyor. memleketimizde bundan sonra bir muharebe yapacak olursak, böyle bir muharebeye mecbur kalacaksak, en çok silahlı bulunduğumuz zaman bugündür. şimdi memleketi savunuyoruz ve netice alırız diye ümit ediyoruz. mücadeleyi bıraktık mı, ekmek bıçağı bulamayacaksınız. elinizde ekmek bıçağını bırakmayacaklar. anlıyor musunuz? gün, bugündür. kurtulmak lazım. silahımız bu kadar, siz kağnı arabası ile gidiyorsunuz, ne yapalım? devlet baba bu kadar veriyor."
geçen sene, mart 2008'de türk birliği açıklanacak dedi, daha mart bile olmadı açıklandı.
yine geçen sene, abdullah gül'ün cumhurbaşkanlığı için adı bile anılmazken "abbdullah gül cumhurbaşkanı olacak" dedi, oldu. 367 tezleri falan çıktı, "geçin bunları sonuçta abdullah gül cumhurbaşkanı olacaktır" dedi, hakikaten dediği gibi de oldu.
şimdi de diyor ki:
1- "türkiye eyalet sistemine geçecek"*
2- "kuzey ırak, türkiye'nin bir eyaleti olacak"**
bu iki şey için tarih vermiyor ama... onu da belirteyim. genelde söylediği ya da iddia ettiği şeylerin tarihlerini de verir tamer korkmaz. bu iki şey için tarih vermediğine göre yapılması için bayağı bir sürenin geçmesi gerekecek demektir diye düşünüyorum...
bugüne kadar ne dediyse çıktığına şahit olduğum tamer korkmaz'ın bu son söylemleri de gerçekleşirse gidip elini-ayağını öpeceğim.
yazılarında chp'den "ce-ha-pes" olarak bahseden yazar, haksız da sayılmaz...
akp den de "adaleti kaldırma partisi" olarak bahsetmesini bekliyoruz umutla...
çok enteresan şeyler söylemiş kişi. mesela "kuzey ırak türkiye'ye bağlanacak" demiş, sadece bu değil. daha bir sürü var. şunu da söyleyeyim, tamer korkmaz ne söylediyse çıkmıştır.
ahmet turan alkan'la ne dünya görüşü nede üslubu benzer. akp iktidar olduktan sonra ideolojisinide yitirmiştir. sağcı olmayı, müslüman olmayı sadece akpyi savunmak ve cumhurbaşkanını eleştirmek olduğunu sanıyor.
yazarlığında iki safha var akp öncesi ve akp sonrası. amerikadan ilk geldiği yıllar bence daha başarılıydı.