kamuda çalışan bir inşaat mühendisi nasıl kendine ofis açamıyorsa, doktor da aynısını yapamamalıdır. düşünsenize, belediyede imar müdürü, gelen müşteriye git benim büroda sana proje çizeyim diyecek. akıl alır şey değil. acilen yasa çıkarılmalı!
şuan trt3'ten naklen oylamasını izlediğim yasadır. tüm hekim dernek ve birliklerinin itirazlarına rağmen sanırım bu gece çıkacak. en son 1980'de yine tamgün yasası gelmiş sonra kalkmıştı. aslında yasalar böyle çocuk oyuncağı olmamalı. koskoca bir ülkenin sağlık gibi bir can damarı, gelip geçen iktidarların seçim kozu haline gelmemeli. 1-2 sene sonra iktidar değişsin yine yasa iptal olacak. bazı yasalar ülkenin temel politikasının güvencesi altında tutularak uzun yıllar değiştirilemeyecek şekilde onaylanmalı bence. bak girmek istediğimiz avrupa birliği ülkelerine; adamlar 22 yıldır aynı sağlık politikasını ve yasasını kullanıyor. biz de ise kafasına esen tayfasını yanına alıp istediği yasayı değiştiriyor, daha ne denir bilmem ki..
bundan böyle özel muayenehaneye gelen hastaları tetkik ve tahliller için devletin hastanesine, üniversitesine gönderemeyecek olan doktorlar haliyle ağlıyorlar. hem etinden hem sütünden olmaz arkadaşım. devlette yarım gün göstermelik bir hizmet verip günün geri kalan kısmında paranın gözüne gözüne vurup, aynı zamanda bağlı olduğu hastanenin imkanlarını da etik olup olmadığına bakmaksızın kullanmak yok artık... bağlı olduğu sağlık kurumu olmazsa bir hiç olduğunu bilen, daha fazla para kazanma hırsıyla hem hastaları hem devleti sömürmekte sakınca görmeyenlerin ağlamaları, eylemleri -sanki aç açıkta kalmışlar gibi- hiç samimi gelmiyor açıkçası. neden ağlanıyorsunuz??? mal varlığınızı katlayamayacaksınız, taşınmazlarınıza yenilerini ekleyemeyeceksiniz, para sayma makineleriniz boşa çıkacak değil mi???
bu sektörün tam da içinde olmuş biri olarak, hükümetin yaptığı birçok icraatı beğenmemekle beraber, bu tasarıyı sonuna kadar destekliyorum. muhakkak dört dörtlük değil, pratikte sıkıntı yaratabilecek kısımları var ancak işleyişte bazı şeylerin tam anlamıyla oturacağını düşünüyorum.
bu tasarıya tepki gösteren doktorlar keşke hasta hakları konusunda da bu kadar hassas olsalar.
akp hükümeti boyunca çıkarılmakta olan en iyi yasadır.
bu işin içinde olduğum için biliyor ve söylüyorum. bu ülkede hiç bir meslek şerefli bir şekilde yapılmıyor. en acı olansa doktorluk gibi hayati önem taşıyan bir mesleği gibi şerefleriyle yapmıyor insanlar. belki tüm mesleklerdeki şerefsizliği kabul edebilirim ancak doktorlukta kabul edemem.
nedir bunların şerefsizliği? şudur: psikiyatr örneği verelim. kendisi günde en az 50 hasta bakmak zorundadır. psikaytrlık diğer dallara göre çok daha kapsamlı ve vakit isteyen bir iştir. şimdi, çoğu orospu çocuğu ne yapıyor? insanların derin problemlerini 4 dakika dinleyip götünden bir reçete yazıp yolluyor. ardından ertesi hafta daha da kötüleşip geliyorsun, yine reçete yazıp yolluyor. en son gelişinde "sen benim muayenehaneme gel orada daha iyi anlarız sorunu" diyor. 150 liracık vizite ücretini ödeyip gidiyorsun muayenehaneye. 30 dakika boyunca sorununu dinliyor, teşhisi koyuyor ve bundan sonra yeni teşhisine göre ilaç alman için hep oraya gitmeni istiyor.
insanlarda etik kalmamış. şeref kalmamış. eğer ki insanlar kendi isteğiyle şerefli olamıyorlarsa devlet müdahalesi ile olurlar. olay bu kadar basittir. canı isteyen yine muayenehanesini açar arkadaşım. devletin hastasına orospu çocuğu muamelesi yapıp kendi muayenehanene yönlendirme işini bırakacaksın ama.
