Kadın nefret edilecek en son canlı, Nerden bakarsan bak sevimli canlılar. Yalancı olanlar hariç. Yalancılar da ölsün demiyoruz tabii biraz uzakta dursalar yeter.
Özellikle son 10-15 yıldır, kendini iyiden iyiye hissettiren, nerdeyse her ortamda tanık olmaya başladığımız vahim nefrettir.
Hiç uzağa gitmeyin, sözlükte bile klavye arkasına gizlenip soytarılık etmeyi yazarlık sanan insan müsveddelerinin kadınlara yönelik iğrenç başlıklarına, mide bulandırıcı yorumlarına tanık olmuyor muyuz?
Kadın yazarları hedef alan ne çok hadsiz, edep yoksunu yazar var farkında mısınız?
Salt bu konuyla beslenen ve bu yolla ego tatmini yaşayan ne kadar fazla zavallıyla dolu buralar, mahallemiz, iş yerimiz...
Eğitimden, ilimden, bilimden, sanattan uzak kalmış toplumlarda görülen hastalıklı bir nefrettir bu.
Uygar insanlarda ve toplumlarda bu tip gerzek nefretler yoktur. Saygı en önemli erdemdir.
Birlikte yaşamayı öğrenmediğimiz sürece topluma huzur, sükunet gelmez.
Birbirimizi yer dururuz...
Toplumsal bir sorundur. Hakkında çok şey yazılır çizilir, bitmeyen tartışmalara girilir. Erkekler asıl sorunun o şeref nişanesi gibi taşıdıkları cinsiyet rolleri, övündükleri toksik erkeklik olduğunu anlamadığı müddetçe de bir arpa boyu yol katedilemez.
''yıllar önce bir kadın sevdim fakat o ne yaptı? adinin de bayağısı, düşüğün de aşağısı çıktı!!! şimdi hepsinden tiksiniyorum'' tipi bir ediz hun, kartal tibet, kadir inanır nefreti de değil.
tam olarak (bkz: mizojinist) bireyler olup çıkmaktalar. yazık.
Evet maalesef böyle bir şey var. Hayatlarına bir kez saçma sapan bir kadını sokup ihanete uğramaları veya sebepsiz yere terk edilmeleri yeterli. Ondan sonra tüm kadınlar böyle diye düşünmeye başlıyorlar.
piç erkek peşinden koşup bafilenince de "bütün erkekler aynı" gibi dünyanın bildiği bir klişe lafı kullanan türk kızının erkek nefreti yanında solda sıfır kalır.