Millekvekili seçilmesinin ardından geçmiş yıllardaki sivri politikaları bir kenara bırakacaklarının haberini vermektedir kendisi. Umarız ki bu görüşler samimi olsun.
DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, gazetecilerin, TBMM Başkanı Köksal Toptan ve TBMM başkanvekillerinin, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i ziyareti sırasında, neden kendilerinin çağrılmadığı sorusuna, ''Zaten çağırsaydı da gitmezdim. Daha önce Cumhurbaşkanı TBMM'de grubu bulunan siyasi partileri davet etti, ama bizi çağırmadı. Cumhurbaşkanı ayrımcı... Ayrımcı bir Cumhurbaşkanına niye gidelim'' yanıtını verdi.
Kaynak: internet haber
yaklasık on dakika önce mehmet ali birandın ''partinizin genel baskanı abdullah ocalan kurtlerın lıderıdır dedi bir konusmasında siz katılıyormusunuz bu goruse'' sorusuna cevap verememıs bır kac saniyelik duraklamaya muteakip konuyu değiştirmeye çalışırken saçmalamıstır.
2008 bütçe görüşmelerinde fatih terimin 130 bin ytl maaş aldığını söyleyen, bu sırada milletvekillerinden o büyük adam cevabı gelince sakık ta o büyük adam da cumhurbaşkanı ve başbakan küçük adammı, onların bir yılda aldığı maaşı fatih terim bir ayda alıyor.bu para 310 asgari ücretlinin toplamına eşit diyen milletvekili.
görüşlerinden ve savunduğu siyasi görüşten zerre hazzetmesem de geçenlerde meclis kürsüsünde yaptığı konuşmaya sonuna kadar hak verdiğim kişi.
--spoiler--
DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, TRT'de haftalık yarım saatlik Kürtçe yayınların çok yetersiz olduğunu söyledi. Türkiye'deki halkların kardeş olduğunu ancak bir kardeşin 100 televizyonu, diğerinin ise sadece haftalık yarım saatlik televizyon yayını olduğunu savunan Sakık, "Kürtçe yayın yapılırsa kıyamet mi kopar? 'Empati yapmalıyız" dedi.
Sakık, şöyle konuştu: "Türkçe yayın yapan televizyonumuz Kürtçe de yayın yapsaydı kıyamet mi kopardı? Birlikte devleti kurduk. Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte kurduk. Neden birilerini ötekileştiriyoruz. Bunun için empati yapmalıyız demokrasi kurmalıyız. Biz kardeşiz diyorsunuz. Eğer kardeşlikse birinin 100 televizyonu var ve yayın yapıyorsa, birinin sadece bir televizyonda yarım saat yayın hakkı veriliyorsa ve RTÜK hala günde yarım saat Kürtçe yayın şarkı yaptığı için bir kuruluşa kapatma cezası veriyorsa, bu nasıl kardeşlik." Milletvekillerinden kendilerini Kürtlerin yerine koymalarını ve 'empati' yapmalarını isteyen Sırrı Sakık, ingilizceden gelen bu kelimenin Türkçede 'kendini benim yerime koy' anlamına geldiğini, Kürtçede ise 'nefsükıyas' olarak kullanıldığını belirtti.
--spoiler--
kendisine " Kan almak mı, kan vermek mi hoşunuza gidiyor ? " diye soran TBMM Eğitim ve Personel Dairesi'nde görevli bir personelin işten atılmasını isteyen ki$i.
meclisteki bir konuşmasında ''kürtçede nefs ü kıyas diye bir deyim vardır ki şu anlama gelir...'' diyerek yarmış kişilik.
arapça terkip yapısını bilmemesi doğal, nefis ve kıyas kelimelerinin anlamlarını ve hangi dile ait olduğunu bilmeyip deyimi yanlış anlamda kullanması da doğal, ancak kürtçe'de şöyle bir deyim var demesinde artniyet ararım.
tbmm deki ilk yumruklu saldırıya kalkışan milletvekili değildir kendisi aynı son olmayacağı gibi.
sırf dtp li ve kürt olduğu için bok atmak yersiz ve komiktir. yani bundan öncekilerden bir farkı yoktur. hepsi de tbmm milletvekili aynı denklemin türevleri...
kürt davasi diye kendi davasini götüren.. aponun izinde yürüyen şahsiyeti sıfır ama geleceği parlak bir politikacı... adam kıtlığında kürtlerin adam diye gördükleri adam... boş teneke...
bildiğiniz üzere türkiye cumhuriyeti'nde atatürk'ten başka bir kişiye bu adam diye hitab etmekte hiçbir sakınca yoktur. istersem günde üç öğün bu adam diye bahsederim bu adamdan. statüsü milletvekili olabilir fakat tbmm'de çay ocağında çalışan servis elemanlarından hiçbir farkı yoktur gözümde. ikisinin de nereye hizmet ettiği bellidir; sirri bey'de çaycı bey'de devletimize(!) hizmet etmektedir ve devletimizden maaş almaktadırlar. ne denir ki...