zaten o gariban azından çıkacak sayıyı büyük umutla beklemekte, yarışma programındamıyız pezevenk ne diye kalp ritmini arttırıyosun fitness hocası mısın yağ yakımı için mi uğraşıyosun. mutlu sonlarda vardır fakat genelde kötü sonuçlanır.
birde sınıfa rezil olursunuz 90 bekliyosundur 45 alırsın millet yuh der bi tarafıyla güler. hocalar yapmayın böyle şeyler allahtan reva mıdır bu yaa
not: söylemeden geçemeyeceğim buradan tüm lise öğretmenlerimin allah bin belasını...
- kaç bekliyorsun çocuğum?
+ (gözü dönmüş şekilde bağırılır) yetmişbeeeeeş!!!
- aferin. yetmişbeş.
...
2. sınav
- kaç bekliyorsun çocuğum?
+ (yine gözü dönmüş şekilde bağırılır) yetmişbeeeeeş!!!
- allah allah. kağıtları mı okuyorsun sen?
+ (böğürür gibi) ehüehüheüeüe...
...
3. sınav
- (kaşlar bilmiş edalarında) kaç bekliyorsun çocuğum? (-ğum hecesi inceltilir)
+ yetmişbeş dedik ya hocaaaaa!!!!
üniversitede 3. sınıfta bir dersi yaz okulunda alırken(tabii ki o dersten çaktım ki yaz okuluna bu yüzden gidiyorum yani keyfi değil), final sınavı öncesi durum kritik, hocanın nereden ff(yani kalma notunu) çekeceğini biliyorum, bana tam tamına 31 lazım(ilginç rakam ama öyle). 30 alırsam büyük ihtimal kalıcam, ama 31 le(final % 60'lıktı) o bir puandan gelecek 0,6 ile ff'den yırtacağım
neyse sınav başladı, sorular zor yapamıyorum, kalem oynatamıyorum, 10'ar puanlık 2 soruyu yaptım ama bir soru daha lazım bana(sınavda 6 soru 10 ar puan, 2 soru 20 şer puandı), sağolsun öndeki arkadaşın bir ara kağıdını olduğu gibi gördüm, gözetmenlerde muhabbet ediyor, bir baktım sorunun cevabı hakkında fikir sahibi oldum(tam kopya denemez, sadece kafamda ışık uaynmasına yardımcı oldu), yaptım o soruyu da, 10 puan da oradan, diğer sorularda saçmaladığım yerlerden de 1 puan vermiş hoca(allah razı olsun)
aldığım puan tam 31, bu kadar olur. ff sınırı 40'dan çekti hoca, ben 40,2 puanla dd alıp geçtim. eğer o 1 puan olmasaydı 39,6 ile kalacaktım belki de. son sınıfta o dersi tekrar almaktan kurtuldum...
tabi final sınavı olduğundan, hoca "kaç bekliyorsun" diye bir soru soramadı bana, ama eğer sorsaydı "tam 31 hocam" diyecektim, vay anasını, hey gidi günler heeeey...
Burhan Hoca: Ayberk kaç bekliyorsun ?
AYBERK : Ne gelirse razıyım hocam
Burhan Hoca: Söle oğlum bi şey
Ayberk : 45 olsun bizim olsun hocam
Burhan Hoca: 98 ...
Ayberk : Kağıdıma bakabilir miyim?
Burhan Hoca: Sie lan ....
öğrenciye gerilim dolu dakikalar yaşatan hocadır. genelde başarılı öğretmenler yapar. eğer ki öğrenci aldığı nottan düşük bir puan veklediğini söylerse bi güzel azar iştir.
-kağıdında ne hissediyorsun yavrum?
+ne biliyim hocam bir an önce söyleseniz artık..
-o zaman bütün sınıf elele tutuşsun ve sinerji yaratarak ondan geriye sayalım, haydi çocuklar!
+(öğrencinin iç sesi)ulan o kadar şov yaptın bir zayıf alıyım, ağzına yüzüne vurmaz mıyım ?!
ne yapmak istediğini tam çözemediğim hocadır. aslında kendi şahsi şovunu yapar, "burada benim borum öter" vurgusunu yapar öğrencilere. sanki kimse farkında değilmiş gibi. ya da öğrenci hocanın kafasında uyandırdığı potansiyelin dışında bir not almıştır *, hoca da şaşkınlığını belirtmek için sorar. bir de arızalı hocalar vardır, bunların tek derdi öğrenciye fazladan 2 laf daha sokmaktır, kendince tabi. bu uğurda 1 dersi bile gözden çıkarır gerekirse, her öğrenciye tek tek sorar ne beklediğini. yüksek not alanlara ufaktan bir sözlü yapanına denk gelmiştim bir seferinde. düşük alanlarla dalga geçer. hele hocanın yüksek beklediği ama düşük alan bir tip çıkarsa iyice tatsızlaşır olay. sanki öğrencinin tarafındaymış gibi görünüp üzülüyor ayaklarına yatıyorlar ya, nevrim dönüyor işte o anlarda. senin görevin dersi anlatmak, benim görevim de bir şekilde o dersi vermek. bunun dışında samimiyete ne gerek var? ya da benim senden öyle bir talebim mi var? anlat dersini, yap sınavını. kaç aldıysam da bana kalsın. ya da izin ver de ben yapayım onun değerlendirmesini kafamda.