siyaseti ve siyasileri,ekonomisi vb. birçok şeyi düzgün olmayan türkiyenin en düzgün uzvu. kurumun yönetici ve idari kesimi sb. astsb. ve uzmanlardır.bu bilgiyi niye verdik, şöyleki;
bazıları dünyanın her ordusunda olan* birkaç şeyi öne sürerek, başka ülkelerin ordularını öne sürerek kafa bulandırıyorlar.
bu arkadaşlara ithafen: bulandırmayın halkın aklını, bulandırmayın artık. bu ülkenin ordusu marstan inip gelmiyor, yada elin amerikalısı gibi parayla kandırıp askere almıyor. ordunun büyük kısmı * yüce milletinin bağrından kopuyor. geçmişteki başarıları onlarla kazandık ve busayede şuanda hepimiz evlerimizde götümüz devirip çok rahat bir şekilde yatabiliyoruz. şuanda durum farklı mı?hiçbir farkı yok.
hala şehitinin ardın anaları ve babaları vatan sağolsun diyebiliyor.
hala bir çocuğum var onu alın, bir kızım var olursa onu da alın diyebiliyor.
eee tabi şerefsizler yokmu?var tabiki,en basiti çocuklarını çürük raporu alıp askere göndermeyenler...
eee peki şimdi kötüyü mü örnek göstereceksiniz?bunlar dünyanın hiç bir ordusunda olmuyor * sadece türk ordusunda oluyor mu diyeceksiniz? yada bunlar gibi birçok savsata bulup onları mı ısıtıp ısıtıp önünüze getirceksiniz.
şimdi eğer orduyu zayıflatmaksa amaç, yada ekonomik refahını sağlamaksa orduyu kötüleyip bu şerefsizi anlarım.
benim anlamadığım bu işi gönüllü yapanlar. tohumlarının kimler tarafından ekildiğini çok merak ettiğim kesim asıl bunlar işte...
*ayrıca: bizim standartımız sizin standartımız yoktur.ayrımcılık yapmak taraf yaratmaktır,bölmektir parçalamaktır.sen ben yok, nasıl daha iyi olabiliriz diyen bizler varızdır. bu konunu da başlıkla alakalı değildir.
dunyanın en şerefli ordusudur zira türk ordusu nun sagladıgı guven ve barıs ortamında serefsizlik yapanlarında rahatca yasamasından, beyninden değil götunde savlarla karalamaya çalışanlarında huzur içinde barınmasından gayet net anlaşılmaktadır.
kelle sayısı olarak dünyada önde giden ordudur.20 li yaşlardaki gençlerin ömrünün en güzel ve en tatlı bir birbuçuk yılını vatani görev atfedilerek yaptırılan,kimine göre şerefli,kimine göre mecburi görevdir.
dünyanın enşerefli ordusu iddiası nerededir görememekteyim ancak açıklayayım,
göreceli bir kavramda neden rasyonellik aranmaktadır anlamıyorum, yinede açıklıyacağım,
türk askeri girdiği bir ülkenin en azından ibadethanesini yağmalamaz depo olarak kullanmaz.kim kullanmıştı abd ırakta.
türk askeri yurta sulh cihanda sulh veczini benimsemiştir. ekonomisini ferahlatmak için dibindeki petrol kaynaklarını yağmalamamıştır.
türk askeri kadına çocuğa ateş etmez.
türk askerinin geliboluda anzaklarla nasıl bir diyaloga girdiğini neler olup bittiğini bildiğinizi varsayıyorum.
herneyse bana göre dünyanın en şerefli ordusu türk ordusu dur.bir yunanlıya göre yunan ordusudur, çinliye göre de çin ordusudur.bu gayet normal kendimizi ne hissettiğimiz önemlidir.ama yok ben yinede türk ordusu neden şereflidir diye akılcı bir yöntemle sorgulayan zihniyeti kınamıyorum hatta hak veriyorum.
ancak bazı şeyler psikolojik savaş dahilindedir.sen benim ordum şereflimidir diye eleştirel gözle bakarsan ne olur?hiç birşey olmaz.ancak yarın öbürgün bu kurumdaki birkaç çürükyumurtayı görüp demekki ordumuz okadar da şerefli değilmiş dediğin zaman ne olur?tek sağlam kalan bu ayağınada bir dinamit sen koymuş olursun.
