yavşaklığın dile vurmasıdır. mozambikde bile yapılamayacak rezillikleri türkiye cumhuriyetin'de yapıp sonrasında "foşistler, pis foşistler" diye hönkürmek hangi kitaba sığar be kafir. allah için dene uganda'nın başkenti kampala da uganda'nın o güzel bayrağını yaksan seni 500 tane hayvani zenci kovalar. ilk yakalayan bir güzel domaltır seni kabilene doğru sırayla faşizmi gösterirler.
biraz medeni olmak zor mu? biraz gerçekleri görmeyi denemek zor mu? bir insan kör olsa* kulakları duyuyorsa bile "bu nasıl bir demokrasi arkadaş" der. geçtim yani yaşananları görmesini.
bu ülkede bir faşizm varsa ve uygulanıyorsa bu da türklere uygulanan enternasyonal faşizmdir!
ek: bunu söylemeyi nasıl unutmuşum. ayrıca türkiye de italyan nüfusu çok azdır yok denecek kadar az.
hani faşizm nerede biz göremiyoruz. adamlar ağzımıza gözümüze sıçıyor askere polise saldırıyor bizim faydalanabildiğimiz her şeyden faydalanabiliyor meclise girebiliyor bir de hala faşizm var deniliyor. yapmayın agalar.
ibneliğin dile vurmasıdır. türkiye de yaşayan italyan sayısı toplasanız 1000 kişi bile yapmaz bu adamlar nasıl birleşecek faşistlik yapacak akıl alır gibi değil. burası italya değil.
gariban tekel işçisi ve hiç sağ-sol meselelerinden anlamayan annem zamanında sırf nüfus cüzdanında yazan memleketi yüzünden içeri alınmıştır. bugün de devam eden fişlemek, etiketlemek, düşündüklerini söylemeyen insanlara devam eden zulüm bu ülkede faşizmin olduğunun kanıtıdır. sağcısı da solcusu da, türbanlısı da- türbansızı da bu ülkede linç kültürünün her daim hedefi olabilir. farklılıklara tahammülü öğrenmediğimiz sürece...
yakın tarihin kanlı ve unutturulmak istenen olayları maraş ve sivas katliamı, hrant dink cinayeti sonrası devletin tutumu, adaletin geç ve faillerin işine yarar şekilde işlemesi faşizmin bu ülkenin en büyük ve en tehlikeli yarası olduğunun kanıtı.
yoktur diyebilmek ise; yarın herhangi bir düşünceniz yüzünden başınıza gelebilecek felaketleri ötelemektir. bugün sana, yarın bana...