hakikate dayanan imandir. muminehl-i haktir, ve oyle olmalidir zaten.
hakikate bulup, ondan emin olmak ve hayatini kendini herseyi ona dayandirip onunla manalandirmaktir.
tanrı'nın varlığını sorgulayabilen iman. "neden müslüman'ım?" "neden allah'a inanıyorum" gibi sorulara cevap verebilir, sorgulamayı aşağılamak yerine yüceltirler. ön şüphecilikleri kalp ile yönlendirilir olmasına rağmen mevcuttur, esas olanı sorgulamaktan ziyade mantıklılaştırmayı tercih ederler.
"neden müslümansın?" sorusuna verilecek bir cevaba sahip olmak ne güzeldir.
allah dostlarının sahip olduğuna işaret edilen iman. bu imana sahip olmak zordur; her şeyden vazgeçmek gerekir ki allah dostları da bu motto ile hareket etmişlerdir. "terk-i terk" yani terk etmeyi de terk etmişlerdir, huzuru masivayı ötelemekte bulmuşlardır. tahkiki imana giden yol, nefsi tezkiye ve kalbi tasfiyeden geçer.