*2 dakika sonra etilerde trafik biraz ağır ilerlemektedir.
t: niye kitlenmeye başladı ki acaba bu saatte?
e: herkes herhalde bu saatte çıkmış o yüzdendir.
t: noelden ya noelden o.
e: hehe evet galiba.
t: sikiş var mı sikiş yeni yılda?
e: ha hehe ehü evet.
t: ehüiehiehi. zikişerek giricen yeni yıla?
e: ee evet hehe.
t: hehheehehe
e: ...
t: siz niye erken çıktınız okuldan?
e: parti vardı biz de katılmak istemedik eve gidiyoruz işte.
t: hehe.. kızlar falan var mıydı?
e: hee vardı.
t: of yalarım bea..
e: ..
e: ışıklardan sola dönelim
t: sola mı?
e: evet.
t: soldan sağdan?
e: soldan.
(bu esnada şöför kaldırımdaki bir kadını kesmektedir.)
e: abi ilerden bi daha sola.
t: uf manitayı da kaçırdık ya..
e: ..
t: çok içerde misin?
e: ee yoo sağda inebilirim. (10 milyon uzatılır) buyrun.
t: şu manitayı yakalayayım.
e: ..
tuix insanı dahil 3 kişi bebekte korkunç bir trafiğe seyirci olmaktadır ve kaldırımda da beraber taksi beklemektedirler. gelen geçen tüm taksiler doludur ve bir anda boş bir taksinin içindeki taksici ile göz göze gelinir.
- etilere çıkar mısın?
(trafikle boğuşmakta olan taksici trafiği gösteren bir el işareti yapar)
- ilaç götürüyorum bea abi...
bazen çoğu mongol olan bu insanların tümünü yargılamak istemiyor insan. bazen aşağıdaki tarzda taksicilere bile rastlanıyor. azdır ama vardır. Tuix ve diğer 2 insan beklemeye devam eder ve bu sefer dolu bir taksinin taksicisi bu 3 insanla göz göze gelir ve gülümser. içerideki müşteriyle bir şeyler konuştuktan sonra sağa çeker, manevra yapar ve tuix insanının gideceği yönde onlara yaklaşır. taksiye binilir ve diyalog başlar:
t: taksici, a: anne, b: baba, e: tuix
t: ya allahın manyağı ya o trafiğe girilir mi ehüehü?
a: hehe haklısınız.
t: yukarı di mi?
a: evet.
...
t: ya şu inen müşteriye de diyordum sahilde ne yapacaksın bu trafikte? illa gidicem diyordu. ben de dedim bak kardeşim yanda müşteri bekliyor onları alayım seni bırakayım. o da dedi onları alırsan inerim. ben de sizin taksiye ihtiyacınız olduğunu gördüm ve durdum.
a: teşekkür ederiz.
t: aslında var ya etilerden bebeğe teleferik yapacaklar ya...
(burada tuix kopar) taksici:
t: ne oldu ne gülüyorsun yaw? komik bir şey mi söyledim hehe?
b: söyleyiş tarzınıza gülmüş olabilir hehe.
t: ama öyle yaw. asıl şey çok komikti ya recep ivedik'e gittiniz mi?
a: yok.
b: yoo.
e: gitmedik.
T: nası gitmezsiniz bea abi. var ya çok komik. (anlatmaya başlar ve A insanı kopar)
T: hehe komik dimi çok komik ya aha tipe bak bu da zengin çocuğu. Biri bizi gözetliyordaki tip bak 607 nin içindeki o diil mi ya aa evet o.
A: o muydu ki yaw?
T: oydu oydu.
(bu esnada tek kelime etmemiş olan tuix insanına bakar)
T: okuyon mu?
E: evet.
T: ne okuyon?
E: * lise3
T: lise 3 mü?!
A: büyük gösteriyor di mi?
T: valla öyle. Okumak iyidir oku oku. Ne okuyacan üniversitede?
E: valla şurda bi üniversite var işte psikoloji düşünüyorum.
T: psikoloji vaay iyiymiş. Ben de 3. kez girdim. 1. sinden ayrıldım. 2.sinden atıldım. Şimdi işte 3. deyim. 1.de kimya okuyodum baktım bu işi yapamam ayrıldım. Sonra 2.de askere gittim attılar. Hatta kızkardeşimle aynı yıl girmiştim. Siz rumelide mi oturuyonuz?
A: evet
T: ha ben bilmemnede oturuyorum da işte orada da görmüştüm şu zengin tipleri. Neyse ne diyodum hah okumak iyidir. Oku. Bu işte hayat yok.
A: ilerden sola
(teşekkür edilir ve para uzatılır.) ve taksici, inmekte olan tuix insanına "oku bak okumak iyidir!" demektedir. manevra yaparken camdan bir daha son kez "iyi para kazandıran da bir iş olsun" diyerek manevrayı tamamlayarak uzaklaşır.
çok kral adamdı ve hep gülerek konuştuğu için diğer taksicilerle tam bir tezat oluşturuyordu. plakası bile hafızalara kazınmıştır ve hala durmaktadır, 34 TAS 98. rastlarsanız binin. geyik garantisi olan az taksici vardır.
ankara da binmişseniz taksiye muhakkak ki siyaset dolu muhabbettir. yol boyu gördüğü binaları bak bu melih gökçek in oteli bu otopark ona ait şu iş hanı öteki mağazalar ilh. hepsi ona ait ankara dönüşü aklınızda kalan tek şey bu ankara da hep melih gökçek'inmiş be kardeşim olacaktır.
durum belgesi almak için askerlik şubesine gitmem gerekiyordu; fakat oraya giden otobüsleri bekleyene kadar e-devletten aldığım randevu saatine geç kalacaktım ve bu nedenle bir taksi çevirmek zorunda kaldım.
"filanca city askerlik şubesinin oraya" dememle birlikte taksici abinin kızlarının tahsil durumları ve askerlik anıları, daha sonra 1980 darbe dönemi (askerliğini o zamanlar yapmış), terör sorunu, fethullah gülen - pensilvanya - israil üçgenine kadar varan geniş bir yelpazeyi barındıran konuşmalarına maruz kaldım. hemen hemen tüm söylediklerine yanıtım da şu arabaların camlarının yanına konulan oyuncak köpeklerin kafa sallamalarından farksızdı. hani dışarıdan biri görse beni battal boy oyuncak köpüş zannedebilirdi.
Çekilemez. Çekilmez.
Bir bu taksici muhabbeti bir de tayland yemekleri. Hayatta katlanamadığım şeyler. Bilmem ne ihalesinin şartnamasini anlatıyor adam. Cevap vermedikçe "burcun ne" ye evrildi sorular.