taşımayı bilene en güvenilir dosttur. gizli taşınması makbuldür. genelde kurtlar vadisi vb dizilerden dolayı gençlerimiz çok özenir ama özenilecek bir şey değildir. ayrıca büyük ağır taşıması gizlenmesi zor örn:beretta cz75 tarzı tabancalar yerine daha düşük kalibreli 765 tercih edilmedilir
kişisel güvenlik için elzem olan lakin dikkatli kullanım koşulları gerektiren, yeri geldiğinde can kurtaran araç. tabancanın nasıl güvenlikli kullanılacağına dair ilgili link: https://www.youtube.com/w...nel=Mehmetda%C4%9Fl%C4%B1
Bu elinde tutmuş olduğum şey dünyanın en kutsal şeyidir dedi yaşlıca olan...
Genç olanların hayretle gözleri açıldı, meraklandılar...
Bu siZden öncekilerindir. Vatan, millet, bayrak, devlet uğruna dünyasından vazgeçenlerin son yoldaşıdır...
Sen dedi yaşlıca olan, gençlerden birini rastgele seçti, anan baban var mı evladım diye sordu, var dedi genç olan mantar gibi yerden bitmedim ya!
Sonra başkasını gözüne kestirdi, senin dedi karın, nişanlın, sözlün, kız arkadaşın filan var mı lan dedi. Kızararak utana sıkıla var dedi o da!
Sağ avucunun içini belindeki tabancasının horozuna dayadı, çıt etti horoz tam kuruldu, sonra gençlere dönüp,
Yarın.... dedi, ananla babanla ters düşeceksin, sana aykırı düşecekler, belki karınla anlaşamadığın olacak, çocuğun sözünü dinlemeyecek, emin ol olacak bunlar.
Sonra ışıl ışıl tabancasını çıkardı, semavi bir dinin kutsal kitabını ihtiramla tutar gibi iki eliyle tutarak gençlerin arasında dolaştı. Tabancanın sürgüsünde Avrupa’dan Afrika sahillerine varan bir Osmanlı haritası ve elinde kılıcıyla bir yeniçeri gravürü vardı.
Bunu anandan babandan karından evladından daha çok seveceksin, bu son nefesine kadar senin sözünden çıkmayacak birşeydir, bu senin iradendir, artık senin vücudunun bir parçasıdır. Son nefesinde dahi tüm sevdiklerinden öte can yoldaşındır.
Sonra herkesin ortasında anasının elini öper gibi öpüp alnına koydu tabancasını.
Kadim cengaverlerin pusatı gibi, atamız Kürşat’ı Çin esaretinden hürriyete kavuşturan budur, Anadolu’yu Anayurt yapan budur. Zalime kılıç, mazluma kalkan budur. üç kıta yedi iklimde at koşturduğun budur, tüm Dünya sana düşman olduğunda onurunu, namusunu kurtaran budur. Bu senin düşmanlarına hadsiz huzursuz bir korku, dostlarına safi bir huzur verecek olandır.
Genç olan tabancanın ışıltılı metalinde kendi gözlerini, tabancayı elinde gezdiren modern zamanın son savaşçısı ise gencin gözünde tabancayı gördü.
Sanırım "silah icat oldu mertlik bozuldu." atasözüne dayanarak adı "tabanca" kondu. "Tabanca" yani "taban", "dip" , "kötü" "mert olmayan" "Tekin olmayan" insanlar(ca) kullanılabilecek bir alet olduğu için adı "Tabanca" oldu.
bi tanıdığım kuru sıkı olanından almak istemişti. Onun bile muamelesi varmış. satıcı karakoldan kağıt getirmesini istemiş, karakolda da sağlık raporu istemiş. Sonrasında belge verebilecekmis. gidişat zorlaşınca almaktan vazgecmisti.
Samsun'dan Artvin'e kadar geniş bir coğrafyada köylüler tarafından el tezgahlarında yapılan alet.
Ancak 6136 sayılı ateşli silahlar kanunu buna izin vermiyor. Ufak bir yasal düzenleme ile bu silahlar belli bir plan proje ve namlusunu mke'den tedarik ederek kayıt altında el işçiliğiyle üretilebilse bugün hem yöre halkına istihdam olur hem de tabanca üretiminde dünya lideri oluruz.