türkiye'de her kökenden her dinden vatandaş vardır. bu topraklara bu millete ihanet etmeyen herkesin başımızın üstünde yeri var, layığıyla tc vatandaşı ise iş bitmiştir.
birçoğundan daha çok türkiye cumhuriyeti vatandaşıdırlar. çoğu ermeni diasporasından bizim kadar rahatsızdır. onlara laf söylemek tarihimize sırt çevirmektir.
mimar sinanlar, balyanlar, güllü agoplar, agop ayvazlar, toto karacalar, onno tunçlar, zahradlar, agop dilaçarlar yetiştirdiler. kültür, sanat ve edebiyatta anadoluya birçok şey kattılar.
ne 1895'te ne 1915'te, öl öl bitemediler hala 70 bin civarındalar..
vatandaş türkçe konuş kampanyasına rağmen anadilleri ile konuştular. (bkz: asimilasyon)
varlıklarını türk varlığına tamamen armağan edemediler. aşkaleye sürüldüler.
6-7 eylül'de kendi mal varlıklarını yağmalamadılar..
vakıflarının taşınmazlarına devletimiz el koymuşken, lozan'a göre el koyamazsınız dediler, ukalalık yaptılar..
ahmet necdet sezar zamanında cumhurbaşkanlığı tarafından vakıflarla ilgli hazırlanan bir raporda vakıfları yabancı vakıflar başlığı altında ele alındı. onlar ise dayanamadılar, utanmazca yabancı değiliz dediler.
içlerinden biri, fikirlerini açıkladığı için 3 kurşunla arkasından vurularak öldürüldü. gündemi delik ayakkabısı ile meşgul ettiler özür dilemeliler?
cenazede acılarını anlayanlar ile hepimiz ermeniyiz dediler. gürültü kirliliği yarattılar?
farklılıkların bir arada kardeşçe ve barış içinde yaşayabileceklerinin düşünüyorlar. iyi halt ediyorlar!
bir de bunlar yetmiyormuş gibi, farklılıkların bir arada iş yapma kültürünün gelişmesi için buraya geldiler. yok yok kesin özür dilemeliler.
