Bir akşam bir taksi durdurursunuz ve binersiniz. Daha önce tanımadığınız bir kişiye kendinizi emanet edersiniz. Taksicide siz güvenerek sizi taksiye alır. Aslında ilk elektriklenme burda başlar. Arabaya bindikden sonra aynadan bir bakış ve bir selam. Daha sonra "Nere abi?" "Kadıköy". Ve herşey başlamıştır artık. Daha sonra bir sessizlik oluşur sadece motorun sesi. Ta ki taksici "Memleket nere abi?" diyene kadar. Ve bir bakarsınız ki hemşeri oluşsunuz. Yol boyunca siyasi meselelerden futbola kadar konuşulur. işte son durak. Artık taksimetrenin bir önemi kalmamıştır. Bir on veya yirmi milyon çıkartılır ve uzatılır. Ne bir para üstü alınır ne de ayrıca bir para istenir. Herşey sona ermiştir. Durduğunuz yerden taksinin gidişine baka kalırsınız.