sn.taner ünal'ın, değerli bir çalışmasıdır.şakirtler kızacak ama güneş balcikla sivanamaz.
Arkadaşlar "Türk islam Medeniyeti" deniliyor "Türkler islam ile tanıştı Bilim ve kültürün öncüleri oldu" deniliyor. Bunlar gerçek dışıdır.
Türkler zaten Tarih boyunca bilim ve kültürün öncüleriydi.
iSLAM MEDENiYETi TAMAMIYLA TÜRKLERE AiT BiR MEDENiYETDiR.
Türklerin islam Öncesi bölgede yetiştirdiği Bilim adamları ile ilgili kaynaklar (i.H.izmirli, Birinci Türk Tarih Kong Müzakere Zabıt.s.322)
Bu Konudaki Bazı Kaynaklar
M.Şemseddin Günaltay ve Reşit Galip'in Birinci Türk Tarih Kongresi, Konferanslar Müzakere Zabıtları inceleyiniz.
Prof. Dr. Cemal Anadol Fazila Abbasova, Türk Kültür ve Medeniyeti Joseph Deguignes, Türk Kültür Yayınları, Büyük Türk Tarihi
Madeleıne Hallade Türk Kültür El Kitabı Cilt:II Kısım: Ia 1972 ( Amu Derya ile Sind Nehirleri Arasında Sanat Gelişmesi
VII. Türk Tarih Kongresi, Ankara, 25-29 Eylül 1970, I. Cilt, Emel Esin, Kün-Ay (Ay Yıldız motifinin proto-Türk ikonografisi, S. 339
Doç. Dr. Mustafa Cezar, Anadolu Öncesi Türklerde Şehir ve Mimarlık, s. 5 Ord Prof Dr Sadri Maksudi Arsal Türk Tarihi ve Hukuk 1 S.2577,s.108
Güneş mabedleri. Mir Gulam Muhammed Gubar ve başkaları, Tarih-i Afganistan. Encümen-i Tarih-i Afganistan, cilt II, Kabil, H. 1336, s. 3
Çinli Bilim Adamları Şaşırtan Türkler
Bu konuda en az yüz kaynak sayabiliriz bir iki de örnek verelim Çinde bilim felsefe sanat Matematik konuları Türklerin desteğindeydi.
Çine gönderilen Ta-Muçe adlı bir Türk Bilim adamı heyet, felsefe ve edebiyat hakkındaki açıklamaları ile Çin sarayını hayrette bırakmıştı.
Toharistandan 730 yılında Çine giden Nato adlı diğer bir Türk alimi,Tıp bilimindeki üstün bilgisi ile Çin sarayında yüksek bir mevki kazandı.
Bu zatın beraberinde götürdüğü ilaçlar alet edavat ve bilgiler o zamanlar Çinlilerce bilinmeyen hususlardı.
TÜRK TARiHiNi SADECE GAZA VE SAVAŞLAR OLARAK OKUDUĞUMUZ iÇiN TÜRKLERi SADECE AT ÜSTÜNDE YAŞAYAN SAVAŞÇILAR OLARAK ALGILAMAMIZ DOĞALDIR.
Çinde Tıp biliminin gelişmesine sebep olacak 200 çeşit itrıyat Türkler tarafından bir seferde getirilmiş ve Çin yaşantısında yer almıştır.
Türklerde Bilim ve Din
Eşari zihniyeti Mevlana ve Moğollar tarafından Bilimi savunan Ahi Evren zihniyetini yerle bir ederek Türk milletini geriye götürdü.
Osmanlı ile yeni bir hamle yapmıştık ki Ebu Suud zihniyeti Bilim ve Akılcılığı reddetti Avrupa bizden aldığı ilimle ilerlerken biz geriledik.
Değerli Arkadaşlarım Bekledim paylaşımlarınızı Konumuza dönerken bir hususu dile getirmekte yarar görüyorum Din gelişmeye engel değildir.
Türkler Tengri inancının ilmi akılcılığı ve istişareyi teşvik etmesi nedeniyle sürekli ileri toplum ola gelmişlerdir.
Türkler tanıştıkları her yeni dini kendi inanç ve toplumsal kültürel değerleri ile zenginleştirmişlerdir. Ancak din simsarlarına dokunmuştur.
Türkler kendine has islam inancını Orta Asya ve Tengiri inancındaki motiflerle oluşturmuştu - Hetorodoksi - Ancak din tacirleri galip geldi.