yıl 1908... 2.meşrutiyet ilan ediliyor. 2.meşrutiyet ordunun zoruyla ilan ediliyor. her şey çok güzel, hürriyet ilan ediliyor, abdülhamit'in istibdatı altında ezilen kitleler bayram ediyorlar. bizlerde kendi burjuva devrimimizi artık gerçekleştirmek üzereyiz. fakat sonra her şey ters gidiyor. önce bir isyan, sonra bir darbe. ordu siyasete karışıyor ve ardından felaketçiler grubundan enver paşa ve ekibi geliyor. 1.dünya savaşına sokuyor ülkeyi ve yarı bağımlı ülkeyi tam bağımlı yapıyor. bugün bile hala başa bela sorunları arkasında bırakıyor. ülke yok oldu yok olacak, fakat sonra kuvay,ı milliye ile yeni bir dönem açılıyor. emperyalizme karşı bağımsızlık kazanılıyor.
yıl 1960... demokrasi adı altında ülke her geçen gün diktatörlüğe saplanıyor. ordu bir darbe yapıyor. o zamana göre özgürlükçü bir anayasa yürürlüğe giriyor. fakat sonra bu özgürlük bize çok geldi diye amerikancı birileri darbe yapıyor. onlarca genci "rejimi korumak" adı altında katlediyorlar. ve sonrası felaket. kenan evren ve tayfası 80'de yönetime el koyuyor ve ülkeye faşizmin gerçek yüzünü gösteriyor.
ve şimdi ordu gene siyasete karışıyor. hayır açıkçası ben şeriat istemiyorum, şeriat gelicekse, bu şeriatçılarla savaşılmasını bile göze alırım. fakat senenin başında amerika'da bir ensitütü darbe olucak diyor, bir e muhtıra yayınlanıyor. ardından türkiye ırak'a girecek diyor türkiye ırak'a girmeye bakıyor. ilginç olaylar oluyor. hayır şimdiki orduyu suçlamıyorum, fakat artık şunu anlasak ordu ne zaman karışsa sonu kötü oldu. artık olmamalı bunlar. eğer bu ülkede ekmek ve hürriyet kavgası veriyorsak bu şeriat tehlikesine karşı bağımsız halk cephesi savunulmalı. maalesef türk ordusu artık siyasi hayatta bakmamalı, kendi iiyle uğraşmalı.
zaten yagmalanmamis olan ayasofya'yi camiiye cevirdik. Ote yandan eskisehir'de asli sinema olarak gecen ve su an porno filmler gosteren sinemanin eskiden ne binasi oldugunu [ki anadoluda turunun tek ornegi degildir maalesef] arastirin. Arastirmayacaginizi bildigim icin soyleyeyim, eski bir kilisedir.
*türünün tek örneği olan kiliseyi asker mi değiştirmiştir?yoksa zamanın yönetimi mi değiştirmiştir.askerlerin görevleri çerçevesinde bunun olduğunu pek sanmıyorum.(şimdi bunu diyorum darbe varmıdır diye bir soru gelecek biliyorum ama neyse)
osmanli imparatorlugu doneminde yurtta sulh cihanda sulh veczi vardi zaten ve zaten hic bir yeri yagmalamadik. Olur mu canim oyle is. Bizim yaptigimiz nizam i alem idi. Turk dedigin yagmalamaz, sonra padisahi bu yagmayi ovunme unsuru olarak kullanmaz.
*konu yine saptırılıyor ama neyse.şimdi veciz kelimesini bilerek kullandım.veciz atatürk ün olduğu için osmanlı dönemini kapsamıyor,osmanlı döneminde ganimet sistemi vardır.bunu da ben anlatmayayım.tarih ve kronoloji hatası sanırm.
yine osmanli imparatorlugu doneminde zaten yine turkler tarafindan en ustun davranislardan addedilen, vatanini savunma adina direnmeyi secen ve teslim olmayan kalelere ne yapildigi bir sirdir. Degil mi? haaa dogru, o zamanlar ates edilmiyodu, kilicla kesiyoduk.
