özellikle sözlükler üzerinden tanık olduğumuz enteresan tablo. çoğu sürtüşmeci kentli, burjuva değerleri benimsemiş eğitimli gencin aynı zamanda özcü bir feodal epistemolojiden kopamayışın sosyopsikolojik sorunu içeren bu hizipleşmenin odağındaki sorunların, dejenerenin dejeneresi bir yapıyı içermesi olayın trajikomikliğinide ortaya sermekte. bunun yanında aynı kişiler; tüketim kültürünün insanlığı etraflıca kavradığı, insana dair değerlerin ardıllaşıp, yitikleştiği kuraksamış zeminde boş lakırdı teranelerinde avunan teslimiyetçi zihnin cinsel odağa konumlanıp sakatlanmış karakterini yansıtma örneklemlerini sunma gafletini gösterirken, yeri geldiğinde popülerleşmiş hak ve adalet sözcülüklerini de post-modern enformatik pasifizmi içeren iletişimci tarzda dillendirmekten geri kalmazlar. hem entellektüel, hem banal, hem cinsiyetçi, hem seksist, hem faşist, hem özgürlükçüdürler. hayat iyice tuhaflaşmıştır.
