bir pasaport ekonomik değer taşımaz. ülke ekonomik değer taşır, o da ayrı konudur. çin pasaportuyla gidebildiğin ülkeler türk pasaportuna kıyasla daha az ve daha kısa süreli.
Avrupa ve amerika hariç çoğu yere vizesiz gidilebiliyor türk pasaportuyla. Singapur malezya japonya kore gibi ülkeler dahil.
Buralara tatile giderken bir de vizeye
vereceğim parayı düşünmek zorunda kalmıyorum. boklamaktansa kıymetini bilmek daha akıl kârı geliyor bana.
Medeniyet seviyesi, gelişmişlik seviyesi,
Kalkınmışlık seviyesi,
Asalet seviyesi, vb. Vb. Gibi donelerden bağımsız olarak sadece pasaport.
O seviyeleri koyarsak da çin zorlanır ben sana söyliyim. Afrika için saydığın mevzuların bir kısmı çin'de de mevcutlu olarak var.
Tayvan demişsin ona da kısaca değineyim. Tayvan'ın kendine ait bir pasaportu var ama çin bunu tanımıyor. Çünkü çin tayvanı kendi eyaleti olarak gördüğünden pasaport basmasına karşı. Bir zamanlar biri tayvan pasaportuyla çin'e girmeye çalışınca çin çok büyük yaygara kopardı. Ama teknik olarak evet 140 ülkeye tanıdığı access ile türk pasaportundan daha güçlü. Çin pasaportundan da neredeyse ×2 daha güçlüdür.
afrika daki bütün ülkeleri yaz,
türk pasaportu hepsinden daha kıymetli ve değerlidir muhakkak,
oğlum elmas kaçakçıları kazanda insan kaynatıp yiyor,
kadın polisleri yere yatırıp canlı canlı sünnet edip infaz ediyorlar,
insan hakları aktivistleri bile kafaları koparılarak katlediliyor,
kongo ve libya denen bok çukurunda bugün bile binlerce köle internete açık biçimde satılabiliyor,
ama konu çin e gelirse eğer,
pasaportun taşıdığı ekonomik değer açısından türkiye değil çin tayvan a bile yaklaşamaz.
orta doğu nun en değerli pasaportlarından. yine de katar ve israil i yakalaması zor, adamlar evangelist lobisinin yahudi sempatizanlığı sayesinde amerikaya bedava uçuş bileti ve yeşil kart alabiliyor.
iran ve mısır la,
lübnan arasında bir yerlerdeyiz.
ekonomik, bilimsel ve teknolojik göstergelere göre çin pasaportundan değerliymiş, ya bir siktirin gidin.
çin, hem hukukun üstünlüğü,
hem de alım gücü ve mutluluk endeksi gibi raporlarda her zaman türkiye den daha üst sıralarda yer alıyor.
musk bile, gider çin e yatırım yapar, türkiye ye dönüp bir daha bakmaz.
avrupa nın en pahalı eti, meyvesi, sebzesi burda satılıyor. dolar bazında hem emek, hem de imalat sektörü inanılmaz pahalı, sebebi malum vergiler işte.
Somali, sudan, çad, libya. Irak, iran suriye, afganistan, pakistan , bengaldeş gibi ülkelerin vatandaşları tarafından karaborsada kapışılan, elde edildiğinde kendini avrupalı hissettiren yürüyüşlerini bile değiştiren pasaport.
Mevcut bir problemi dile getirmek, ne zamandan beridir kendini aşağılamak oluyor? Bende bu ülkenin bir vatandaşıyım, bende ülkemin menfaati doğrultusunda hareket ederim ama böyle sıkıntıları dile getirmeyeceksek öyle boş boş duralım. Ne de olsa alıştık böyle durumlara. Ayrıca pasaport, sadece başkaların ülkesine girmen için verilmiş belge değildir. Bir ülkenin uluslararası alandaki konumunu ve vatandaşlarının karşılaşacağı zorluklar, fırsatlar ya da benzeri unsurları belirleyen bir semboldür. Güçlü pasaportta sahip biri, hiç bir sıkıntıya maruz kalmadan rahat bir şekilde geçerken, biz TC. vatandaşları bekletiliyoruz, binbir güçlükle geçiyoruz...
arkadaş son zamanlarda şu, pasaportun gücü cümlesinden nefret geldi valla.
bir topluluk kendini pasaport üzerinden bu kadar aşağılar mı bilmiyorum.
yok güçsüzmüş, yok hiç bi yere almıyorlarmış.
ben bu ülkenin bir vatandaşıyım. iyisiyle kötüsüyle her şeyine çok değer veriyorum.
hele ki üzerinde ay yıldız olanlarına ve türkiye, türkiye cumhuriyeti yazanlarına.
ve hemen belirteyim.
