--spoiler--
bir rüzgardın esen. ayrılıklarla bizi kahreden
gözlerimde tüten bir aşktın sen. yıllar yıllı bitip tükenmeyen
çok özledim seni ben.
--spoiler--
insanı özellikle akşam fena yapan, mükemmel nilüfer eseri..
gözlerinizin önünden her şey geçmeye başlar, eski yıllar, belki dün..
üzülmemek isteyenin dinlememesi gereken şarkıdır, ama insan duygularını hisseder bu şarkıda.
sevgili olayı varsa insanı bir duygusallaştırır, romantikleştirir, sevdiğinin hayatında ne kadar önemli olduğunu anlamasını sağlar, küsse barıştırır. ilaç gibi bir şarkıdır. sevgili olayı yoksa zehir gibidir. kendini sikersin.
ne ilk entryde yazıldığı gibi 1989 yılına ait, ne de 1982 yılına ait olan, 1981 tarihli sensiz olmaz adlı nilüfer albümünden sözleri ülkü aker'e, bestesi yunanlı bir besteciye ait bir şarkıdır.
sözlerine bakıp eğlenceli bir şarkı olduğunu, umut aşıladığını falan sananlar olabilir ancak bildiğin hüznün notalara dökülmüş halidir melodisi. ha bir ara nilüferin şarkıyı yorumladığı altyapı değişir arap ritmine döner parçanın ritmi, orada aç bir ufak vur şişenin dibine.
güzel parçadır; ama siz siz olun sevgiliden ayrılmışken ya da umutsuz bir platonik aşka tutulmuşsanız dinlemeyin sakın.
sözleri ülkü aker'a ait olan 1982 yılı sensiz olmaz albümünden nilüfer şarkısı.
beste ise yunan kardeşlerden.
arabesk falan bildiğin.
rakı gider yanında az da efkar.
aranjmandır, farklı sözlerle nilüferden önce selçuk ural tarafından söylenmiştir. aklımda kaldığı kadarıyla sözleri şöyleydi:
affet n' olur beni
söylediklerim doğru değildi
bir kızgınlık anında söylenmiş
gerçek duygularım değildi
dinle bak itiraf ediyorum
seni çok çok seviyorum.
.
.
sözler mühim değil. genç bünye için mühim de olabilir, bilmiyorum. hatırlattıkları var şimdi..
kiminin çocukluğu, kiminin ayakları 8 karış havada gençliği. bazısı için baklava desenli şetland kazak, belki de okuldan hiç kaçmamış olmanın pişmanlığı, en bi güzel yıllar.. onun kara sevdası, diğerinin kara yazısı. üstümüzde babamızın gölgesi, huzur, ille de huzur!
gözaltı kremsiz,
geceler ödevsiz..
hayat bayram!
öyle..
şarkı girerken öyle bi hüzün.. 2.21 de sanki daha da eskiye, çok eskiye, boş şarap şişelerinin aşktan muzdarip ellerden sinema perdesine hırsla, hızla ve çaresiz kayışı.. güzel genç kızın, "eyvah, dellendi yine benimki" iç sesinin bakışına yansıması, sinemadan konu komşu eşliğinde uzaklaştırılışı.. nevresimler yok henüz, yorganlar kaplanıyor o sıra, yastık başları kaneviçe işlemeli, her kıpırdanış lavanta.. özlem, hep düne, yine de düne.
gelirsin diye dinliyorum. dönersin diye bir gün. son gelişini alıp gittin. bir kere daha uzatırsın ellerini diye.
"içimde yanan hasretinle ben baktım durdumsenin yollarına..."
