Sadece bağırmaktan, ona buna kuru Kabadayılık yapmaktan, boş konuşmaktan ve 180 derece dönüşlerden ibarettir, 15 sene iktidar olup her çıktığında sadece bağırıp alkış alıp siyaset yapılan başka bir ülke varmıştır acaba.
şimdi eğer milleti kandırıp başkanlığın önünü açarlarsa. başkan yardımcıları da sınırsız yetkili olacak. mesela başkan yurt dışına bir ziyarete gittiğinde başkan yardımcısı onun yerine bakacak olan kendisi başkan sayılacağı için başkanı görevinden azledebilir. meclisi kapatabilir. uluslararası bir antlaşma imzalayıp kendisi kabul edebilir. karşısında bir engel var mı yok. bu başkanın iyi niyetli olduğu durum. eğer başkan fetö gibi bir yapı mensubuysa ya da mason locası üyesiyse demirel gibi sonrasında kendi başına bu ülkeyi çökertir kimse de sen napıyon hacı diyemez. bu şuna benzer aziz yıldırım hakemleri kendisi atar maçlara kararını beğenmediği hakemleri değiştirir. kendisi futbol federasyonu başkanıdır aynı zamanda baktı gördü yine olmuyor gider ligi fes eder. atatürkün kurduğu sistemin neyi vardı allahsızlar.
Genel bir kitleye değil kişiye ve kişinin özel çıkarlarına hitap etmektedir. Bu, herhangi bir partiye değil tüm partilere özel bir durumdur. Chp ye, mhp ye ya da akp ye oy veriyor olmak fikirlerin onlarla bütünleşmesinden ileri gelmiyorn birine oy vermek zorunda oldukları için kötünün iyisine yönetmenlerinden kaynaklanıyor. çünkü partilerin esas amacı halkın değil partinin ileri gelenlerinin refahı olmuş durumda.
eskiden pkk vardı, devlet vardı.
şimdi;
akp
chp
mhp
ypg
pkk
fetö
yandaşlar
akp karşıtları
asıl atatürkçüler (diğer hiç bir parti atatürkçü değil)
ulusalcılar (atatürkçü değil)
yukarıdakilerin hiç birini siklemeyen bir kesim
din devlet falan siklemeyen bir kesim de var
şimdi bunca ideolojinin arasında ben neredeyim amk diye soracaksın?
hacı seç birini amk.
bu arada unuttuğum varsa ekleyin.
öyle oldu ki, bunları görünce ülke batacak adım gibi
eminim. çünkü daha düne kadar pkk ile beraber olanlar onlar da kardeşimiz diye gözyaşı akıtanlar şimdi tam tersi. ama pkk hollanda da toplantı ve gösteri yapınca kınıyorlar, türkiye de yapınca ses etmiyorlar. öyle de vatanseverler yani.
bu olaylar, bu ülke tarihinde hiç olmadı.
menderes bile böyle karaktersiz değildi.
bu ülkede ingiliz 7 sene camide imamlık yaptı millette yedi. bakın atatürk döneminden sonra ilk defa uzun vadeli plan yapıyoruz. bilgi sahibi olmadan, araştırmadan, günlük telaşlarla devleti yıpratmayalım. iktidarlar geçicidir ama devlet, millete aittir. bize başka vatan yok. bugün suriye' de, ırak' ta, bosna' da, kafkasya' da olmazsak yarın ülkemizi savunacak duruma düşeriz.
aslında türk siyasetinin en büyük sorunu nedir biliyor musunuz? kimse gerçekten bu ülke için bir şey yapmıyor. iktidarın amacı iktidarda kalmak, muhalefetin amacı iktidara çıkmak. Atatürk'ün bu ülkeyi kurtarırken takındığı tavır şu an hiçbir siyasetçide yok. Ego savaşları, koltuk kavgası, ilkokul seviyesinde tartışmalar, saygısızca ithamlar... Eskiden böyle değildi. Ha ben de 60-70 yasında değilim, eskiyi bilmem ama şimdiki gibi olmadığına eminim. Halkın suçu yok mu? Var. Halkımız da ne söylenirse ona inandı, kendini hiç geliştirmedi ve çıkarını düşündü. Ama kendi çıkarını. Devletin çıkarını düşünüp ona göre davranan kim? Birkaç bilinçli insan hariç hiç kimse. Hem siyasiler hem de halk görevini yapamadı. Sonuç ne? Sonuç diğer ülkelerin elinde oyuncak olan bir Türkiye. Yazık, yakışmıyor.
türk siyasetini yargılamak haddime değil fakat türkiye de siyaset denince aklıma sadece ayrışmak bölünmek yozlaşmak ırkcılık ve diğer düşüncelere saygılı olmamak gibi terimler aklıma geliyor .
bu ülkede duyduğumuz tek şey sahip olduğumuz farklar. bütün medyanın ve tüm politikacıların sürekli bahsettikleri şey bu. bizi birbirimizden ayıran, birbirimizden farklı kılan şeylerden bahsediyorlar. egemen sınıf işlerini her toplumda bu şekilde yürütür. kendi sınıflarından olmayan insanları bölerler. orta ve alt gelir grubunun sürekli birbirleriyle kavga etmesini sağlarlar ki onlar, yani zengin sınıf, ülkedeki tüm parayı yönetebilsin. çok basit bir mantığı olmakla birlikte, çok etkili bir yöntem. görüyorsunuz, farklı olan ne varsa, ondan bahsediyorlar: ırk, din, etnik ve milli köken, meslekler, gelir, eğitim, sosyal statü, cinsel tercihler, bizim üzerinde ihtilafa düşüp kavgaya tutuşacağımız her ne varsa ondan konuşuyorlar ki onlar o arada bankaya gitmeyi sürdürebilsin...
ben bu ülkedeki ekonomik ve sosyal sınıfları nasıl tanımlıyorum biliyor musunuz? üst sınıf tüm parayı kendine saklar, hiç vergi ödemez. orta sınıf tüm vergiyi öder, tüm işi yapar. fakirlerse sadece orta sınıfı korkutmak için vardır. orta sınıfın işe devamını sağlamak için...