Türkler Zerdüşt dinini, Budizmi, Konfiçyüs Öğretilerini,Tao öğretilerini,Hristiyanlığı ve Yahudiliği benimsemiş ve yaymışlardır.
iSLAM MEDENiYETi DiYE ÖVÜLEN ÇÖLLERDEN GELEN HiÇ BiR iLMi VE MEDENi VASFI BULUNMAYAN ARAPLARIN MEDENiYETi DEĞiLDiR TÜRK MEDENiYETiDiR.
ARAP MiLLiYETÇiSi YAZARLAR VE ARAP GÖZÜYLE TARiHiMiZE BAKMAYA ALIŞIK YAZARLARIMIZ MUHTEŞEM "TÜRK MEDENiYETiNE" "iSLAM MEDENiYETi" DEMiŞTiR.
Türkler Çin'den Bizans'a kadar geniş bir alan üzerinde yüzyıllarca ticarete üretime, hanlara ve kervansaraylara sahip olmuşlardır.
Bu ticaret yolunun etrafına modern şehirler kurulmuştur Bu şehirlerde bilim ve sanat üretilmiştir.
ARAP VAHŞETiNiN TEMEL SEBEBi MEVCUT OLANI ALMAK EMEVi SOYUNUN, MUHALiFLERiNiN YÖNETiCiLiRiNiN VE SAVAŞAN ASKERLERiN ZENGiNLEŞMESiDiR.
Arapların ardı arkası kesilmeyen Türkistan seferlerinde, hamiyeti diniye ile islamiyeti yaymak peşinde koşmadıkları açık bir gerçektir.
Türkistan şehirlerinden Arap dünyasına akıtılan bu bitmez tükenmez zenginlikler, Horasan valiliğini en muteber görev haline getirmiştir.
Aşağı Türkistan şehirlerinden herhangi birinde biraz seviyeli bir memuriyet bile Emeviler arasında bir mükafat olarak algılanmıştır.
Yaşanılan olaylar Türklerin mağdur Arapların vahşi ve kalleşçe hareket ettiğinin tarihi örnekleridir. Dehşet verici olaylar yaşanmıştır.
Bütün bu vahşet Türklerin sadece nefret duymasına sebep olmuş Türkler önce Türgeşlerin etrafında toplanarak Araplara karşı etkin hale gelmiş.
Emevi saltanatının yıkılmasında etkili olmuş 10 Yüzyılda Karahanlı Türk devletinin hakimiyetinde kısmen islama geçilmiştir.
11 YÜZYILDA HALiFE TUĞRUL BEY ADINA HUTBE OKUTMUŞ OĞUZLAR ONDAN SONRA KAFiLELER HALiNDE iSLAMA GEÇMiŞTiR. iSLAMiYETE KENDi iSTEĞiMiZLE GEÇTiK.
TÜRKLERiN KOŞA KOŞA iSLAMI SEÇTiKLERi GERÇEK OLMADIĞI GiBi TÜRKLERiN iSLAMA KILIÇ ZORUYLA GEÇTiKLERi ŞEKLiNDEKi iDDiALAR GERÇEK DEĞiLDiR.
1300 yılı aşkın geçmişi olan ve etkisi hala süren bu ilişki, çoğunlukla gerçeği yansıtmayan ve hamasi bir yaklaşımla ele alınmıştır.
Türklerin islamı kabul etmemeleri Arapların vahşetlerine karşı duydukları tepki nedeniyledir. Türkler tek Tanrı inancına sahip tek millettir.
Türk-Arap ilişkilerini, gerçek boyutuyla ele alanlar, din öğesinin konunun içine girmiş olması nedeniyle duyguları hoş tutmayı yeğlemişlerdir.
Türk-Arap ilişkilerini Batılı ya da Arap tarihçilerin çoğunluğu, olayları geleneksel Türk karşıtlığına dayandırarak ele almışlardır.
Arap etkisiyle yetişmiş Türk aydın ve tarihçileri konuya dinsel boyut vererek, Arap yanlısı davranmışlar Türk karşıtlığı yapmışlardır.
Türk-Arap ilişkileri, inançla, duyguyla ya da özlemle açıklanabilecek türden konular değildir. Gerçeklerin gizlenmesi zarar vermiştir.
Türkler 7. ve 8. Yüzyıllardaki Arap vahşetine ve her türlü zulme rağmen islamiyeti kabul etmemek için direnmişlerdir.
islamiyeti 10. yüzyıldan itibaren kabul etmeye başlayan Türkler, bin yılı aşkın bir süredir, islamiyete bağlı olarak yaşamaktadır.
Tekrar edelim Türkler islamiyeti Kılıç zoru ile kabul etmemiş Arap alemine hükümdar olduktan sonra Müslüman olmuşlardır
islam dünyasının en büyük ve en seçkin bilim adamları, en parlak düşünürleri matematikçileri bile Türk asıllı bilim adamlarıdır.
