sınav sırasında kişiyi ağır yaralayan insanlardandır. çok net bir şekilde sorular sakin sakin cevaplanırken ;
- pardon bir kağıt daha alabilir miyim ?
- tabi.
işte bundan sonra denge tamamen bozulur. kendinizi bir pislik gibi hissetmeye başlarsınız. sanki ek kağıt istemeyen kişiler bir yana ek kağıt isteyen pırlanta gencimiz bir yana ayrılır. misal ben çok etkilenirdim. sanki ailem beni okusun diye yollamış ama ben itlik, serserilik yapan bir insanmışım. annem, babam gelirdi aklıma. acaba onlar evlatlarının ek kağıt istemeyişini nasıl karşılardı. neden ek kağıt isteyemiyorum diye düşünürdüm hep. acaba kocaman kocaman mı yazsam derdim. başlardım dinozor gibi yazmaya. sonra bakardım ki son soruya gelmişim ve ucu ucuna yetecek kadar bir alanım kalmış kağıtta. sonra için için sövmeye başlardım. '' ulan eşeğin siki kadar büyük yazacağıma normal yazaydım şuan yeterli yerim olurdu '' diye. şimdi işin yoksa kalan çük kadar yere sığdır o soruyu. bazen sığdırırdım ama sığdıramadığım zaman mecbur bir kağıt daha isteyip 4-5 satır diğer kağıda yazardım. bok gibi olurdu. tüm dengemi siktin attın ek kağıt isteyen düzenli, piç öğrenci.
sınavına göre değişen durumdur. örneğin türk hukuk tarihi sıavında bu davranış kimse tarafından siklenmeyeceği gibi tek soruluk felsefe sınavında yapıldığı takdirde kişinin annesinin kulaklarının uzun süre çınlayacağına işarettir.
göründüğü gibi olmayan durumdur. zira ben soruları yanıtlayamadığım sinavlar da daima ikinci bir kağıt isterdim. arkadaşlar bana vay be, ben daha ilk sayfayı dolduramamış ken, adam önlü arkalı doldurmuş, birde ikinci kağıdı istiyor bakışları ile beni sezerler di. fakat gel görki ikinci kağıt ile sanatımı geliştirir, öğretmene şifreli küfürler ederdim. ne günlerdi be. bu yüzden her ikinci kağıt isteyen iyi dir anlamı çıkmaz. kızlar hariç. onlar ciddi ciddi doldurur, bir değil iki kağıt isterlerdi.