ne kadar çok iş o kadar çok para mantığıyla oluşturulmuş bir yasadır. yasanın iyi tarafları olduğu gibi kötü tarafları da var. geneline bakarsak devletin yaptığı en mantıklı yasalardan biridir. yasanın kötü taraflarına biraz değinecek olursak ne kadar çok ameliyat ve hasta sayısı varsa bu yasaya göre o kadar çok para demek oluyor. bu da gereksiz ameliyatlara, 3 hasta bakılacak zamana 5 hasta sıkıştırmaya çalışmaya neden oluyor. ve hepsinin sonucunda iş verimi düşüyor. hasta istediği sağlık hizmetini alamıyor. aldığı şey ekstra ameliyat ya da geçiştirilmiş ve aceleye gelmiş bir muayene oluyor. yasanın çıkış noktalarından biri de bazı doktorların hastalarını devlet hastanelerine değil de kendi özel muayenehanelerine yönlendirmesi. bu şekilde hastanın ödeyeceği para doktorun çalıştığı özel kuruma ve doğrudan kendisinin cebine giriyor. yasa bazı gözü açık doktorların hastalardan yararlanmasını engelliyor. fakat bazı doktorlar yüzünden çıkan bu yasa tüm doktorları etkiledi. adeta kurunun yanında yaş da yanar misali. ne yazık ki her doktor aynı kefeye konuldu. bu yasa yüzünden milletçe doktorların hepsine para kazanma hırsı olan doktorlar olarak bakıyoruz. şunu da unutmamak gerekir ki gecenin bir yarısı kalp krizi geçirerek ya da komada hastaneye gittiğimiz zaman bizim sözde para kazanmasını engellediğimiz doktor kolumuzdaki damarı kalbimize bağlayıp aort damarı yaratarak hayatımızı kurtarıyor. ya da abimizi, ablamızı, kızımızı gece ateşler içinde kıvranırken acil serviste karşılayan, onları azrail'in elinden kurtaran kim? bu yüzden "doktorlar hipokrat yemini ettiler, para kazancını göz önünde bulundurmamalılar" demeden önce onların yaptıklarına da bakmalıyız. bugün hangi milletvekili, öğretmen ya da en üst düzeyde olan cumhurbaşkanı en küçük bir pansumanı bile yapabiliyor? bu yüzden bence doktorlar bu ülkede en çok para kazanması gereken insanlardan fakat bunu haksız kazançla, insanları boş yere bıçak altına yatırarak yapmamalılar.
doktorların yarı zamanlı devlette yarı zamanlı özel sektörde yahut kendi muayenehanesinde çalışmasını engelleyecek olan yasadır.
güzel yanı nedir?
şimdi ssk da bir doktora gidiyorsunuz, ameliyat kararı veriyor.
ben x özel hastanesinde de çalışıyorum, burada sıra gelmez istersen seni orada şu fiyata ameliyat edeyim diyor. halk mağdur, özel hastane kazanıyor, yarı zamanlı hekim kazanıyor. devlet hastanesinde çalışan aynı branştaki tam zamanlı doktor o da kaybediyor o da mağdur.
şimdi ne olacak?
özelde çalışanla devlette çalışan doktor maddi olarak hemen hemen aynı kazançlara sahip olacak. özel hastaneler kaybedecek, özel hastanedeki doktorların ciroları düşecek. devlet kazanacak, devletin doktoru kazanacak.
bir zamanlar "benim memurum işini bilir" diyen bir başbakanımız vardı. yani maaşları yetmiyorsa rüşvet alır bir şeyler yapar geçimini sağlar hesabı.
kamu kuruluşları ve özel hastanede(veya muayenehanesinde) aynı anda çalışanların iki işte birden çalışmalarının önüne geçilmesi. bu sayede küçük ama yetkili bir kesim, her iki yerden maaş alırken, gemisini yürütemeyen doktorların çoğunluğunun maaşları düşük tutuluyordu. şimdi maaşlar yükseltilerek özel sektörde çalışanlar ile devlet kurumunda çalışanların arasındaki fark azaltılacak.
hastalar ile doktorlar bu işten memnun. kim memnun değil dersen tepeleri ele geçirmiş gözlerini para hırsı bürümüş bir kaç zengin doktor.
özel muayenehaneye gidemeyecek durumda olan vatadandaş için bir umut yasasıdır. aynı şekilde hipokrat yemini yerine adam smith yemini eden doktorlar için üzüntü verici bir yasadır.
hiç sevmesem de, bıçak parası ve tam gün yasası konusunda hükümeti tebrik etmek gerekiyor. tamam tebrik ediyoruz da, kemal unukıtan'ın cleveland'ını da unutmadık. o ayrıcalık da tüm yurtdaşlara verilsin. neyse.
son olarak;
şu zaman kadar birileri hep iyi tedavi oldu, birileri kötü tedavi yüzünden ölmek zorunda kaldı. umarım değişir.