sinifin en bedbaht ogrencisidir. tebe$ir almaya gonderilir, tahtayi sildirilir, cografya derslerinde harita astirilir hatta harita asacak yer yoksa butun ders ayakta haritayi tutar.
havası olan arkadaşlardır. herkes kös kös otururken, o tahtaya bakar, arkasını sınıfa döner, işine koyulmaya başlar. özellikle tahtann üst tarafını bir şölen edasıyla siler, bütün sınıf ona kıskançlıkla bakar, "ah benim boyum da öyle olsaydı, ben de o tahtayı silebilseydim" der. işi bitince yavaş yavaş sınıfa yüzünü döner, hiç kimseyi kendine muhatap almadan sırasına yürür, sırasına oturduktan sonra coşku ve gururla tahtaya bakar. gözlerinde "bu benim eserim, bu tahtayı ben sildim bakışları" vardır.
öğrenci öğretmenden de uzunsa, tahtayı silmek ayak işi olmaktan çıkar. bir üstünlük göstergesi haline gelir. yan gözle hocaya bakılır, işi bitirdikten sonra sıraya yürürken burun çekilir, artizlenilir. *