- ne zamandır müslümansın?
+ kalu bela'dan beri.
- ne zamandır tabaktaki son lokmayı bir başkasına bırakıyorsun?
+ kalu bela'dan beri.
böylesi bir netlik, kesinlik ve inanmışlık söz konusu bu durumda. ne sefil öğrenci evi sofralarında bile uygulanan bu düstur karşısında saygı duymamam mümkün değil. çünkü ben bu davranışı hiç bir zaman sergileyemedim. umarsızca uzattım elimi ve o son lokmayı/dilimi/parçayı afiyetle yedim. zaten kalu bela'da böyle bir şey hatırlamıyorum. müslüman olduğumu beyan edip direkt jogging yapmaya gittim herhalde. ikinci kısımda son lokmayla ilgili bir öğüt varsa alamadım yani. kendimi bildim bileli jogging yaparım, sağlık için yani.
yalnız, ortamda benimle aynı durumda olan birisi varsa durum karmaşıklaşabiliyor. bir gün arkadaşların evinde biralarımızı yudumlarken ülker shop'tan kilo ile alınmış gofretleri yerken yine tabakta kalmış son gofreti, bir sonraki birayı açtığımda yemeyi ve güzel bir sigara altı olmasını temenni ederken yeni tanıştığım bi elemanın "hacı bu gofrette iyiymiş" deyip yemesi beni düşüncelere daldırmıştı.
kaşlarımın burnumla olan açısı 45 dereceye düşmüştü elemanı izlerken. omuzlarım çökmüştü. "olm senden geçti artık bu iş" iç sesleri yankılanıyordu. artık bu misyondan emekli olmaya karar vermiştim nerdeyse. bayrağı gençlere teslim etmek lazımdı.
müteakip günlerin birinde sofradan kalkarken minik ikizlere talimatı verdim :
- olm salata azcık kalmış, birer kaşık alın bitirin.
+ ya abi doydum ben yemiycem.
# sen bitir her zaman bişey bırakmıyosun sofrada zaten.
demeçlerini verip need for speed'deki kariyerlerine devam etmek üzere huzurumdan ayrıldılar. içten içe de sevinmedim değil. benim de devam edecek bir kariyerim vardı nasılsa. arkadaşın evinde yaşadığım şoku atlatıp bir daha öyle hatalar yapmamaya söz verdim. come back bi nevi. küllerimden doğarak...
-aga sıyır şu son lokmayı...
-yok hacı şiştim ben..
-al al..
-valla şiştim lan..
-genco sen al lan.
-eyvallah babacan yetti.
-eeee sikerim lan...denilerek son lokma yenir.
sevginin en basit göstergelerinden biridir. arkadaşın yesin diye bıraktığın son sucuğun yumurtadan arınmış ve yalnız kalmış garip bakışları arkadaşınızı da hiç etkilemez ne garip. o arkadaş candır. ne güzel arkadaştır o. ballı kaymaklı süt gibi içten ve çocuksu.
en sevdiğin yiyeceklere mülül melül bakakalma durumu..
saygıdan başkalarına da ayırmak durumundasındır, "keşke kimse yemese" diye düşünürsün, tam o sırada birisi çatalını batırır ve soğuk bir yudum suyla yetinmek zorunda kalırsın..
acaba son lokmayı aynı an bir başkası da almak isterse mahçup olur muyum edasında nezaketliliğe soyunmaktandır.
nezaket icabı davranılmıştır. anlayış lazımdır.
tabak masaya gelir gelmez kıtlıktan çıkmış gibi abanıp, 8 saniyede ne var ne yok silip süpüren grupta, son lokma kalınca baş gösteren ani kibarlaşma halidir.
pek gerçekçi değildir. sünnetleyin gitsin la..