** fetih kavramı diye birşey vardı ozmanlarda.vatanını savunma adına savaşan her kadın ve çocuk birer askerdir, tıpkı kurtuluş savaşımızda olduğu gibi böyleolunca da taş üstünde taş konmamıştır bu doğrudur.ama aman dileyen hiçbir kişiye kötü muamele olduğunu düşünmüyorum.orda kadın çocuktan kasıt savaşa tarafsız kalan ve kendini savunmaya gücü olmayanlardır.
dunyanin serefli ordularindan biridir. dunyada 190 kusur ulke, e bir o kadar da ordu bulunur. bunlarin hepsi kendi halkina gore sereflidir. turk ordusu da turk halkina gore sereflidir. ornegin benim icin de yunan ordusu serefli bir ordudur. osmanlidan bagimsizligi kazanmistir daha ne olsun. turk ordusu da 1. dunya savasinda ulkesini savunmus ulkeyi kurmustur.
simdi burada turk ordusu dunyanin en serefli ordusudur demek abesle istigaldir. zira senin seref dedigine ben baska bir sey diyebilirim. yunan halkinin serefli dedigine de sen serefsiz dersin. "en serefli" hangisi sorusunun cevabi da gonullerde yatar dolayisiyla.
osmanli imparatorlugu donemindeki, askeri yonetim ile idari yonetimin birbirinin icine kemiklesmis yapisini halen tasimamizdan hareketle.....
*anayasayı okumanızı tavsiye ediyorum.
turk ordusu'nun baslangic tarihi, bizzat turk ordusunun resmi temsil yetkisine sahip genelkurmay baskanliginin websitesinde 1040, selcuklu turkleri ordusu olarak belirtilmistir. Dolayisi ile osmanli imparatorlugunun...
*bence siz araştırmacı kişiliğinizi öne çıkarın türk ordusu 1040 türk kara kuvvetleri de metehan zamanında m.ö.209 yani ozmandan tutunda tüm tarihteki yapılan doğruları yanlışları kefeye koyup tartın ve bu ordunun şerefli olup olmadığını sorgulayın.yine çarpıtıyorsunuz ben türk ordusunu-sizin üstlerdeki yazınızda hitlerin deyimiyle kemalin askerleri-tanımını ele alarak yaptım.ama yok diyorsunuz ki bana göre bi kemalin askeri bi kaç asırlık asker o ayrı konu....
Adini fetih koyunca, talan ve yagma serbest oluyor anlayisini alin, hristiyanliga cevirin, hatta evangelizme cevirin sonra abd ordusuna uygulayin, karsiniza bir kelime cikacak, "Irak"....
*ağlamam için hiçbir sebep göremedim niye?
(bkz: laiklik)
türkiye cumhuriyeti artık laik bir ülkedir.bunu bilin.bilmem kimin ordusu kendi dinine göre ne yapmış umrumda değil.ozmanlarda yapılan fetihler zamanında laiklik var mıydı?
zaman akar geçer,kimi fikirler,akımlar doğar.buna ayak uydurmak lazım geçmişteki yanlışlarla şimdiye bağlantı kurup şimdiki akımlara bakarak eskiye ben bok atıyorum.abd ne yaptı?kaç sene geçti ırak olayının üstünden?...
sürer gider bu...
*dipnot evet ikiside aynı şey onun için türkçe kullanalım demek istedim bende.
türk ordusu kimisine göre şereflidir kimisine göre değildir,kimiside halen bunun akılcı yollarını aramaktadır.
82 anayasasını kimin koyduğu bellidir eywallah. neden diye sormak lazımdır?nerde rasyonellik?bunu tartışabilmek için 1980 öncesine gitmek gerekir.bilerek bunu örnek verdim ancak asker-karşıtı * söylemler işin içine girince akılcılık gidiyor.*
Hatta tüm tarihi olaylara bu bakış açısı ile yaklaşıp yani ozamanın koşullarını ele alıp öyle tartışmak tarafındayım.türk ordusu şuan şerefli bir ordudur.geçmişte fi tarihinde ne yaptığı nemelazım.hangi ordu yapmamıştır.
ama siz benim karşıma ordunun şerefli olmadığını ispatlamaya çalıştığınız kadar aksine döküman getirebilir misiniz?bilmiyorum buda bakış açısı işte.
laiklikle nasıl bağdaştırdım açıklayayım,"DIn dedigin herkeste var, sadece sende mi saniyorsun" eywallah var, hepimizin dini var ama biz gidip elin klisesini cami yaptırıyoruz,sonra t.c.kuruluyor bakılıyorku bu yanlış müzeye çevriliyor ama ordu niye şerefli olma ihtimalini kaybediyor anlamıyorum.ama abd ne yapıyor ıraktaki askerlerin camilerdeki hallerine bak.kısaca diyorumki türk silahlı kuvvetleri dinlere karşı hoşgörülü yani laik.şimdi bunu şerefle ne alakası var konu sapa sapa bi hal oldu bu açıklamaydı.