Haçlı seferlerine karşı koyanlar, istanbulu alanlar, islamiyeti Avrupanın ortasına dek götürenler Türklerdir.
Türkistanın Araplar Tarafından Yağma Edilmesi
Saldırılarda kullanılan ideolojik gerekçe islamın yayılması, gizlenen gerçek amaç ise, varlıklı Türk bölgelerinin yağma edilmesiydi.
Emeviler, Türkistan'ı yağmalamak yöneldikleri eylemin din için savaş (cihat) olduğunu söylüyor, katliam ve soygunu meşrulaştırıyorlardı.
Emevi siyaseti, islamiyetin temel ilkelerine aykırı olarak, Araplarin başka kavim ve topluluklara üstün olduğu düşüncesine dayanıyordu.
Bu ırkçı siyasete göre; Arap hükmetmek, geri kalan herkes ona hizmet etmek için yaratılmıştı, Araplara hizmet etmek bile yüce bir durumdu.
Emeviler; Arap olmayanlara Mevali derlerdi Onların arkasında namaz kılınmaz, birlikte dolaşmazdı. Mevali ikinci sınıf bir köleydi.
Emeviler, Türk bölgelerine saldırdıklarında Türkler yüksek bir uygarlık. milletlerin hayranlık duyduğu bir zenginlik ve ihtişam yaşıyorlardı.
Çin, Hint, iran ve Bizans arasındaki ticaret, üretim tümüyle bölgedeki Türklerin elindeydi. Buhara Hanlığında 40 büyük kent, bulunuyordu.
Semerkant, Baykent, Herat, Belh gibi kentler göz kamaştıran bir zenginlik içindeydi. Buharada kağıt fabrikaları, ipekli kumaş üretiliyordu.
Türk bölgesinin tamamında halı tezgahları, değerli taşlar ve maden işleyen atölyeler durmadan çalışıyor ürünler medeni dünyaya satılıyordu.
Çin belgelerine göre, Buhara ve Kusaniyedeki Türk asilzadelerinin evleri birer sanat şahaseriydi, Altın ve gümüş heykeller, evlerin süsüydü.
Küçük birer sarayda yaşayan Türklerin evlerinde pırlanta, zümrüt ve yakutla işlenen süs eşyaları, benzersiz ve hayret vericiydi.
Türklerin zenginliği ve bilgeliği Çöllerin sert ikliminde yaşamış Talancı Arapların iştahını kabartıyordu ancak Türklerden çekiniyorlardı.
Türkistandaki Arap Vahşeti Nasıl Başladı ?
Halife Osman zamanında, Muhammed bin Cerir komutasındaki Araplar Fergane'ye kadar girdiyse de Türkler tarafından yok edilmişlerdi.
ARAP TÜRK MÜNASEBETLERi VE ARAPLARIN TÜRKLERE UYGULADIĞI ASIL VAHŞET MUAViYENiN HALiFE OLMASI iLE BAŞLAMIŞTIR.
Bizi en çok üzen Türk Tarihçilerinin ARAPLARIN HORASAN VE TÜRKiSTANDAKi KATLiAMLARINA
"iSLAMiYETi YAYMA MÜCADELESi"
DEMELERiDiR.
Halbuki bilk el islam kaynakları olan BELAZURi,TABERi,iBN-ÜL ESiR,iBN KESiR Vd vahşeti aynen anlatmaktadır.
ilk El islam Kaynakları açık açık Arapların ganimet hırsının Hırsızlık olduğunu yazmaktadır ( ibn Kesîr, El Bidaye Ve'n-Nihaye 9, s.131.)
ARAP SALDIRILARININ ARKASINDAKi GERÇEK GANiMET HIRSIDIR TÜRKLER ARAPLARDAN NEFRET ETMiŞLER MÜSLÜMAN OLMAK iSTEMEMiŞLERDiR.
ARAPLAR HORASANA EVRENSEL BiR DiNi YAYMAK SIFATIYLA DEĞiL, GANiMET PEŞiNDE KOŞAN HIRSIZ VE SOYGUNCULAR OLARAK KAN VE GÖZYAŞI GETiRMiŞLERDiR.
ÇÖLÜN ZOR VE AZGIN ŞARTLARINDA YETiŞEN ARAPLAR GÖKTÜRKLERiN KOMŞULARI iLE SAVAŞLARI VE SORUNLARINDAN FAYDALANARAK TÜRKLERi KATLETMiŞLERDiR.
637 yazında Araplar Sasanilerle girdikleri yenerdler Ardından Celula, sonrada 642de Nehaventte iran'ı mağlup ederler.