yeni çıkan yasalar hakkında temiz, sağlam bir bilgim yoksa hemen yorum yapmayı pek sevmiyorum. 4+4+4 eğitim sistemi de bunun içinde. bakalım biraz zaman geçsin onun hakkında da konuşuruz. amma velakin tam gün yasası hakkında artık bir fikir sahibiyim.
artık devlet hastaneleri ve üniversite hastanelerinde öyle iyi bir doktor bulmak çok zor. tam gün doktor çalıştırmak isteyen sağlık bakanımız restini çekmiş, tam gün çalışmıyorlarsa istifa etsin demişti ya. işte o iyi doktorların hepsini özel sektör çatır çatır almış. bir çoğu özel hastanelerinde işe başlamış, ister inanın ister inanmayın ekg okumayı bilmeyen, bunun için hastayı başka hastaneye gönderen doktorlar da devlet hastanelerine kalmış.
evet artık saat 17:00 a kadar devlet hastaneleri ve üniversite hastanelerinde doktor bulmak mümkün. bir de ağır kaldırdığı için kol incinmesine, kemik kanseri teşhisi koymasalar daha iyi olacak.
zengin olmayan sade vatandaşa yararından daha çok zararı olan yasa. bir başka deyimle sağlık bakanının delikanlılığı elinde patlayan yasa. çünkü işini bilen doktorların tamamı artık özel sektörde. idealist iyi doktorlar da bu kadar fakir insana yetmeyecek kadar az.
insanların olabileceklerden habersiz savundukları yasa.
bir tıp öğrencisi olarak olanları,olacakları söyleyeyim sayın abim. tam gün yasası çıktığı günden beri profesörler, doçentler, büyük abilerin yüzde doksanı ya ücretsiz izne ayrıldı,ya da muayenehanesini seçti. asistanlar, henüz belki de bir yıllık olmalarına, daha çokça tecrübe kazanmalarına gerek duyulmasına karşın ameliyatlara girmeye, senin sevdiklerinin hayatını ellerinde tutmaya başladı. giden profesörler mi? bazıları gerçekten adam çıktı, gelip öğrencilere derslerini anlatmaya devam etti; ders saatlerinde muayenehanesinde otursa, o ders verdi diye kazanacağı paranın on yüz bin milyon katını kazanacak olmasına rağmen. bazıları arkasına bile bakmadı ama. düşün bundan beş sene sonra kimler tedavi edecek seni.
o senin bıçak parası alıyor diye ana avrat küfrettiğin doktor vardı ya sevgili abim, kim dedi sana git ona diye? ama neydi, sen en iyi doktorlara gitmeli, onlara tedavi olmalıydın değil mi? peki şimdi ne oldu düşün bakalım o doktorları şımarık sayan, kendi pek bir anlayışlı, saygılı abim. o adam senden tekrar para isteyecek, yahu adam profesör, elli yılını vermiş o mesleğe. sen,sadece kaliteli diye, tüm parana kıy git en güzel arabalara bin, ihtiyacın olmamasına rağmen en pahalı telefonları kullan, iş kendi hayatın olunca amına kodumun doktoru ama değil mi sayın abim?
peki ne yapacaklar sana farkında mısın sayın abim? o küfrettiğin profesör, parasını almaya devam edecek, muayenehanesinde. sen hastaneye gideceksin, ama en iyi doktorlar sana gelmeyecek. yine gelmeyecek. ya bekleyeceksin onlarca sene, ya performans ayağına 45 dakikalık işini 5 dakikada bitiriverecekler, ne kadar yararı olur sen düşün, ya da dünyanın ikinci sınıf, o beğenmediğin türkiye'den bile daha rezil yerlerden gelen doktorlar alacak bıçak altına seni. hayatında kazanacağın bir şey olmayacak anlayacağın, ya bir adım bile ileri gidemeyeceksin, ya da gerileyeceksin.
bir şeyi savunmadan önce, onun sana getireceklerini ve senden götüreceklerini iyi tartsaydın keşke, iki tane hayvan yüzünden bütün doktorlara burda küfreden, ne olup da bu insanlara bu kadar düşman olduğunu anlayamadığım sevgili abim.
hasta, başbakan olunca başka sıradan vatandaş olunca başka işleyen yasa.
eğer bu ülkeyi çok adilane yönettiğinizi iddia ediyorsanız başbakanı ameliyat eden doktor hakkında soruşturma açın da görelim bakalım...
tam gün yasası çıktığı için iyi oldu bu paracı doktorlara diye sevinen güzel halkım bunun ne kadar sizin aleyhinize olduğunu anladığınızda iş işten çoktan geçmiş olacak...