generallerinin, askeriyeden çok siyasetle uğraştığı canım ordu.darbe günlüklerinin ortaya çıkmasıyla netleşen günümüz gündemi.darbe istemeyince korkak ve yurdunu sevmeyen vatandaş konumuna düşüren bir jandarma kuvvetleri genel komutanı...ayrıca 18 gün eğitim alıp asteğmen 3 ay kurada doğu görevine komando düşen bir askerden vatan uğruna gösterilen gözüpeklikten başka ne bekleyebilirsin?bunca şehit haberi duyan kulaklar sağırlaşmaya başladı söylenenlere. peki ya sorumlusu kim bunca kaybın?söylediklerim yanlış anlaşılmasın bunlar bir ordu düşmanın sözleri değil.yalnız öz eleştiri.korkum 3 yanlışın 1 doğruyu götürmesi...
bence dünyanın en " " ordusudur kalıbından kaynaklanan bir sorunu var. dünyanın en bir şeysi olmasını gerçekten çok isteyen halkına rağmen, dünyanın en bir şeysi olamayan bir ordu ve ülke bahis konusu olunca, dünyanın en bir şeysidir demek için yanıp tutuşuluyor. deliriyoruz övünmek için, övünecek bir şey olmamasından.
çünkü dünyanın en "şerrrrrrefli" ordusu şunları da yanında getiriyor
askeri, ortalama 5.3 sene okul okumuş olan dünyanın tek ordusu.
askeri, oecd ülkeleri arasında en düşük seviyede matematik bilen dünyanın tek ordusu
ülkesi dünyanın insani gelişmişlik bakımında olan 91. sırada olan ordu (bkz: hdi)
ülkesi yolsuzluk indeksinde 90. sırada olan ordu
ortalama insanın 5.3 sene eğitim aldığı, 3000 dolar seviyelerinde gelire sahip olduğu, 21 milyon insanın yoksulluk, 6,5 milyon insanın açlık sınırı altında yaşadığı, 13 milyon insanın işsiz olduğu bir ülkede yaşayıp ordusunun şerefiyle avunacak kadar düşmüşsek, bu yaşamı ellerimizle biz yaratıyoruz demektir.
ordulara şeref veren şey, savundukları ülkelerin değeridir. bir toprak parçası ile ülke arasında fark varsa, o fark doğal ve tarihi zenginlikten değil, bizzat insanların yaşadığı ve mutluluklarının garantisi olan şeylerde bulunur. insanlar ülkelerini değil, o ülkede yaşadıkları için kendilerini onurlu ve mutlu sayacak değerler için ölürler.
tırtlamayalım, savaşlarda, gerçek insanlar ölürler. onlar asker olmadan önce köylüdür, işçidir, zanaatkardır, gençtir, öğrencidir, umutları vardır. korudukları ülkelerinin yalnız şerefi değil, o ülkeyi şerefli yapan her şeydir.
bir ordunun başı dik olacaksa, bu kendi ekipmanlarını kendi üretemeyen, dünyanın hiç bir bölgesinde operasyon yapamayan, kendi silahlarını yurtdışından milyarlarca dolarlık ihalelerle alan bir halden kaynaklanmaz.
bir ordunun başı dik duracaksa, mazisinde kazandığı savaşlar değil, gelecekte savaşmak zorunda kalmaması onu onurlu yapar. şerefli ordu, insanları ölen ordu değildir, her ülkenin her ordusunun insanları ölür. vietnamlının da, korelinin de zulununun da insanı, insanın insanı kırdığı şu abuk subuk, gerizekalılıklarla bezenmiş, ilkellikle yoğrulmuş, hamaset ve şövenizmle taçlandırılmış akılddışılıkta ölüyor zaten.
maharet ölecek insan bulmakta değil, insanları ölmek zorunda bırakmamakta.
güvenlik, insanlar öldükten sonra sağlanan durum değildir. onurlu ordu insanlarını cepheye gönderen de değildir. insanlarının cephede olmasını gerektirmeyen ordudur.
beyler paşalar, şerefli bir ordu yoktur. "savaş, meşru müdaafa hariç cinayettir", ordular da cinayette yer alırlar.
her ordu bundan eşit derecede şerefli, eşit derecede şerefsiz, eşit derecede onurlu veya değildir. çünkü ordular insanlardan oluşuyorsa, işgalci orduların insanları evlerinden zorla sürüklenenlerden, direniş ordularınınki ise evini korumak isteyenlerden oluşur.
