talihsizliktir efendim. kafanız sınav kağıdına düştüğü an başlar burun akıntısı. ilk başlarda sert şekilde çekersiniz, bu sorun teşkil etmeyebilir diğerleri için. * fakat bunun devamı da vardır ve insanların rahatsız olacağı düşüncesi bütün sınav konsantrasyonunuzun amına koyar. zaman ilerledikçe o sümük yine kendini salmaya başlar. o andan itibaren kendinden emin ve ağır adımlarla çekmeye başlarsınız burnunuzu. hatta çekmemek için bir süre burnunuzu deaktif edip ağzınızdan nefes almaya başlarsınız. bu da çözüm değildir. elinizde burun deliklerinizi kapatır, yine ağır ağır çekersiniz nefesinizi içinize. yine çözüm değildir. tek sorun aslında, insanları rahatsız edeceğim düşüncesi ise kağıt mendil isteyememektir. allah kahretsindir.
alerjik bir insansanız bu sizsiniz (veya benim). ilkokuldan beri masamın üzerinde duran tuvalet kağıdı şahidimdir. ergenlik döneminde geçebilir demişti doktor, geçmedi, burnumun şekli değişti silmekten. 30-35 yaşları arasında bi yerde geçti evet. azaldı diyelim daha doğrusu.
hasta olduğunuzun göstergesidir. sürekli fırk fırk sesleriyle burnunuzu çekersiniz. etraftan selpak dilenirsiniz. hoca kopya çektiğinizi sanabilir, dikkat edersiniz. hasta olduğunuzdan mütevellit su tüketimini fazlalaştırırsınız. sıranızın üstünde boşalan su şişesi yere düşer. zaten etraftan gürültü yaptınız için kötü bakışlar yerken bu son darbeyle ''offf... cık cık cık'' nidalarına maruz kalırsınız.