başroldeki adamın ölmesi yada kaza geçirmesi gibi olaylarla reyting çekmeye çalışan türk yapımcılar, genellikle ay yapım (aşkı memnu kuzey güney yaprak dönümü vs.) şirketi bu tür dizileri yapar ve reytingi toplar
zengin bir aile ya da zengin birilerinin olması, otomatik olarak doğan entrikalar. dizideki herkesin ama herkesin fakir olduğu karakterler görmek istiyoruz.
dramdır. anlayamıyorum bu insanların derdi ne. yeterince sorunları yokmuş gibi bir de bu dizilerin karşısında oturuyorlar. aklı eren bir kimse 10 dakika bile dayanamaz, ne oluyor lan der. insanları acı ile uyuşturdular resmen ve bu işin sonu hiç hayır değil. siksen sesini çıkartmayacak bir toplum olacağız en sonunda. tamam hayat acıdır ama 100 kişiden 1 tanesinin yaşayıp hayatının sonuna kadar depresyon geçiren insanların bu kötü anılarını 70 milyona satmanın ne anlamı olabilir ki başka? kitlesel zihin kontrolü hakkında bilgi sahibi olanlar çok iyi anladı değinmeye çalıştığım noktayı.
Esas kızın yanında bulunan ve esas kızı daha iyi göstersin diye çirkinlerinden seçilen yardımcı kız olmazsa olmazlardandır.bir de mutfakta sürekli iş yapan şefkatli anne - hizmetçi modeli vardır. Bir de nedense dizilerdeki herkes konuşma özürlüdür.Olan şeyleri saklayıp sonradan bombayı başkasının patlatması klasik dizi durumlarıdır.
* kız ve erkeğin başbaşa oturduğu sırada kızın yanlışlıkla bir bardak çayı/kahveyi/meyva suyunu erkeğin üzerine dökmesi ve kızın gömleği çıkarması için erkeğe ısrar etmesi sonucunda erkeğin gömleği çıkarması ve hemen ardından kıza kırgın olan sevgilinin hemen o manzarayı görmesi. bıktık, 'illallah!' dedirtti bu durum.