Başbakan tarafından alenen delinmiş yasa. zaten başbakanın ameliyatının neden bu kadar gizli yapıldığını hiç anlamamıştım ama bugün öğrenildi ki kendi çıkardığı yasayı çiğnediğinin ortaya çıkmaması içinmiş. Şimdi efendim nasıl delinmiş bu yasa anlatayım.
Bilindiği gibi ta gün yasası ile artık doktorlar gün içersin de belli bir saate kadar çalışıp daha sonra kendi özel hastahanelerine ya da özel muayenelerine gidiyorlardı. bu durum kötü yanı doktorun hastasını kendi çalıştığı özel yere davet ederek orada tedavi edip daha yüksek ücret almasını sağlıyordu. tabi bu açıdan yasa buna son vererek doktorların ya tamamen özel ya da tamamen devlette çalışmalarını sağlayacak tam gün yasasını çıkardı. şimdi buraya kadar olan her şey normal ve gayet iyi olmuş gibi ama yasa bütünü ile incelendiğinde önemli sorunlara yol açacağı, açtığı da aşikar. bu yasa ile artık doktorların baktığı hasta kadar ücretlendirme yapılıyor yani performans değerleme sistemi. bu bankacılık yada otomotiv üretim sistemi gibi sektör için ideal olabilir ama doktorlar için yanlış bir sistem. süper mario oyunu değil ki bu doktor kurtardığı can kadar bonus alsın. bir hasta ile ne kadar ilgilenlmesi gerekiyorsa o kadar ilgilenmeli. yaptıları eylemler her ne kadar ses getirmese de bu yasa ile üniversite hocalarının büyük bir kısmının rahatsız olduğunu zaten biliyoruz.
bu yasanın iyi veya kötü tarafı ile ilgili konuşulacak çok şey var ama başbakanın hiçe saydığı kısma gelirek, malum başbakan bu günlerde ameliyat oldu. ameliyatı marmara tıp fakültesinin uygulama hastanesi olan pendik eğitim araştırma hastanesinde yaptırdı. operasyonu gerçekleştiren doktorun ismi prof. dr. dursun buğra. Bu hocamız bu yasa yüzünden üniversitedeki işinden ayrılıp daha doğrusu emekli olup özel sektöre geçmiş. özel sektörde çalıştığı halde kamu hastaneinde başbakanın ameliyatını gerçekleştirmiş. yani yasa bizzat oluşturulan kişi tarafından delinmiş çünkü bu yasa ile bu ameliyat yapılamaz. ayrıca madem bu yasa ile her hastanın doktora extra para vermesini engellemeye çalıştınız, her doktor herkesin hakkı dediniz madem niye kamu hastanesinde ki herhangi bir doktorda yaptırmadınız. demek ki neymiş bu hoca kamu da çalışırken randevu alıp hastalığımız tadavi ettirme şansım varken şimdi sadece sayın başbakan gibi özelden çağırtırıp parasını vererek olmam gerekiyormuş. tabi bunun için de başbakan kadar para kazanmam gerekiyormuş. demmek ki neymiş sadece iyi bir vatandaş olursak şirinleri göre biliyormuşuz.
her yerde tam gün kısmı dillendiriliyor ama asıl tartışılması gereken bölüm bu yasanın performansla ilgili olan kısmıdır. performans adı altında kalite düşmekte, hekimin günlük baktığı hasta sayısı mantıksız düzeylere ulaşmakta ve hekimin işgücü sömürülmektedir. ayrıca abanıp fazla çalışan doktorun cebine girecek ekstra ücret devlete fazladan maliyet de çıkartıyor değildir, o miktar rakip meslektaşlarının kazancının azaltılmasıyla sağlanmaktadır.
not: tam gün kısmını destekliyorum.
bir doktor olarak saçma sapan bulduğum ve milletin gazını almaktan başka bir işe yaramadığını bildiğim yasadır. neden mi şöyle eski doktorlar aynen eskisi gibi hastaları başlarından salmaya hastaya saygı göstermemeye devam ediyorlar. evet muayenehanelere gitmiyorlar ama onun dışında değişen hiçbirşey yok. doktorlar performans için fazla hastaya bakmak için kendini zorlarsa bu seferde kalite düşüyor. özel muayenehanemde 45 dk da özenerek en güzel şekilde yapmaya çalıştığım kanal tedavisini devlette 15 dk da asgari düzeyde yaparak kimi kandırdım. kendimi mi devleti mi hastayı mı. hasta sağlığı nooldu. neden böyle oldu çünkü paraya ihtiyacı olmayan eski doktorlar bu hastaları başlarından saldıkça yeni ve paraya ihtiyacı olan hekimler daha çok hasta bakıyorlar ve kalite mecburen düşüyor. akşama kadar tüm gücümle çalışarak kaç para aldım. aylık ortalama 3500 tl. onca yıl okuma o fakülteyi kazanma o kadar hastaya bakma hiç bi işe yaramadı. bazılarıda yazar şimdi doktor 15000 alıyo ortakama falan diye zırlar.
