hayatın tüm renklerini bir bir aklından geçiren o sırada zamanın geçtiğini anlamayan geçen zamanın üstünden "amaaan saat de amma geç oldu ders mers salla şimdi ben zaten çalışsam ne çalışmasam ne" ya da "ben bunu zaten derste öğrenmiştim hoca da yorum sorusu sorcak biraz da otlanırım dalgama bakayım." şekilde kendini tanıyan,özgüvenli,mukaddes insan.
çok şanslı bir öğrencidir. sınava çalışmamak için bahane bulmakta hiç zorlanmaz. kendi bulamıyorsa bile en kötü albeni'nin bahaneci amcasına rica eder o bulur bir tane.
açarsın kitabı ilk sayfada bir telefon numarası karşılar seni. onun telefon numarasıdır bu. aceleyle oraya çiziktirilmiş bir numara. halbuki cep telefonundan silinmiştir o numara. kitabı karıştırmaya başlarsın, dördüncü sayfada onun için yazmaya çalıştığın, sonra üzerini karalayıp ona hiç veremediğin şiir vardır. kitabın ortalarında, yarısı boş olan sayfada onun resmi vardır, senin tarafından çizilmiş hem de. son sayfada ne olduğunu çok iyi bildiğin halde açarsın son sayfayı. orada kocaman harflerle bitti yazmaktadır.
elin sigaraya uzanırken üç beş nota kırıntısı kulak zarını okşar uzaklardan. tanıdık gelir bu şarkı sana. sanki her notada sevgilinin bir parçası vardır. her notada istanbul'un bir başka köşesi canlanır zihinde. bir nota boğazda çay olur, ikincisi galatada anason kokusuna karışır. kitabı yavaşça kenara bırakırsın. belki de ondan kalan tek hatıra bu ders kitabıdır. o kitabı okumazsan yarınki sınavdan kalacağını bile bile dokunamazsın bir daha o kitaba. kutsal bir kitaptır o artık. öyle boş öyle boş ki bu dünya...
insanoğlu her zaman kolay olanı seçmek üzere programlanmıştır. çalışmak üzere ders kitabının başına geçen öğrenciler ehemmiyetle bundan bıkkınlık hissederler. dolayısıyla kitap okumak iyidir.