oğuz türkleri'nin gözleri zaten diğer boylara göre çok fazla çekik olmadığından büyük bir yara alan sorunsal görünümlü teoridir. ayrıca kıpçak türkleri gibi bir türk boyu olduğu düşünüldüğünde ve bu boyun sarışın, renkli gözlü türklerden oluştuğu(karadeniz'deki sarışın, renkli gözlüler) hesaba katıldığında çürümeye yüz tutan iddiadır.
zaten lavaboda üretilen teorinin de çok sağlıklı olması beklenmemektedir.*
çok güzel tespit. valla ben de banyoda düşündüm bu tespiti. dedim ki kendi kendime türk olmak için çekik gözlü olmam lazım. madem çekik gözlü değilim o zaman türk değilim. hemen akabinde aklıma geldi; japonlar, çinliler çekik gözlü. demek onlar benden daha çok hak ediyor türk olmayı.
sonra ders çalışıyordum. bir anda aklıma geldi, benden bir büyük olan ablam hafif çekik gözlü -ki onun çekik gözlü olması tamamen doğru bir bilgidir- o zaman ablam türk ama ben değilim. ya da ablam aslında öz ablam değil. varlığımdan şüphe ettim. yıllardır bildiğim tüm gerçekler aslında bir yalandan ibaretmiş sözlük.
en sonunda ise şuna karar verdim sözlük: önemli olan genetik yapın değil senin ne hissettiğinmiş. ben bugün türk olduğumu düşünüyor, türk gibi hissediyorsam ecdadımı bipleseler ben yine türk olmaktan vazgeçmem.
türklerin çok geniş bir coğrafyaya yayılmalarından ötürü ortaya çıkan sorunsaldır. türklerin türk olmaması şeklinde bir tanım yerine, türklerin çokuluslu olması daha uygun olacaktır. efendim, ayar falan vermeden ben yazmak istiyorum, bugün iyi günümdeyim.
türklerin ana yurdu orta asya olarak bilinir. fakat tarihin yazdıklarına ve biraz da insanın kendi mantığına göre, türkler orta asya'da göçebe bir yaşam sürmüştür. sibirya'dan alaska'ya geçtikleri düşünüldüğü gibi, ta ebesinin şeyine, avrupa'nın batısına kadar gittikleri de bilinmektedir. en basidinden şöyle söyleyeyim, ispanya-sibirya arasındaki bütün bölgelerde türkün ayak izi vardır. harita bilgisi zayıf olanlar bakarlarsa, bahsettiğim alanın büyüklüğünü fark edeceklerdir. bu coğrafyalarda yaşayan insanlar arasındaysa, büyük farklılıklar gözlenebilmektedir.
yaşım küçük benim bu işler için fekat araştırdım ettim buldum, aslen rus; hiç değilse de, rus göçmeni olduğumu öğrendim. esmer ve çekik gözlüyüm. bir arkadaşım vardır ki saf türktür, mavi gözlü sarışındır. orta asya'daki çoğu türk boyunda sarışınlık vardır. yani dediğim gibi, bahsettiğimiz alanda milyarlarca insan yaşadı, hepsi esmer ya da sarışın değildi. fakat türk ırklarında bütün özelliklere rastlanıldığı bilinmekte. şöyle bir örnek vereyim ki, rusya'nın batısında millet sarıyken; daha soğuk olan sibirya'da zenci kıvamında adamlar vardır. kişisel olarank, karmaşa içerisindeyim ben. hacı kendimi hiçbir zaman bir istanbul'a, bir ankara'ya ait hissetmedim. haritada böyle kazakistan civarına mal gibi baktım, ne bileyim dağlarıydı sibiryasıydı falan. azmettim, araştırdım buldum, oradan gelmişiz mna koyim. kanımda varmış. bi' sevindim, görme.
orada da karşıma bu sorunsal çıktıydı. sülaledeki herkes türk baba. memleket türkiye'de, adamlar türk. ama soy apayrı bir yerden, kimisi afrika'dan gelmiş kimisi rusya'dan orta asya'dan. açtım konuyu, dedim "lan ben kendimi türk hissetmiyorum, vicdan azabı çekiyorum lan; yanardöner meyve tabağına döndüm mna koyim."
tepkileri ne oldu? hatırlamıyorum, eheh. pek bir şey diyemediler, çünkü çekik gözlerim hasebiyle bir gariplik olduğu 500 metreden seziliyor. fakat rusum dediğim ortamda da moskof damgasını yemekten, "esmersin lan puhaha" lafını duymaktan kaçamıyorum tabi. peki bu beni rahatsız etmiyor mu? ediyor. kolay bir şey mi, aşığı olduğun topraklara pasaportla cartla curtla girebilmek, orada yabancı görülüp türkiye'de it herif muamelesi görmek? almancının durumu gibi. orda yabancı burda almancı.