ülkede siyasi, ekonomik sorunlar var diye hemen kaçmaya bakmıyorum. ülkemi düzeltme yolunda bir tuğla koymaya çalışıyorum.
pasaport güçlü olsa ne, güçsüz olsa ne.
pasaport, senin başkalarının ülkesine girmen için verilmiş bir belge ve o belge her türlü soruluyor, ülke girişlerinde. adamlar senin girip girmeyeceğine karar vermek için seni karşılarında esas duruşa, saygılı tavrlar sergilemene bakıyor, sorular soruyor ve sen bundan gocunmuyorsun.
istersen amerikan pasaportu ile almanya ya git yukarıda yazıklarım gene gerçekleşiyor.
aga benim gururuma dokunur, milletin ülkesine girmek için, kendimi beğendirmeye, üpheli muamelesi görmeye, şirinlikler yapmaya eziyet gözüyle bakarım. mecbur kalmazsam gitmem, turistik gezi dahil.
türkiye de bulamadığım ne ki tüm bu yukarıda saydığım eziyetleri çekeyim. bir de üste para vereyim.
vallahi komik işler.
Gelişmiş ülkelere gitmek isterseniz değersiz olduğunu anlarsınız. Şuan schengen vizesi almak için randevu bile vermiyorlar.
Yoğun diyorlar ama bazı yerlerden randevu ararken yoğunluğun yalan olduğunu görebiliyorsunuz. ilk başta şubat sonuna kadar randevular dolu yazarken, şimdi randevular bile açılmadan mart sonuna kadar dolu yazıyor.
Kısacası, yoğunluk olması mümkün ama 1 gecede 1 ay atması mümkün değil. Bazı ab ülkeleri randevuyu 3 ay sonrasına veriyor.
Bu pasaport ile ancak arap, Afrika, uzak dogu ülkelerine gidilebilir ama ondan da şüpheliyim.
derseniz ki, paramız pula döndü, gidecek para mı kaldı? Tamamen haklısınız.
Sende yap. Almanya dediğin ülke 2. Dünya savaşından çıktığında ülkede çalışacak erkek yoktu. Türkiye den işçi aldı. Darmadağın olmuş bir ülkeydi. Sende yap.
Japonya? 2 tane atom bombası yemiş ülke, savaştan çıktığında rezil haldeydi. Dünya nın en çok satan arabası Toyota Corolla kimin?
Elin almanı dediğin tüm dünyaya ilaç satıyor, araba satıyor, beyaz eşya satıyor, 110 yıldır tank üretiyor. Bir de bu küçümsemeler yok mu, insanın kendini sikesi geliyor.
800 lira para bayılıp hiçbir yere gidememeye yarayan şey. dünyanın en pahalı pasaportunu kullanıyoruz, vizesiz girebildiğimiz ülkeler; venezuela, guetamala, paraguay, meksika, tayland, kenya gibi fizandaki ülkeler. uçak bileti almaya kalksan 2 asgari ücreti bayılmak zorundasın. muhtemelen, adamlar da 'bunlar zaten o kadar parayı bulup ülkemize gelemezler' diye vize istemiyorlar bizden.
türkiye cumhuriyeti tarafından vatandaşlarına fahiş fiyat ile satılan kimlik belgesi olup harçlar ve kıymetli kağıtlar kanununa tâbidir. bu nedenle her yılbaşında harcına otomatik* olarak zam gelir. 2012 yılının sonunda, seyahat özgürlüğü gönüllüleri ve sırtçantalılar tarafından yılbaşında gelecek otomatik zammı protesto etmek ve mümkün olur ise durdurmak için bir kampanya başlatılmıştır.