soktuğumun doktorlarının (bkz: bıcak parası) alamayacağı için işi bırakmasına neden olan yasadır. işi bırakan bu şerefsiz doktora kendimi emanet edeceğime baytara giderim daha iyi
Not : dini imanı para olmuş birisi ilaç firmalarına sizi ücretsiz kobay olarak sunabilir.
meclis tatildeyken, antidemokratik ve yasama organını bypass etmek anlamına gelen kanun hükmünde kararname ile oldu bittiye getirilen düzenlemedir. zamanlaması ilginçtir. meclis ve tepki gösterecek doktorların çoğu yıllık izinlerini kullanmaktalar iken ve 9 günlük bayram tatiline girilirken kotarılmıştır.
hükümetin yeni dönemde yeniden gündeme getirip çıkarması beklenen yasadır. anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olan bu durumun bir an önce giderilmesi gerekmektedir. ya diğer devlet memurlarına da özelde çalışma hakkı verilmeli ya da doktorlara tanınan bu ayrıcalıktan vazgeçilmelidir.
danıştay'ın iptal ettiği yasadır.
akp iktidarının ,bir üstte yazan arkadaş gibi tek hayırlı uygulaması olacaktı ama ne yazık ki danıştay iptal etti.
e o zaman ne diyoruz?
durmak yok. hastahane koridorlarında doktorların muaynehaneden gelmesini beklemeye devam.
akp'nin 9 yıldır millet için yaptığı tek hayırlı iş olan yasa. onuda danıştay iptal etti amk. inşallah sağlık bakanlığı hemen karşı dava açıp iptal kararını bozdurur. yoksa paragöz doktorlar devletin imkanlarını kullanıp yine milleti soyacak.
bir öğretmen, dersanede çalışabiliyor mu? hayır.
bir polis, özel güvenlik hizmeti verebiliyor mu? hayır.
bir memur, özel büro açıp hizmet verebiliyor mu? hayır.
2000 yılında babam şiddetli bacak ağrısı ile acıdan kıvranmaktaydı hatta hüngür hüngür ağlamaktaydı. zira acı çok şiddetliydi. durum bu olunca da haliyle hastanelerin ve doktorların kapılarının aşınması gerekiyordu. öyle de oldu.
bir doktor; sende romatizma var, iğne tedavisi.
bir doktor; sende sinir sıkışması var, iğne tedavisi.
bir doktor; sende kireçlenme var, iğne tedavisi.
3 farklı hastane, 3 farklı doktorun tespitiydi bunlar ve bunların ikisi de özel muayenehanelerine davet etmişlerdi, gelin, bir de orada bakalım size demişlerdi. gitmemişti babam... ağrıları dinmemişti, sürekli olarak alınan ağrı kesici iğneler bir türlü sonuç vermiyordu. derken, bir özel hastanede kendisini o özel hastaneye adamış bir doktor buldu babam.
babam şikayetini anlattı ve doktor babamın topuklarının üzerinde üç beş adım yürümesini istedi. ve teşhisi koydu. bel fıtığı!
evet evet. bel fıtığı olmuştu babam ve oldukça da ilerlemişti, fizik tedavi için geç kalınmıştı ve ameliyat olmalıydı. oldu da. ameliyattan sonra eski sağlığına kavuştu.
ne demek istiyorum?
doktorların eğitimsizliğine mi yanayım bilmiyorum. hayır, şunu düşünmeden edemiyorum... o üç doktor belki de babamın bel fıtığı olduğunu anlamıştı ve özel muayenehanesine davet edip, orada bir kez daha irdeleyip ameliyat olması gerektiğini söyleyecekti ve böylelikle bu işten iyi para kazanacaktı. sadece bir tahmin...
ama her iki durum da konunun vahimliğini anlatmaya yetiyor. işte bu yüzden herkes ne yaptığını bilmeli, parası olmayanlar ölmemeli, sağlıklı olmalı, sağlığı elden gitmemeli.
ya da boşverin, böyle gelmiş böyle gider nasıl olsa.
öğretmenler, polisler, hakimler için ezelden beri var olan 'özelde de' çalışma yasağı doktorlar için de artık geçerlidir. (öğretim görevlileri hariç, onlar aynen devam)
ha tabi şimdi doktor olsam boğazımda kalan yutamadığım lokma gibi canımı sıkardı bu durum, o ayrı tabi. az kaymağını yemediler bu zamana kadar, doğruya doğru.