bu entry ile, "bu arkadaş rus mu?" sorusunun cevabını da vermiş olduk sayılır, "ulan bana ne senden hayvan" dediğinizi duyar gibiyim, ama merak edenler vardı. böyle bir durumdur. peki bunun başlıkla alakası nedir? türk ırkı, dünyanın her bölgesine yayılmış ne idüğü belirsiz bir ırktır. ne idüğü belirsiz demeyelim de, karma diyelim. zaten ırk dediğin nedir abi? takım kurmaya benzemiyor. orta asya'da yaşayan insanlardı gerçek türkler. bozulmuş türk dediğin, türkiye. günümüzde bakarsanız, eski türklerden kalan hiçbir gelenek/görenek olmadığını, apayrı bir dünyada yaşadığımızı, batı-doğu arasında göt gibi sıkıştığımızı göreceksiniz.
demem o ki, türk ırkı orta asya'da, kıpır kıpır iç yapısı sebebiyle devamlı fink atmış; akabinde belli bir yurdu olmadığı için farklı yerlere dağılmış, asimile olmuş, asimile etmiş; karman çorman bir hale gelse de, tertemiz, müthiş ötesi bir ırktır. fakat bu bahsettiğim 1000 yıl öncesine kadardı.
türklerin yurdu anadolu değildir, değildi. buraya göç edildi, sonra da bahsettiğim asimile etme, asimile olma; kaynaşma olayları gerçekleşti, türk ırkının doğup büyüdüğü yeri, ortamı anadolu değildi. buraya ait hissetmememin sebebi de kanımdaki orta asya oranının yüksek oluşu sanırım. ve geldiğimiz yere haritadan baktığınızda göreceğiniz yazı eşek kadar "raşa" olduğu için, "ben orta asya türkü bögü tarkan böhühü" diyemiyorsunuz. ne olduğumu bilmem de nereden geldiğimi bilirim ve bununla gurur duyarım. rusların da türklerin de orta asya'da yaşadıkları ve bu iki ırkın kültürlerinin neredeyse aynı olması, bunu gösteriyor. bu sebepten ötürü, ait olduğum topraklarda rusların hüküm sürüyor oluşu beni ırgalamaz, göğsümü gere gere de rusum derim.
***
işte böyle karışıktır benim hikayem, ve de türklerin aslında türk olmaması sorunsalı. ama şimdi ben gerçek türküm diyeni de dövüyorlar be abi. orta asya'da emo.. yok yok, iğrenç..
siz aslında türk değilsiniz diyenler şunu da dediler; "siz buraya daha sonra geldiniz. o yüzden buraların gerçek sahibi siz değilsiniz."
biz türk değilsek ve sonradan geldiysek, türkler bizden önce gelmiş demektir yani rumsak türkler bizden önce gelmiştir, ermeni isek türkler bizden önce gelmiştir. o halde türkler buranın gerçek sahibidir.
şimdi angels marksın doğu sorunu kitabına yazdığı önsözde der ki, o sırada yazdığı sırada ki yunan ulusundan bahsederek, 'yunan ulusu dediğiniz ulus aslında helenleşmiş slavlardır.'
yani engels yunanlılara slav demektedir. şimdi biz rumsak rumlar da rum değil slavsa yunanistanın otokton halkı biz oluyoruz. o zaman bu sahte rumları ordan kovsak yeridir.
gerizekalılıkta sınır yok elbette. şimdi sen sarı saçlı mavi gözlü türk mü olur diyerek sözüm ona atatürk e rum diyorsun. git ders çalış lan o zaman biraz sarı saç mavi göz yunan ırkının baskın özelliği mi değil mi diye!
yok savaşçı özelliklerimiz orta asya türklerine göre düşükmüş filan, bakkala at üstünde yağmaya talan a mı gidiyoruz da bu tespiti yapıyorsun?
zaten böyle saçma sapan sorunsalların çıkacağını bildiği için atatürk "ne mutlu türk olana." değil "ne mutlu türküm diyene." demiştir. zaten dünyada kaç tane saf ırk kaldı ki. bir aborjinler bir de honolululular.
türkiye'de yaşayan herkesin türk vatandaşı olması anayasayla belirlenmişken tüm genetik mühendisleri benim türk olmadığımı ispatlasa ne olur diye kabul etmediğimiz teori.
bahsi geçen millet/ırk veya sen nedersen o işte; kimse öz ve öz türk olduğunu iddia etmiyor lakin türkiye'de türk topraklarında kendini türk gibi hisseden bir adama sen türk değilsin dersen ben de sana derim ki o zaman sen de benim gözümde ibnesin. ne yani şimdi sen ibne mi oldun aslında? hayır. bence bu olay biter herkes evine döner.