sınavda başa gelebilecek en kötü 2. şeydir. sınavdan önce hazırladığınız kopyalar, hayalini kurduğunuz yüksek notlar artık sadece bir hayalden ibarettir.
en kötü şey için (bkz: hastalanmak)
berbat bir durumdur. dikilir başında, kopya çekme gibi bir düşüncesi olmayan öğrenciyi bile bu yöne sevk eder. gözün kayar önündeki öğrencinin kağıdına istemsiz olarak, sınav kağıdına odaklanamazsın 'ulan bi siktir git artık' dersin içinden ama yok inatla durur orda. kurtulmanın en güzel yöntemi kağıdı kalemi bırakıp sınıfta göz gezdirmektir.
bir de sizin sıranızın üzerine oturanlar vardır ki bu en kötüsüdür. bir gözetmenden daha kötü olan şey ise iki gözetmendir. hele bir de samimi iseler sınav boyunca konuşabilirler.
dersine çalışmış olsa bile zayıf not almasına sebep olabilir. çünkü öğrenci , "ya yanlış yazıyorsam da hoca da bunu görürse ne olur , rezil oldum ?!" gibi düşünceler içerisine girebilir.
adamı sinir eden olaydır. git kardeşim yaa sana masa vermişler bir kaç saat orada otur diye, ne gelip ekelik taslıyorsun. ben buradayım, kopya çekeni affetmem bakışı atanlar ise daha da sinir bozucudur.
+kopya mı çekiyon sen?
-ne alaka efendim. ne kopyası?
+pardon bana öyle gelmiş demek ki devam et. raat ol.
-çattık arkadaş.
---
+bak yarım saattir seni dikizliyorum yapma şunu artık.
-lan soruları okuyom sorularıııı.
+pardon ya o ön sıradakiydi galiba.
-la bak harbi sövücem git uzakta gözetle ne gözetliyosan.