bugün karşı karşıya kaldığımız soru şudur, ordusuyla övünen bir ulus mu olacağız, yoksa övünecek başka şeyleri olanb ir ulus mu olacağız? biz kendimizi avutacak mıyız, güç hülyaları içerisinde ordumuza payeler düzerek, maniler yazarak tatmin mi olacağız, yoksa bütün insanlarına mutluluk ve refah yaratan bir ülke mi olacağız.
ilki ise, "en şerrefli ordu" subjektif tartışmalarında, başkalarını vatan haini ilan etmeye devam edin, bugün kamu vicdanını bastırabilirsiniz, ama sonsuza kadar değil.
ikincisi ise, "enn şerrrefli"ordu tartışmasını bir de o orduya sahip olan milletin durumuna bakarak yapın,
yapın ki, dağlarda ölmeyi kendi alnınıza yazmayın.
tanım: her devirde muhatablarına galebe çalabilecek güveni halkına fazlası ile vermiş kurum.
bugüne kadar sözlükte gördüğüm en güzel, en seviyeli, pek doyurucu olmasa da küfürsüz, hakaretsiz, gerçek anlamda bir münazara ya sahne olan başlık aynı zamanda.
asker sayısı bakımından ciddi bir şekilde önemli ancak lojistik ve silah desteği konusunda biraz sınırlı olmasına rağmen günümüzde aldığı her vazifeyi layıkıyla yerine getirdiğini düşündüğüm kurumdur.."vay askeri şöleymiş,askerlik süresi bu kadarmış" kısmını geçip savunma açısından daha ciddi bir konuda yoğunlaşılması ve fikir üretilmesi gerektiğini düşünüyorum..maalesef ülkemizin dier kurumlarında görülen ar-ge eksikliği ordumuzda da göze çarpmaktadır..her sene alınan silah ve modernizasyona ciddi rakamlar ödenmektedir..gönül isterki tüm bunları başkalarına bağlı olmadan, tek başımıza yapabilelim...türk ordusu denildiğinde aklımıza savunma gelecekse ve daha da önemlisi savunma gelmesi gerekiyorsa en önemli nokta budur bence..bu arada ordu eleştirilirken bence dikkatli olunmalıdır,çünkü Türk tarihinde ordu vazgeçilemez bir kavramdır."N'olursa olsun gelişelim" diyenler sağlam bi ordu olmadan bu coğrafyada,şu an ki konjonktürde,gelişme konusundaki fikirlerini çok merak ediyorum..hele hele ülkemde adını bile duymadığınız ülkelerin ajanları kol gezerken..???
yaklaşık 625.000 devamlı ve aktif askeri personeli, 380.000 yedek askeri personele sahip bu veriler ışığında dünyanın, nicelik bazında, 9. büyük ordusudur. yıllık askeri harcamaları 11 milyar dolardır. bu rakam ülkenin toplam gayrisafi yurtiçi hasılasının %3'üne denk gelmektedir. dünya sıralamasında en çok askeri harcama gerçekleştiren ülkeler arasındaysa 15. sıradadır. bir olağanüstü hal durumunda 14.000.000 erkek vatandaşını askere çağırabilecek konumdadır. askerlik zorunludur ve askerlik yaşı 20'dir.
pkk'ya karşı operasyona gönderilen erlere yeterli seviyede eğitim vermediğini düşündüğüm ordu. bi de komutanların fazla bi savaş tecrübesi yok. bi de pkk'nın üzerine gidilmesi gerektiği gibi gidilmiyor.
dünyanın bir başka ordusu daha gösterin ki bana tayin olduğu yere şehit olacağını, çocuklarının büyüdüğünü göremeyeceğini bildiği halde seve seve gitsin.
dünyanın bir ordusu daha gösterin ki bana, evladının şehit haberini alan babanın, ananın vatan sağolsun bir evladım daha var onu da alın diyecek kadar asil bir milleti temsil etsin.
dünyanın bir ordusunu daha gösterin ki bana subayı, omuzlarında mustafa kemal'in taşıdığı rütbeleri taşımanın şerefi ile yaşasın.
bizim başka ordumuz olmadığından allah türk odusunu başımızdan eksik etmsindir. gerçi şimdi ordusunu sevenler bile cuntacı ilan ediliyor ama yine de yaşasın türk ordusudur. egemenliğin ve laikliğin güvencesidir.
(bkz: ne kadar gurur duysak az.)
